10. Ceza Dairesi 2015/1960 E. , 2018/9764 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme : Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Kısa kararda gösterilen Cumhuriyet savcısının gerekçeli kararda gösterilmemesinin mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Hükümden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanunun 85. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Kanunun geçici 7. maddesi sanık lehine hükümler içermekte olup, öncelikle; 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrası ve aynı Kanunun 85. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Kanun"un geçici 7. maddesinin olaya tatbik kabiliyeti bulunup bulunmadığının tesbiti açısından, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı bu suç tarihinden önce açılmış başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediğinin ve önceki dava sonucunun araştırılması, gerektiğinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğünden suç tarihinde sanığın infazda olan başka bir tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının bulunup bulunmadığı sorulup belirlendikten sonra;
a) Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ve önceki suçtan mahkûmiyet kararı verilmiş ise, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” , karar verilmesi,
b) Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse veya daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ve önceki suçtan beraat kararı verilmiş ise, bu suç nedeniyle doğrudan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmış olan sanığın, yükümlülüklerini ihlal ettiğinin sabit görülmesi halinde, hakkında 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrası uyarınca yargılamaya devam olunarak, suç tarihi itibarıyla, TCK"nın 191. maddesi çerçevesinde bir karar verilmesi,
Gerekirken eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2- Kabule göre; sanık hakkında İstanbul (Kapatılan) 3. Sulh Ceza Mahkemesinin 19/10/2011 tarih ve 2010/6862 esas, 2011/1871 sayılı kararı ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmolunduğu ve bu dosyada karar verilen tedbirin infazının İstanbul Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 2012/1803 numaralı denetimli serbestlik dosyası üzerinden yürütüldüğü, temyize konu bu davada İstanbul (Kapatılan) 17. Sulh Ceza Mahkemesinin 14/09/2012 tarih ve 2010/7434 esas, 2012/2788 sayılı kararı ile sanık hakkında tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmolunduğu ve tedbirin infazının İstanbul Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 2012/8513 numaralı denetimli serbestlik dosyası üzerinden yürütüldüğü, 2012/1803 numaralı denetimli serbestlik dosyasında sanığın yaptığı ihlallerin 2012/8513 numaralı denetimli serbestlik dosyasına konularak bu dosya için de geçerli olduğu kabul edilerek 2012/8513 numaralı denetimli serbestlik dosyasının kapatılmasına karar verildiği, farklı bir dosyada denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında yapılan ihlallerin temyize konu bu davada tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin ihlali sayılamayacağı ve sanık hakkında tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin devamına karar verilmesi gerekirken yargılamaya devam edilerek mahkûmiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA 24/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.