23. Hukuk Dairesi 2014/5276 E. , 2015/1028 K.
"İçtihat Metni"....
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflar arasında düzenlenen Yapı Denetim Hizmet Sözleşmesinden kaynaklanan bakiye 4.513,12 TL alacaklarının tahsili için başlattıkları icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, davalının itirazının iptaline ve icra inkâr tazminatı ile mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yetkili mahkemenin .... Mahkemeleri olduğunu savunarak, davanın usulden reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki 22.04.2010 tarihli Yapı Denetim Hizmet Sözleşmesi"nin 12. maddesinde, bu sözleşmeden doğabilecek her türlü uyuşmazlıkların çözümlenmesinde ... ili mahkemelerinin ve icra dairelerinin yetkili kılındığı ve yetki itirazının süresinde yapıldığı, HMK’nın 17. maddesi gereğince yetki itirazının kabulünün gerektiği belirtilerek, mahkemenin yetkisizliğine, dosyanın yetkili ... Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Taraflar arasında düzenlenen 17.08.2010 tarihli sözleşmenin 12. maddesinde anlaşmazlık halinde ... mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili olduğu belirlenmiştir. Sözleşme 1086 sayılı HUMK"nın yürürlükte olduğu dönemde yapılmıştır. HUMK"nın 9. maddesi uyarınca her dava kural olarak davalının ikametgahı mahkemesinde açılır. Sözleşmeden doğan davalar ayrıca sözleşmenin icra olunacağı (işin yapılacağı) yer mahkemesinde de açılabilir (HUMK md. 10). Taraflar arasında yetki sözleşmesi varsa o yer mahkemesi de yetkilidir (HUMK md. 22). Anılan bu yasal kural dikkate alındığında kamu düzeni gereği istisnalar hariç davacı tarafın bu yer mahkemelerinden birisinde davasını açmak konusunda seçimlik hakkı vardır.
Dava konusu somut olayda akdin ifa yeri, davalının ikametgah adresi de ... olup, ... Asliye Ticaret Mahkemesi davaya bakmaya yetkilidir. ... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin yetkisini engelleyen herhangi bir yasal düzenleme bulunmamaktadır. Sözleşmenin imzalandığı tarih itibariyle, 6100 sayılı HMK yürürlüğe girmediğinden, sözleşmede kararlaştırılan yer mahkemesinin kesin yetkili olduğunun kabulü mümkün değildir. Böyle bir kabul, sözleşmenin imzalandığı tarihte değişik yer mahkemesinde dava açma imkânı bulunan tarafların seçimlik haklarını ortadan kaldıracaktır ve hak kaybına yol açacaktır. Bu bakımdan, sözleşmeyle kararlaştırılan kesin yetkinin 6100 sayılı Yasa"nın yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonra imzalanan yetki sözleşmelerinde tatbiki uygun .../...
S.2
olacaktır. Aksinin kabulü yanların sözleşmeyle kazandıkları ve o tarih itibariyle yasayla yetkili kılınan mahkemelerde dava açma imkânını ortadan kaldıracağından eşitlik ilkesine aykırı olacaktır. Eski Kanun zamanında yapılan yetki sözleşmelerinin, eski Kanuna göre geçerli iseler bugün dahi geçerliliklerini muhafaza ettikleri kabul edilmelidir. Çünkü usul sözleşmelerinin kurulmaları ve geçerlilikleri bakımından maddi hukuk hükümlerine tabi oldukları genel kabul gören bir ilkedir. Buna göre maddi hukuk alanında yapılan yeni yasalar eski yasaya göre geçerli olarak yapılmış olan sözleşmeleri hükümsüz hale getirmedikleri gibi usul sözleşmelerine ilişkin yeni yasa hükümlerinin dahi eski yasa zamanında yapılmış usul sözleşmelerinin geçerliliğini etkilemeyeceğini kabul etmek gerekir.
Keza, HMK"nın 115/2. maddesi uyarınca, mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Bu durumda mahkemece, anılan yasal düzenleme gözönünde bulundurularak, yetkiye ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yürürlükten kaldırılan 1086 sayılı HUMK doğrultusunda “mahkememizin yetkisizliğine" ibaresine hüküm fıkrasında yer verilmesi doğru olmamış ve aynı sonuca yazılı gerekçelerle varılması isabetsiz olmuş ise de yapılan bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün HUMK"nın 438/VII. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: yukarıda açıklanan nedenlerle, kararın, hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan "mahkememezin yetkisizliğine" ibaresinin çıkarılarak yerine "6100 sayılı HMK"nın 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine" ibaresinin yazılmasına ve kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 19.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.