12. Ceza Dairesi 2018/8294 E. , 2019/6857 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suçlar : Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme, Kişilerin huzur ve sükununu bozma
Hüküm : 1- Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan TCK"nın 136/1, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet
2- Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan TCK’nın 123/1, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet
Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde:
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin, hükmedilen cezanın on yıl hapis cezasından aşağı olması nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 318. maddesi gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede:
Gerekçeli karar başlığından 04.04.2014 olan suç tarihinin 01.01.2014 olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlığı olarak kabul edilen incelemede:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Dosya kapsamına göre; sanığın, daha önce yanında usta olarak çalışan mağdurun kendi adına iş almaya başlaması nedeniyle mağdura husumet duyduğu, ... isimli sosyal paylaşım sitesinde aktifsohbet.com/ankara-gay-sohbet adresinde ... ismi ile açtığı profilde mağdura ait cep telefonu numarasını yayınladığı, profili de eşcinsel bir şahsa aitmiş gibi ve para karşılığında cinsel ilişkide bulunduğunu ima eden mesajlar yazmasına konu olayda; sanığın atılı suçu işlediğine dair taraf beyanları dışında yeterli kesin, somut ve inandırıcı ve teknik delil bulunmadığından sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre de:
T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA,
2- Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince:
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin, hükmedilen cezanın on yıl hapis cezasından aşağı olması nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 318 maddesi gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede:
Gerekçeli karar başlığından 04.04.2014 olan suç tarihinin 01.01.2014 olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlığı olarak kabul edilen incelemede:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin atılı suçun unsurlarının oluşmadığına, sanığın atılı suçu işlemediğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın üzerine atılı kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu TCK"nın 123/1. maddesinde hükme bağlanmış olup aynı maddede şikayete tabi olduğunun belirtildiği, 13.01.2016 tarihli hükümden sonra mağdurun 18.01.2016 havale tarihli dilekçesiyle şikayetten vazgeçtiğini beyan ettiği, dosya içeriği itibariyle de CMK"nın 223/9. maddesindeki derhal beraat kararı verilmesini gerektirir şartların bulunmadığı anlaşılmakla; hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; sanık. hakkındaki davanın TCK"nın 73/4. 123/1 ve CMK"nın 223. maddeleri gereğince DÜŞMESİNE; 29.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.