20. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/535 Karar No: 2017/1425
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/535 Esas 2017/1425 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, tapusuz taşınmazın 150 yıldan beri kendilerinin malik olduğunu iddia etmiş ve tapuya tescilini talep etmiştir. Mahkeme, fen bilirkişi raporuna dayanarak davanın kabulüne karar vermiş, ancak araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli bulunmamıştır. Keşif sırasında dinlenen tanık ve mahalli bilirkişiler ile ziraat bilirkişisi raporları arasında çelişki bulunmuş ama bu çelişki giderilmemiştir. Mahkeme, yeniden yapılacak keşifte taşınmazın kullanılıp kullanılmadığı, ne kadar zamandır boş vaziyette olduğu, iradi terk olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği gibi konuların yerel bilirkişi ve tanıklardan sorularak tespit edilmesi gerektiğini belirtmiştir. Eğer taşınmazda davacı lehine zilyetlik koşulları oluşmuş ve iradi terk söz konusu değilse, tapu ve ilgili kadastro müdürlükleri ile mahkeme yazı işleri müdürlüğünden araştırma yapılması, toprak koruma ve arazi kullanımı kanununun düzenlemeleri dikkate alınarak davacı yararına toprak miktarı belirlenmesi ve sınırlamaların aşılıp aşılmadığının saptanması
20. Hukuk Dairesi 2017/535 E. , 2017/1425 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R Davacı vekili 28/01/2013 havale tarihli dava dilekçesi ile ... ilçesi ... köyü ... mevkinde bulunan tapusuz taşınmazın 150 yıldan bu yana nizasız fasılasız malik sıfatıyla müvekkillerinin murisi ...e ait olduğunu, taşınmazın Doğusunun Tepe, Batısının ... köyüne ait ... parsel sayılı taşınmaz, Kuzeyinin Tepe, Güneyinin ... ... asfalt yolu ile çevrili tahminen 27964,34 m2 olduğunu, müvekkileri adına tapuya tescilini talep etmiştir. Mahkemece davanın kabulüne, 05/03/2014 fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 29267,67 m2"lik tasınmazın davacılar adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, TMK"nın 713. maddesine dayalı tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir. Orman bilirkişisi raporuna göre yörede orman kadastrosu yapılmamıştır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Keşif sırasında dinlenen tanık ve mahalli bilirkişiler ile ziraat bilirkişisi raporları arasında zilyetlik süresi açısından çelişki bulunmasına rağmen bu çelişki giderilmemiş; taşınmazın uzun süreden beri kullanılmadığı anlaşılmakla iradi terk olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği de irdelenmemiştir. Bu nedenlerle; mahkemece, yerel bilirkişiler ve tarafların gösterecekleri tanıklar olduğu halde yeniden yapılacak keşifte taşınmazın kullanılıp kullanılmadığı ne kadar zamandır boş vaziyette olduğu iradi terk olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği yerel bilirkişi ve tanıklardan sorulmak suretiyle tesbit edilmeli, kullanım var ise taşınmazın öncesinde ne şekilde kim tarafından ne kadar zamandan beri kullanıldığı ayrıntılı biçimde açıklattırılmalı, taşınmaz üzerinde davacı yararına zilyetlik ile taşınmaz edinme koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmelidir. Taşınmazda davacı lehine zilyetlik koşulları oluşmuş ve iradi terk söz konusu değil ise 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, tapu ve ilgili kadastro müdürlükleri ile mahkeme yazı işleri müdürlüğünden araştırma yapılıp, aynı Kanunun 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi hükümleri dikkate alınarak davacı yararına aynı kadastro çalışma alanında sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, Kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 22/02/2017 günü oy birliği ile karar verildi.