Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/20377
Karar No: 2018/5139
Karar Tarihi: 27.09.2018

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/20377 Esas 2018/5139 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/20377 E.  ,  2018/5139 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ: KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu,
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında .../... Köyü çalışma alanında bulunan 125 ada 33, 214 ada 6, 258 ada 60, 261 ada 51 ve 55 parsel sayılı sırasıyla 1.854.39, 8.454.41, 819.17, 5.812.60, ve 12.823,56 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar ayrı ayrı irsen intikal, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Ayşe İbrikçi ve müşterekleri adlarına tespit edilmiştir. Davacılar ... ve arkadaşları miras yoluyla gelen hakka dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli 125 ada 33, 214 ada 6, 258 ada 60, 261 ada 51 ve 55 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre 125 ada 33, 258 ada 60 ve 261 ada 51 parsel sayılı taşınmazlara yönelik davacı ... ve arkadaşları vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle bu taşınmazlar hakkındaki usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
    2- Dava konusu 261 ada 55 ve 214 ada 6 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece, dava konusu 261 ada 55 parsel sayılı taşınmazın öncesinin ..."den intikal edip, ... oğlu ... tarafından 50 yılı aşkın süredir kullanıldığı; 214 ada 6 parsel sayılı taşınmazın ise ... ile ..."den kaldığı, ... oğlu ... tarafından satın alınarak 1958 yılından itibaren kullanılmaya başlandığı, her iki taşınmazın da davacılar ve ataları tarafından zilyet edilmediği gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Davacılar, dava dilekçesinde çekişmeli taşınmazların miras payları oranında murislerinden intikal ettiğini bildirerek kendi miras payları oranında tescili istemiyle dava açmış, ancak yargılama sırasında taşınmazların kimden kaldığına ilişkin açıklama yapmamışlardır. Davalılardan ... ve arkadaşları 21.01.2012 tarihli cevap dilekçesinde taşınmazların muris babaları ... oğlu ..."ten kaldığı ve ölümüyle mirasçıları tarafından kullanıldığını, davalılardan ... oğlu ..., ortak kök muris ... terekesinin babası ..., halası ... ve kardeşi ... tarafından aralarında taksim edildiği, babası ..."dan kalan bir kısım yerlerin kardeşi ... tarafından satın alındığı ve taşınmazların 50 yıldır ... tarafından kullanıldığını savunmuştur. Dava konusu taşınmazların öncesinde kimden veya kimlerden kaldığı, mirasçıları arasında paylaşılıp paylaşılmadığı, mirasçılar arasında miras hisselerinin satın alınıp alınmadığı hususlarında yeterli bilgi vermeyen yerel bilirkişi ve tanık beyanları hükme esas alınmıştır. Eksik inceleme, araştırma ve uygulama ile hüküm kurulamaz. O halde mahkemece; dava konusu taşınmazları ve öncesini bilebilecek tarafsız üç kişilik mahalli bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları eşliğinde yeniden keşif yapılarak tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde bilirkişilere taşınmazların kimden kaldığı, maliki belirlendikten sonra mirasçıları da belirlenip taşınmazların taksim veya satışa konu olup olmadığı, tarafların hangi mirasçıdan miras payını satın aldığı, ne zamandan beri kim tarafından ne suretle kullanıldığı hususları sorulmalı, taşınmazların tarafların ortak kök muristen kaldığının anlaşılması halinde ispat külfetinin davalı taraf üzerinde bulunduğu dikkate alınmalı, bundan sonra tarafların tüm delilleri birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 27.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.














    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi