Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından ilamsız icra takibine başlandığı, borçluya örnek 7 numaralı ödeme emri tebliğ edildikten sonra yasal sürede itiraz edilmemesi nedeniyle takibin kesinleştirilerek hacizlerin uygulandığı, daha sonra borçlunun 11.05.2009 tarihinde icra müdürlüğüne verdiği dilekçe ile borca itiraz ettiği ve tebliğ işlemine yönelik olarak Adana 1. İcra Hukuk Mahkemesine başvurduğu, anılan mahkemenin 11.8.2009 tarih 2009/579-849 sayılı kararı ile ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne karar verilerek tebliğ tarihinin 6.5.2009 tarihi olarak belirlendiği görülmüştür.
Bu durumda borçlunun 11.05.2009 tarihinde icra müdürlüğüne yaptığı itiraz icra mahkemesince 06.05.2009 olarak düzeltilen tebliğ tarihine göre İİK. nun 62/1.maddesine göre yasal 7 günlük sürededir. İİK. nun 66.maddesi uyarınca ise süresinde yapılan itiraz icra takibini durduracağından, icra takip dosyasındaki mevcut hacizlerin, takip kesinleşmeden önce konulmuş olduğunun kabulü gerekir.
O halde, mahkemece şikayetin kabulü ile şikayete konu icra müdürlüğü işleminin iptali ve icra takibi kesinleşmeden konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 02.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.