
Esas No: 2014/5375
Karar No: 2015/1033
Karar Tarihi: 19.02.2015
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/5375 Esas 2015/1033 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
...
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalının ... ve köylerinde bulunan elektrik abonelerine ait ikinci ihbar dağıtım, enerji kesme, açma, sayaçlarının ve mühürlerinin kontrolü, kaçak ve usulsüz elektrik kullananların tespiti hizmetleri için davalı şirket ile müvekkili arasında 31.01.2008 tarihinde hizmet alım sözleşmesi imzalandığını, 5510 sayılı Kanun"un 81(ı) maddesi gereğince, sigorta primlerinde yapılacak %5 lik Hazine indirimi dolayısıyla .... tarafından yapılan indirimi, davalı idarenin haksız ve hukuka aykırı olarak müvekkillerinin hak edişlerinden kestiğini, kesilen bedelin tahsili için başlattıkları ilamsız icra takibinin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptali ile icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kesintilerin mevzuata uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile %20 oranında icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline dair verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine, Dairemiz"in 09.10.2013 gün ve 4689 E., 6242 K. sayılı ilamıyla, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddiyle, ticari işlerde davacının 3095 sayılı Yasa"nın ticari işlerdeki temerrüt faizini düzenleyen değişik 2/2. maddesi gereğince avans faizi isteme hakkına sahip olduğu, takip sonrası için asıl alacağa talep doğrultusunda avans faizi uygulanması gerekirken, yasal faiz uygulanmasının doğru olmadığı, öte yandan 05.07.2012 tarihinden önce başlatılan takip işlemi hakkında 2004 sayılı İİK"nın değişiklikten önceki 67/2. maddesi uyarınca davacı lehine %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, henüz yürürlüğe girmeyen yasa maddesinin uygulanmasının doğru olmadığı belirtilerek bozulması üzerine mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, yasalarca tanınan hakkın tebliğ ya da Bakanlar Kurulu kararı ile ortadan kaldırılamayacağı, yasaya göre yapılan %5"lik kesintinin davacının hakkı olup borcu olmadığı için devlet tarafından verilmiş bir teşvik olduğu, buna göre davacıdan yapılan kesintinin iadesi gerektiği, ancak davalı yapılan kesintiyi yayınlanan tebliğe dayandırdığından kötüniyetli olmadığı, davalıya çıkartılmış herhangi bir ihtar bulunmadığından işlemiş faiz talebinin yerinde bulunmadığı, kesintinin niteliği dikkate alındığında yasal faiz yürütülmesi gerektiği belirtilerek, davanın kısmen kabulü ile 6.472,41 TL asıl alacağa yapılan itirazın iptaline, herhangi bir ihtar olmadığından faiz isteminin reddi ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faiz uygulanmasına, % 40 oranında icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
../..
S.2.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 19.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.