MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü

- K A R A R -

Davacılar vekili, davalı şirket ile un alışverişi yapılması konusunda anlaşıldığını, davalının satım bedeline karşı teminat olarak bono verilmesini istediğini, istenilen bonoyu davacı ...’in asıl borçlu,diğer davacı ...’in kefil olarak imzalayarak davalıya verildiğini, bono bedelinin daha sonra davacı ... tarafından mail order yolu ile ödendiğini, ancak davalı tarafından bedeli ödenmiş olan bononun icra takibine konu edildiğini belirterek bonodan dolayı borçlu olmadıklarının tespiti ile %20 oranında kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacıların ortağı ve yönetim kurulu üyesi oldukları şirket ile müvekkili şirketin 3 yıldan fazla zamandır ticari ilişki içerisinde olduğunu, davalı şirketin alacağını tahsil edemeyince,ticari ilişkinin güvencesi olarak şirket yöneticileri tarafından verilen bonoyu takibe konu ettiğini, bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın reddini , müddeabihin %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, davalının alacağının halen devam ettiğinin, defter incelemeleri ile düzenlenen bilirkişi raporu ile anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine,davacının kötüniyet , davalının ise icra inkar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 15/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.