16. Ceza Dairesi 2020/3542 E. , 2021/2470 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme
Hüküm : 1-) Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme suçundan; CMK"nın 223/2-a maddesi uyarınca beraat,
2-) Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan; TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3-5/1, TCK"nın 53, 58/9, 62, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararlarına yönelik istinaf başvurularının esastan reddi
Temyiz edenler : Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısı, sanık müdafii
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Ceza süresi yönünden yasal şartları oluşmadığından; sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE,
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-) Bozma kararında “……Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/45 Esas sayılı dosyasında ise "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan açılmış dava bulunduğunun anlaşılması karşısında; silahlı terör örgütüne üye olma suçunun temadi eden suçlardan olduğu nazara alınarak, Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesinin anılan
dosyasındaki yargılamaya konu eylem ile temyize konu işbu davada iddia ve kabul edilen eylem arasında hukuki ve fiili kesintinin gerçekleştiği belirlenmiş ise de; örgüt üyeliği suçunun özelliği ile Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçu arasında geçitli/müterakki suç ilişkisi olduğu da gözetilerek belirtilen dosyalardaki eylemlerin zaman ve mahiyet itibarıyla aynı faaliyetlere ilişkin olup olmadığının tespiti bakımından anılan dosyalar getirtilip derdest olması halinde birleştirilmesi,…….” gerekçesiyle verilen bozma kararına uyulmasına rağmen, Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/45 Esas sayılı dosyası getirtilip birleştirilmeyerek bozmanın gereği yerine getirilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-) Kocaeli 1 nolu F Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda tutuklu olarak bulunan sanığın, 12.09.2019, 15.11.2019 tarihli duruşma celselerinde savunmasını mahkeme huzurunda bizzat yapmak istediğini, yine sanık müdafilerinin 16.07.2019, 12.09.2019, 15.11.2019 tarihli duruşma celselerinde “20 dakika boyunca okunan iddianamenin müvekkili tarafından duyulmadığını, müvekkilinin talebinin kabulünü, huzurda bizzat dinlenmesi gerektiğini, SEGBİS üzerinden ifade alınmak istenmesi veya alınmasının dayatılması ile kendisini ifade etme imkanından yoksun bırakıldığını’’ belirttikleri görülmekle;
Hükümden önce 25.08.2017 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 694 sayılı KHK’nın 147. maddesiyle değiştirilen ve 08.03.2018 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7078 sayılı Kanunun 142. maddesi ile de kanunlaştırılan CMK’nın 196/4. maddesinde öngörülen zorunluluk halinin ne olduğu belirtilmediği gibi, Kocaeli 1 nolu F tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunun 23.12.2019 tarihli müzekkere cevabına ekli 20.12.2019 tarihli cezaevi tutanağında “sanığın bizzat hazır edilmesinin güvenlik zafiyeti oluşturacağı, duruşmanın SEGBİS üzerinden yapılmasının daha uygun olabileceği” hususu zapta geçirilerek sanık ve müdafilerinin taleplerinin reddine karar verildiği anlaşılmakla; anılan cezaevi tutanağının devamında “Ancak bunun mümkün olmaması halinde, komutanlığımız ve Diyarbakır ilinde görevli kolluk kuvvetlerinin yapacağı detaylı sevk ve nakil planlaması ile sevkin yapılabileceği…” şeklinde değerlendirmenin de yapılmış olduğu nazara alındığında sanığın mahkeme salonunda hazır bulundurulmayıp SEGBİS yöntemiyle savunması alınmak suretiyle yargılamanın tamamlanıp CMK’nın 289/1-h maddesi kapsamında aynı Kanunun 196/4. maddesine muhalefet edilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin ve Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı, mevcut delil durumu ve bozma nedenleri gözetilerek tahliye taleplerinin reddi ile tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304/1. maddesi uyarınca dosyanın Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 30.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.