Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Borçlu itiraz dilekçesinde diğer itirazları yanında çekin 2006 yılında keşide edildiği, keşide tarihinin 30.03.2007 olarak tahrif edildiği iddiasında da bulunmuştur. Mahkemece bu iddianın araştırılması yönünde yaptırılan bilirkişi incelenmesinde, çekin keşide tarihinin aylar hanesinin birler basamağında evvelce yer alan "9" rakamı ile yıllar hanesinin birler basamağında önceden yer alan "6" rakamının farklı fiziki evsafta bir kalem kullanılmak sureti ile sırası ile "3" ve "7" rakamına dönüştürülerek keşide tarihinin 30.09.2006 iken 30.03.2007 şekline dönüştürüldüğü ve düzeltmedeki paraf imzasının borçluya ait olmadığının belirlendiği anlaşılmıştır. Bu durumda, çekin gerçek keşide tarihi 30.09.2006 olup, 26.02.2007 tarihinde yapılan ibraz TTK. nun 708/1. maddesinde öngörülen yasal 10 günlük süreden sonradır.
O halde, mahkemece, takip dayanağı çekin yasal sürede ibraz edilmemesi nedeniyle alacaklı müracaat hakkını yitirdiğinden takibin İİK. Nun 170/a maddesi gereğince iptali gerekirken yazılı gerekçe ile iptaline karar verilmesi isabetsiz ise de sonuçta takibin iptaline karar verildiğinden karar sonucu itibarı ile doğrudur. Ancak İİK. nun 170/a maddesinde tazminat ve para cezası öngörülmediğinden alacaklının tazminat ve para cezası ile sorumlu tutulması isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir.
SONUÇ  : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Adana 1.İcra Mahkemesi"nin 27.07.2010 tarih, 2008/806 Esas, 2010/905 Karar sayılı kararının hüküm bölümünün inkar tazminatı ve para cezasına ilişkin (5) ve (6) no"lu bentlerinin karar metninden çıkarılmasına, mahkeme kararının düzeltilen bu şekli ile İİK 366 ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına mahal olmadığına, 02.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi