23. Hukuk Dairesi 2014/7897 E. , 2015/1007 K.
"İçtihat Metni"...
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili ....ile davacı vekili Av. ..."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkili üstbirliğin davalı borçlu kooperatiften altyapı alacağı, ....kredisi asıl alacağı, Geliştirme Destekleme Fonu gecikme faizi nedeniyle alacaklı olduğunu, bu alacağın tahsili için davalı borçlu hakkında girişilen ilamsız takibe davalının itirazı sonucu takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı üstbirliğin 1985 yılında 14 kurucu birliğin katılımıyla kurulduğunu ve .....Projesini gerçekleştirmek amacıyla 50"den fazla kooperatifi kendisine üye yaparak bu kooperatiflere arazi tahsis ettiğini, arazilerin altyapı ile sosyal tesislerini yapmak üzere çeşitli idari birimlerle sözleşme imzalayıp ....kredisi kullanıp bu imalat işlerini gerçekleştirdiğini, müvekkilinin ise davacı üstbirliğe üye olmayıp kendisine de davacı tarafından herhangi bir arsa tahsisi yapılmadığını, müvekkilinin arsa sahipleriyle sözleşmeler imzalayıp inşaatları ve altyapıları kendisinin tamamladığını, bu sistemlerin davacı tarafından inşa edilen ana hatlara bağlanmasının zorunlu olması nedeniyle davacıya taahhütname verdiklerini, ancak bundan sonra ana hatlara bağlantıların ve abonelik işlemlerinin yapıldığını, müvekkilinin davacı ile zorunlu olarak açıklanan hukuki ilişkiye girmek zorunda kaldığını, müvekkilinin borçlu olmadığı gibi fazla ödeme nedeniyle alacaklı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, idda, savunma, bilirkişi raporu, ek raporlar ve tüm dosya içeriğine göre; davacının merkez üstbirlik olduğu ve ....aldığı arsaları üyesi olan kooperatiflere tahsis ettiği, davalının davacı üstbirliğe üye olmadığı ve kendisine davacı tarafından arsa tahsisi yapılmadığı, davalının sadece davacının hizmetlerinden yararlandığı, dava konusu alacağın büyük kısmının davacı tarafından kullanılan .... alacağı ve bunun faizinden kaynaklandığı, davacının....anapara, faiz, altyapı katılım bedeli ve altyapı gecikme bedeli nedeniyle toplam 828.113,38 TL alacaklı olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davacı yararına %40 tazminata karar verilmiştir.
.../...
S.2
Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava; davacı üstbirlik Türk Konutun üyesi olmayan ve kendisine davacı üstbirlik tarafından arsa tahsisi yapılmayan davalı kooperatiften, altyapı katılım bedeli, altyapı katılım bedeli gecikme farkı, G.... kredisi ve .....) gecikme farkı nedeni ile oluşan alacağının tahisili için girişilen takibe itirazın iptaline ilişkindir.
Davacı üstbirliğin .....rojesi kapsamında....evkiinde satın aldığı arsalara altyapı ve sosyal tesis gibi imalatlar yapıp bu arsaları üyesi olan dava dışı kooperatiflere tahsis ettiği ve bu imalatları üyelerinden aldığı aidatlar ve dava dışı bankadan kullandığı ....kredisi ile gerçekleştirdiği anlaşılmaktadır.
Davacı üstbirlik, üyesi kooperatiflere tahsis edeceği inşaat alanlarındaki altyapı çalışmalarını yapmak üzere dava dışı çeşitli idari birimlerle (....vs.) anlaşmalar yapmış, bu anlaşmalar çerçevesinde aslında adı geçen idari birimlerin yapması gereken atık su, içme suyu, yağmur suyu, kanalizasyon şebekeleri, doğalgaz ve enerji altyapı tesislerini kurmayı ve inşa etmeyi üstlenmiştir.
Davalı kooperatif ise, davacı Türk Konut"un üyesi olmadığı gibi kendisine davacı tarafından arsa tahsisi yapılmamıştır. Sadece maliki olduğu arsalar davacı üstbirliğin kendi üyelerine tahsis ettiği arsalarla komşu olup, idari birimlerin bölgedeki altyapıyı gerçekleştirme yükümlülüğünü davacıya devretmeleri nedeniyle davacı üstbirlik tarafından inşa edilen ana altyapı tesislerinden yararlanma mecburiyetinde kalmıştır. Nitekim davalı, davacı tarafından gerçekleştirilen ana altyapı hizmetlerinden faydalanmak ve bu nedenle ilgili idarelere abone olmak için davacı üstbirliğe ödeme yapmak koşuluyla, aldığı belgelerle alakalı idarelere başvurup bu suretle abonelik işlemlerini gerçekleştirebilmiştir. Aksi durumda yani davacı Türk Konut"un muvafakatı vermemesi halinde abonelik işlemlerinin gerçekleştirilmeyeceği ve böylece davalı kooperatif üyelerinin ikamet ettikleri konutlarında hayatlarının idamesi için zorunlu olan bu hizmetlerden yararlanamayacakları anlaşılmaktadır.
Bu kapsamda olmak üzere, davalının.... düzenlenen 21.05.1999 gün 19305 yevmiye numaralı taahhütname ile, davacı üstbirlik tarafından ....Projesi kapsamında yapılmakta olan teknik ve sosyal altyapı ile çevre düzenlenmesi işlerine ilişkin olarak yapılacak harcamalara her ortağa isabet eden payı nispetinde iştirak edeceğini kabul ve taaahhüt ettiği görülmüştür.
Bir davada vakıaları izah etmek taraflara, hukuki nitelendirmeyi yapmak ise hakime aittir.
6098 sayılı TBK"nın 28. (818 sayılı BK. 21) maddesi uyarınca bir sözleşmede iki tarafa karşılıklı olarak yüklenen edimler arasında açık bir orantısızlık varsa bu orantısızlık taraflardan birinin zor durumda kalmasından, deneyimsizliğinden yararlanmak suretiyle gerçekleştirildiği takdirde bu orantısızlığın giderilmesi talep edilebilir.
Mahkemece, davacı yanca açıklanan olgulara göre, yukarıda belirtilen kanun hükmünün olayda varlık koşullarının oluşup oluşmadığı araştırılıp, altyapı hizmetlerini gerçekleştirmekle sorumlu olan ve davacı üstbirlikle anlaşmalar imzalayan ilgili idari birimlerden söz konusu altyapı hizmetlerinin inşasının objektif kriterlerle maliyetinin sorulup tespit edilmesi, davalı kooperatifin sahip olduğu konut sayısı da dikkate alınarak ve ayrıca davacı üstbirliğin kendi üyeleri olan kooperatiflerle üyesi olmayan kooperatifler için tahakkuk ettirilen altyapı katılım bedeli ve diğer alacak kalemleri hususunda farklı uygulama yapıp yapmadığı, bu konuda objektif davranıp davranmadığı tespit edilmelidir. Somut olayda davalının davacı tarafından inşa edilen ana altyapı tesislerinden yararlanması ve ilgili .../...
S.3
idari birimlere abone olabilmesi, davacı üstbirliğin muvafakatına bağlı olup, bunun verilmemesi halinde verilen bu hizmetlerden yararlanamayacaktır. Bununla birlikte davalının kendine ait arsalardaki altyapı çalışmalarının bizzat davalı tarafından yapıldığı savunması üzerinde de durulmalıdır. Ayrıca davacı üstbirlikle dava dışı banka arasında imzalanan sözleşme uyarınca davacı üstbirlik tarafından G....kredisi ve bu kredi nedeniyle dava konusu alacak kalemlerinden .... gecikme farkı adı altında talepte bulunulduğu görülmüştür. Oysa davalının davacı tarafından yapılan geç ödeme nedeniyle oluşan temmerrüt faizinden hukuken sorumlu olması mümkün değildir. Ancak şartların varlığı halinde kredi faizinden sorumlu tutulabilir.
Bu durumda, mahkemece açıklanan hususlar gözetilerek ilgili idari birimlerden alınacak müzekkere cevapları da göz önünde tutularak özellikle altyapı konusunda uzman inşaat mühendisi, mimar, elektrik mühendisi gerektiğinde makine mühendisi, mali müşavir, bankacıdan oluşturulacak konularında ehil bilirkişi heyetinden açıklamalı, ayrıntılı, davacının alacak kalemlerini tek tek irdeleyen ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınıp tüm dosya ve ekleri değerlendirilip davacı üstbirliğin davalı kooperatiften davalı tarafından yapılan ödemeler de tenkis edildikten sonra bir alacağı kalıp kalmadığı, şayet alacaklı ise bu miktarın tespiti ile uygun sonuç dairesince bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.