Esas No: 2019/449
Karar No: 2022/505
Karar Tarihi: 27.06.2022
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/449 Esas 2022/505 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2019/449
KARAR NO :2022/505
DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:17/07/2019
KARAR TARİHİ:27/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 09/09/2017 tarihinde ...'dan ...'a seyretmekte olan ... sefer sayılı ... ... kontrolsüz hemzemin geçitten geçmek isteyen davalı sürücü ... yönetimindeki ...'in maliki olduğu, davalı sigorta şirketine genişletilmiş kasko sigorta poliçesi ile sigortalı ... plaka sayılı otomobile çarpması neticesinde otomobilde bulunan ...'ın vefat ettiğini, ... Asliye Ceza Mahkemesinin .../... esas sayılı dosyasından alınan 07/02/2019 tarihli ATK Trafik İhtisas Dairesi raporunda, sürücü ...'in ve hemzemin geçidin bakım ve onarımından sorumlu idarenin asli kusurlu olduğunun açıkça belirlendiğini, müteveffa kaza anında araçta yolcu olarak bulunduğundan herhangi bir kusuru olmadığını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak ve belirlendiğinde artırılmak kaydıyla şimdilik 100 TL defin ve cenaze giderinin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte, 5.000 TL maddi tazminatın -ferdi koltuk teminatı- davalı sigorta şirketinden yazılı başvuru tarihi olan 19/12/2017 tarihinden 8 iş günü sonrası olan 01/01/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte, her bir davacı bakımından 30.000 TL olmak üzere toplam 150.000 TL manevi tazminatın tüm davalılardan, sigorta şirketi limit kapsamında sorumlu olmak üzere müştereken ve müteselsilen kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya karışan ... plaka sayılı aracın davalı şirkete Tüm Oto Sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, sorumluluklarının poliçe limiti ile sınırlı olup sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, manevi tazminat talebi açısından davalı şirketin sorumluluğunun sigorta poliçesi teminatı ile sınırlı olup dava konusu kazaya karışan aracın kasko poliçesinde manevi tazminat klozu bulunmadığını, bu nedenle davacının davalı şirketten manevi tazminat talep hakkı bulunmadığını, cenaze ve defin giderinin de poliçe teminatı kapsamında yer almadığını, davacı tarafın ferdi kaza klozu kapsamında 5.000 TL talep etmekte olup davacı tarafın taleplerinin zaman aşımına uğradığını, davalı şirketin sigorta bedelini ödeme yükümlülüğünün dava tarihinde muaccel hale geldiğini, bu nedenle faize hükmedilmesi halinde hükmedilecek faizin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiz olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... İşletmesi Genel Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz yerde açıldığını, kazanın ...'de olduğunu, davalılardan ... ve ...'in adresinin .../..., Karayolları Genel Müdürlüğünün adresinin ..., sigorta şirketinin adresinin .../..., davalı ... 'nin ise temsil ve ilzama yetkili Genel Müdürlüğü merkezinin ...'da olduğunu, bu nedenle seçimlik haklarını kullanarak ... Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu, hemzemin geçitte meydana gelen olayda alınması gereken tedbirlerin davalı kuruluş sorumluluğunda olmayıp davanın davalı kuruluş yönünden husumetten reddi gerektiğini, davaya konu kazada sürücünün hemzemin geçide kontrolsüz girdiğini, sebepsiz bir şekilde aracı stop ettirdiğini, nihayetinde de araçtan inerek kaçtığını, müteveffanın araçta tek başına bırakıldığını ve kaza sonucu vefat ettiğini, sürücünün %100 kusurlu olduğunu, davalı kuruluşun olayda herhangi bir kusuru bulunmadığını, dava dilekçesinin açık olmadığını, maddi tazminat taleplerinin açıklanmadığını, yapılacak değişikliklere muvafakat etmediklerini, defin masraflarının ya belediyelerce ya da SGK tarafından karşılanması gerektiğini yada karşılandığını, manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu, davalı kuruluş temerrüde düşürülmediğinden faiz başlangıcının kaza tarihi talebinin yersiz olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; ceza yargılaması devam etmekte olup henüz davalının kusurlu olup olmadığının, kusurlu ise ne oranda kusurunun bulunduğunun belli olmadığını, söz konusu dosyanın bekletici mesele yapılmasını talep ettiklerini, davalının ... merkezde harita mühendisi olup olay günü ifraz işlemleri yapması için ... ve ...'ın çağırması üzerine olay yerine gittiğini, yolu sorduğunda ...'ın rayların bulunduğu yerden geçmelerini, bu yolun otomobilin geçebileceği yer olduğunu söylediğini, parselleme işlemini bitirdikten sonra ...'ın abisi ...'ı da götürmesini rica etmesi üzerine arabasına alarak yola çıktıklarını, ...'ın da tren raylarının olduğu yerden geçip anayola çıkmasını, bu yolun herkes tarafından kullanıldığını söylediğini, yerin hemzemin geçidi olarak göründüğünü, yol sürekli kullanıldığından ve ayrıca tonajlı araç ve traktörlerde bu yoldan geçtiğinden ray ile zemin arasında çukur oluştuğunu, davacı tren raylarının olduğu yere girince arabanın arka tekerleklerinin çukura düştüğünü, aracı hareket ettirmek için tren sesi duyduğunda araçta bulunan şahısları uyararak kendini arabadan zor attığını, ancak ...'ın araçtan inemediğini ve vefat ettiğini, davalının olay sonucunda hem maddi hem manevi zarara uğradığını, olayda asıl kusur ...'ye ait olup gerekli önlemleri almadığından kazanın meydana geldiğini, olayın olduğu yerde kontrolsüz hemzemin geçit levhası olduğunu, ...'nin özenli davranmayarak yolun bakım ve onarımını yapmadığını, gereken tedbirleri almadığını, ayrıca trenin araca çok yaklaşınca siren çaldığını, davalının kendi iradesi dışında gerçekleşen bu olayda özensizliği ve ihmali bulunmadığını, manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu, kaza sonrasında araç ve araç içerisinde bulunan pahalı ölçüm cihazları, davalının bütün işlerinin kaydedildiği yapmış ve yapacağı olan işlerin DATA'larının kayıtlı olduğu bilgisayar zarar gördüğünden mesleki ve maddi anlamda büyük kayıplar yaşadığını, kaza tarihinden itibaren faiz isteminin de hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
... vekili cevap dilekçesinde özetle; davada idare mahkemeleri görevli olup davalı idare açısından davanın tefrik edilerek yargı yolu bakımından usulden reddi gerektiğini, kazanın meydana geldiği hemzemin geçit ile güney kesiminde kesiştiği Alvar Mah.Şehit Burak Karakoç mahallesi karayolu kurumun bakım ve sorumluluğu altında bulunmadığını, bu nedenlerle davanın yargı yolu yönünden, aksi halde esastan veya husumetten reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Davalılardan ...'in arabuluculuk son tutanağında isminin ve imzasının bulunmadığı, arabulucuk görüşmelerine davet edilmediği anlaşılmakla işbu davalı yönünden dava tefrik edilerek mahkememiz 2019/550 esasına kayıt edildiği, 02/10/2019 tarihinde ... hakkında arabuluculuğa gidilmemiş olması nedeniyle dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar verildiği, davacı vekilinin 22/10/2019 tarihinde ... hakkında arabuluculuğa başvurduklarını belirterek arabuluculuk tutanağını dosyaya ibraz ettiği anlaşılmakla davacı vekiline bu davalı hakkında yeniden dava açarak işbu dosyayla birleştirme talebinde bulunması için süre verilmiş, ancak davacı vekili tarafından dava açıldığına dair mahkememize herhangi bir bildirimde bulunulmamıştır.
İlgili emniyet müdürlüğünden davalı ... ve davacıların sosyal ve ekonomik durumları araştırılmıştır.
... Asliye Ceza Mahkemesinin ... esas , ... esas ve ...esas sayılı dosyaları UYAP üzerinden getirtilmiştir.
SGK'nın 24/09/2019 tarihli cevabi yazısı ile davacılar ..., ..., ... ve ...'nın sigortalılığının bulunmadığı, ... ile ilgili olarak kurum kayıtlarının tetkikinde ilgilinin mirasçılarına rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılmamış olup, iş kazası kaydına rastlanmadığı, ayrıca ilgililere SGK kurumundan herhangi bir emekli aylığı bağlanmadığı bildirilmiştir.
Devlet Demiryolları İşletmesi Genel Müdürlüğü ... 4.Bölge Müdürlüğü (...) Demiryolu Bakım Servis Müdürlüğünün cevabi yazısı ile, davaya konu hemzemin geçit kazası ile ilgili hemzemin geçidin bakım ve onarımının teşekkülleri ... 453 Yol Bakım Şefliği sorumluluk alanında olduğu belirtilmiştir.
Davalı sigorta şirketinden poliçe sureti getirtilmiştir.
Dosya kusur oranlarının tespiti için İstanbul ATK.Trafik İhtisas Dairesine gönderilmiş, düzenlenen 17/11/2020 tarih ve ... sayılı rapor ile, otomobil sürücüsü ...'in %50 oranında kusurlu davrandığı,, hemzemin geçidin bakım ve onarımından sorumlu kuruluşun %50 oranında etkili bulunduğu, makinist ...'e kusur yüklenmesi mümkün olamadığı, yardımcı makinist ...'ın kusursuz olduğu, otomobil yolcuları Vasıf ... ve maktul ...'a kusur yüklenmesinin mümkün olamayacağı belirtilmiştir.
Dosya sigorta/aktüerya bilirkişisine tevdi olunmuş, düzenlenen 27/07/2021 tarihli raporda; ... plakalı aracın Davalı ... Sigorta A.Ş. tarafından 28/11/2016 – 28/11/2017 tarihleri arasında geçerli olmak üzere ... nolu <... ... Kasko Sigorta
Poliçesi> ile sigortalı olduğu, Davalı ... Sigorta tarafından tanzim olunan ... nolu poliçenin 09/09/2017 olan olay tarihi itibariyle sigorta örtüsü sağladığı ve davacıların davalı ... Sigorta A.Ş.’ den sigorta bedelinin tamamı olan 5.000,00 TL’ yi miras payları oranında talep edebileceği, davacıların talep ettiği cenaze/defin giderine ait maddi zararın öncelikle aracın ZMMS Poliçesinden karşılanması gerektiği, ZMMS Poliçesinde sunulan
müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre; cenaze, cenaze nakil ve defin giderlerinin işlerin olağan gidişi gözetilerek belirlenmesi gerektiğinden Mahkeme tarafından müteveffanın defnedildiği yer belediyesi veya müftülüğünden sorularak belirlenecek uygun düzeyde cenaze, cenaze nakil ve defin giderinin alınmasına karar verilmesi gerekeceği belirtilmiştir. ... Belediye Başkanlığının 11/11/2021 tarihli cevabi yazısı ile, cenaze masrafı için kişi yakınlarından ücret talep edilmediği belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ olunmuş, rapora karşı beyan ve itiraz dilekçeleri dosyaya ibraz edilmiştir.
Dosya yeniden bilirkişiye tevdii edilerek manevi tazminat talepleri yönünden davalı sigorta şirketinden de talepte bulunulduğu anlaşıldığından sigorta poliçesi ve Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları kapsamında denetime açık ek rapor tanzimi istenmiş, düzenlenen 17/01/2022 tarihli ek raporda; manevi tazminat klozunun poliçede ek sözleşme ile eklenmediği, bu sebeple davalı sigorta şirketinin davacıların manevi tazminat taleplerinden sorumlu olmadığı, ayrıca Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları gereği işbu poliçe manevi tazminat teminatı sunmadığından davalı sigorta şirketinin ferdi kaza klozu yönünden de davacıların manevi tazminat taleplerinden sorumlu olmadığı, ... Belediye Başkanlığı’ nın 11/11/2021 tarihli yazı cevabında kaza tarihine ait
cenaze ve defin giderlerine ait herhangi bir ücret ödenmediğinin bildirildiği, böyle bir ödeme
yapılsa idi bedelinin ne olacağının sorulması ile cenaze ve defin giderleri yönünden bir sonuca
varılabileceği belirtilmiştir.
... İlçe Müftülüğünün 14/06/2022 tarihli cevabi yazısı ile, cenaze ve defin giderlerinin ne kadar olduğuna dair ilçe müftülüğü olarak öyle bir hizmetlerinin olmadığı ve bulunmaması nedeniyle uygun görülen herhangi bir mezarlık genel müdürlüğü ile görüş alışverişi yapılması gerektiği belirtilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan ATK ve bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davalı sigorta şirketinin zamanaşımı itirazının değerlendirilmesi sonucunda KTK 109 mad.hükmünce ve HGK.nun 10/10/2001 gün 2001/19-652 ve HGK.nun 16/04/2008 gün ve 2008/4-326-325 saylı kararları ile uzamış ceza zamanaşımı değerlendirilerek davanın kaza tarihi iibarı ile süresi dahilinde açıldığı anlaşılmakla itirazın reddine, yine ... Genel Müdürlüğü vekilinin yetkiye yönelik itirazının HMK.7.maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
Yine, ... vekili cevap dilekçesinde davada idare mahkemeleri görevli olup davalı idare açısından davanın tefrik edilerek yargı yolu bakımından usulden reddi gerektiğini ileri sürmüş ise de; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun birinci maddesinde, bu kanun’un amacının, karayollarında, can ve mal güvenliği yönünden trafik düzenini sağlamak ve trafik güvenliğini ilgilendiren tüm konularda alınacak önlemleri belirlemek olduğu belirtilmiştir.
Öte yandan 2918 sayılı kanun'un, 6099 sayılı kanun’un 14. maddesiyle değiştirilen 110. maddesi ise “İşleteni veya sahibi Devlet ve diğer kamu kuruluşları olan araçların sebebiyet verdiği zararlara ilişkin olanları dâhil, bu kanundan doğan sorumluluk davaları, adli yargıda görülür. Zarar görenin kamu görevlisi olması, bu fıkra hükmünün uygulanmasını önlemez. Hemzemin geçitte meydana gelen tren-trafik kazalarında da bu kanun hükümleri uygulanır.” şeklindedir. Bu durumda yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda eldeki davanın görüm ve çözüm yeri adli yargıdır. (Emsal için bkz İst.BAM 8.HD'nin 2019/2173 E., 2021/1557 K. Sayılı kararı).
Somut olayda, 09/09/2017 tarihinde makinist ... yönetimindeki ... istikametinden ... yönüne seyretmekte olan DE 22035 makinenin temin ettiği 21440 sefer sayılı ... Ekspresinin Şehit ... .... mevkiinde bulunan hemzemin geçitten geçmek isteyen sürücü ... yönetimindeki ... plaka sayılı otomobile çarpması neticesinde otomobil yolcusu ...'ın hayatını kaybettiği anlaşılmaktadır. Mahkememizce de olayın oluş şekli ve dosya kapsamına uygun bulunan keza ceza dosyası kapsamında alınan kusur raporlarıyla uyumlu olduğu değerlendirilmek suretiyle ATK Trafik İhtisas Dairesinin kusur değerlendirmesine itibar edilmiştir.
Davalı ...'in sevk ve idaresindeki ... plaka sayılı otomobilin davalı sigorta şirketi nezdinde 28/11/2016-28/11/2017 dönemi için ... ... Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğu, poliçede ihtiyari mali sorumluluk teminatında maddi+bedeni zararlar için kaza başına 50.000 TL, Ferdi Kaza teminatında yolcu ölüm/sürekli sakatlık için 5.000 TL bedelli teminat sunulduğu anlaşılmıştır. Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları 8/A maddesi ile "işbu poliçe ile temin edilen bir kaza, sigortalının derhal veya kaza tarihinden itibaren bir sene zarfında vefatına sebebiyet verdiği taktirde, sigorta bedeli poliçede gösterilen menfaattarlara, yoksa kanuni hak sahiplerine ödenir." hükmü bulunduğu, bu nedenle davacıların sigorta bedelinin tamamı olan 5.000 TL'yi miras payları oranında talep edebileceği değerlendirilmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49/1.maddesi uyarınca; "Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür." hükmünü havidir.
2918 sayılı KTK’da hukuki sorumluluğa ilişkin düzenlemeler “Hukuki Sorumluluk ve Sigorta” başlıklı 8. kısımda 85 ve devamı maddelerinde yer almaktadır. 85. maddenin 1. fıkrası “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar” şeklindedir. Aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş olup, somut olayda davalı ...'in ... plakalı aracın kaza tarihindeki sürücüsü olması ve kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğundan, ... ise aracın maliki olduğundan ve işleteni sayıldığından davacıların uğradığı zarardan sorumludur.
Dosya içeriğinden kaza mahallinin kontrolsüz hemzemin geçidi niteliğinde olduğu, ışıklı ve sesli uyarı sisteminin bulunmadığı, bariyer olmadığı, kontrolsüz hemzemin geçit levhasının mevcut ancak yıpranmış olduğu, geçit üzerinde rayların arasının kaldırım taşları ile döşenmiş olduğu, ray seviyesi ile toprak arasında 11 cm kod farkı olduğu anlaşılmış olup, karayolu ile demiryolunun kesiştiği yerlerde, her türlü can ve mal güvenliğini sağlamak amacıyla, trafik için gerekli tedbirleri almak, alt ve üst geçit yapmak, bariyer sistemi kurmak, işaretlemeler yapmak, karayolu geçiş konforunu artırmak, böylelikle hemzemin geçidi koruma altına alarak trafik güvenliğini sağlamak karayolunun bağlı olduğu kurum ve kuruluşların görevleri arasında keza hemzemin geçidin bakım ve onarımı ise Demiryolu Yol Bakım Şefliğinin görevleri arasına girmekte olduğundan dava konusu kaza olayının yaşanmasında sorumlu kuruluş için tespit edilen kusur oranında davalı ...'nün ve ... Genel Müdürlüğü'nün müteselsilen sorumlu oldukları değerlendirilmiştir.
Ayrıca davacı cenaze, defin gideri talep etmiş olmakla mahkememizce belediye ve müftülük nezdinde yapılan araştırma ile davacılardan cenaze ve defin masrafı olarak herhangi bir masraf alınmadığı, defin için yer kazma, cenaze nakil masrafları, yasin okutma, cenazeye katılanlara ikramda bulunma gibi geleneksel ve dini vecibelerin yerine getirilmesinin temini için bir takım masrafların yapılmasının adet gereği olduğu ve bu masrafların çoğunun faturaya bağlanmasının mümkün olmadığı, davacı tarafça da yapılan masraflara ilişkin herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığı, talep edilen 100 TL miktarın makul talep edilebilir olduğu, sigorta şirketi yönünden cenaze/defin giderine ait maddi zararın öncelikle aracın ZMMS poliçesinden karşılanması gerektiği, ZMMS poliçesinde sunulan sağlık giderleri teminatını aşan zarar var ise aşan kısım için ihtiyari mali sorumluluk sigortacısının sorumluluğunun doğacağı, dolayısı ile istenilen tazminat miktarının düşüklüğü ve dava konusu olayın ölüm ile sonuçlanması nedeniyle ZMMS poliçesinde sunulan sağlık giderleri teminat limitinin tüketilmesinin mümkün gözükmediği, öte yandan diğer davalıların davacıların uğradığı cenaze/defin giderine ilişkin maddi zarardan kusurları oranında sorumlu oldukları anlaşılmakla 100 TL cenaze ve defin gideri tazminatının davacıların miras payları oranında sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Davacıların manevi tazminat talepleri yönünden ise; 6098 Sayılı TBK 56. Maddesinde manevi tazminat düzenlenmiştir: ''Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.''
Bu madde kapsamında manevi tazminat olarak verilecek paranın miktarının belirlenmesinde hakkaniyet gözetilmelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hak ve nisfetle hüküm vereceği Medeni Kanun'un 4. maddesinde belirtilmiştir. Manevi tazminat olarak ödettirilecek miktar cezalandırma amacına kaçmamalıdır. Çünkü zararın karşılanması amacı kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük değil, zarara uğrayanda bir huzur duygusunu doğurmaktır. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hâkim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Hâkim bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370).
Somut olayda, meydana gelen zararın ağırlığı, taraflara ait kusur durumu, manevi tazminatın yapısı, manevi tazminatın niteliği gereği zenginleşme aracı olarak öngörülmemekle birlikte, davacılardaki manevi üzüntünün giderilmesini karşılayacak nitelikte de olması dikkate alındığında, her bir davacı için 5.0000 TL olmak üzere toplam 25.000 TL manevi tazminatın, Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları gereği işbu poliçe manevi tazminat teminatı sunmadığından ve manevi tazminat klozunun poliçede ek sözleşme ile eklenmediği anlaşıldığından sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilerek ayrıca ihtiyari dava arkadaşı olan davacıların her birinin davasının diğerinden bağımsız olması ve aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak her bir davacı yönünden kabul ve red edilen miktarlar bakımından ayrı ayrı vekalet ücretine karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur. (Emsal için bkz.İstanbul BAM 8.HD.2019/78 Esas, 2020/3793 Karar sayılı 26/11/2020 tarihli kararı, İstanbul BAM 9.HD.2020/1157 Esas, 2022/178 Karar sayılı 01/02/2022 tarihli kararı)
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1- DAVANIN KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ ile;
1-a) Davanın davalılardan ... Sigorta A.Ş. Yönünden , ... Plaka sayılı araç için 28.11.2016-28.11.2017 tarihlerini kapsar ... no'lu Genişletilmiş Kasko Poliçesi kapsamında 5.000,00-TL ferdi kaza vefat tazminatının temerrüt tarihi 01.01.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... SigortaA.Ş.'den alınarak davacılara (davacı ...'un 1 pay miras payı oranında 1.000,00-TL, davacı ... 1 pay miras payı oranında 1.000,00-TL, davacı ...'ın 1 pay miras payı oranında 1.000,00-TL, davacı ...'nın 1 pay miras payı oranında 1.000,00-TL, davacı ...'ın 1 pay miras payı oranında 1.000,00-TL olmak üzere) verilmesine, fazlaya ilişkin talepleri (cenaze ve defin gideri talebi ile manevi tazminat talepleri ) yönünden reddine,
1-b) 100,00 TL cenaze ve defin gideri tazminatının haksız fiil tarihi 09/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile (... Sigorta A.Ş. dışındaki) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara(davacı ...'un 1 pay miras payı oranında 20,00-TL, davacı ... 1 pay miras payı oranında 20,00-TL, davacı ...'un 1 pay miras payı oranında 20,00-TL, davacı ...'nın 1 pay miras payı oranında 20,00-TL, davacı ...'ın 1 pay miras payı oranında 20,00-TL olmak üzere) verilmesine,
1-c) Her bir davacı için 5.000,00-TL olmak üzere toplam 25.000,00-TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi 09/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (... Sigorta A.Ş. dışındaki) davalılardan tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 2.056,13 TL'den peşin olarak alınan 529,75 TL'nin mahsubu ile 1.526,38 TL harcın tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına, (davalı sigorta şirketinin harcın 341,55 TL'sinden, 1.714,58 TL'sinden sorumlu olmak üzere)
Ayrıca dava açılırken yatırılan 529,75 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
3-a)Ferdi Kaza Vefat Tazminatı yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 1.000 TL ücreti vekaletin davalı sigorta şirketinden alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacı ...'a verilmesine,
b)Ferdi Kaza Vefat Tazminatı yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 1.000 TL ücreti vekaletin davalı sigorta şirketinden alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacı ...'a verilmesine,
c)Ferdi Kaza Vefat Tazminatı yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 1.000 TL ücreti vekaletin davalı sigorta şirketinden alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacı ...'a verilmesine,
d)Ferdi Kaza Vefat Tazminatı yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 1.000 TL ücreti vekaletin davalı sigorta şirketinden alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacı ...'ya verilmesine,
e)Ferdi Kaza Vefat Tazminatı yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 1.000 TL ücreti vekaletin davalı sigorta şirketinden alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacı ...'a verilmesine,
4-a)Cenaze ve Defin Gideri Tazminatı yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 20 TL ücreti vekaletin tahsilde tekerrür olmamak üzere sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacı ...'a verilmesine,
b)Cenaze ve Defin Gideri Tazminatı yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 20 TL ücreti vekaletin tahsilde tekerrür olmamak üzere sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacı ...'a verilmesine,
c)Cenaze ve Defin Gideri Tazminatı yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 20 TL ücreti vekaletin tahsilde tekerrür olmamak üzere sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacı ...'a verilmesine,
d)Cenaze ve Defin Gideri Tazminatı yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 20 TL ücreti vekaletin tahsilde tekerrür olmamak üzere sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacı ...'ya verilmesine,
e)Cenaze ve Defin Gideri Tazminatı yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 20 TL ücreti vekaletin tahsilde tekerrür olmamak üzere sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacı ...'a verilmesine,
f)Cenaze ve Defin Gideri Tazminatı yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 100 TL ücreti vekaletin tahsilde tekerrür olmamak üzere davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalı sigorta şirketine verilmesine,
5-a)Manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 5.000 TL ücreti vekaletin tahsilde tekerrür olmamak üzere sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacı ...'a verilmesine,
-Manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 5.000 TL ücreti vekaletin davacı ...'tan alınarak sigorta şirketi dışında kendini vekil ile temsil ettiren davalılara verilmesine,
b) Manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 5.000 TL ücreti vekaletin tahsilde tekerrür olmamak üzere sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacı ...'a verilmesine,
-Manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 5.000 TL ücreti vekaletin davacı ...'dan alınarak sigorta şirketi dışında kendini vekil ile temsil ettiren davalılara verilmesine,
c)Manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 5.000 TL ücreti vekaletin tahsilde tekerrür olmamak üzere sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacı ...'a verilmesine,
-Manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 5.000 TL ücreti vekaletin davacı ...'dan alınarak sigorta şirketi dışında kendini vekil ile temsil ettiren davalılara verilmesine,
d)Manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 5.000 TL ücreti vekaletin tahsilde tekerrür olmamak üzere sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacı ...'ya verilmesine,
-Manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 5.000 TL ücreti vekaletin davacı ...'dan alınarak sigorta şirketi dışında kendini vekil ile temsil ettiren davalılara verilmesine,
e)Manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 5.000 TL ücreti vekaletin tahsilde tekerrür olmamak üzere sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacı ...'a verilmesine,
-Manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 5.000 TL ücreti vekaletin davacı ...'dan alınarak sigorta şirketi dışında kendini vekil ile temsil ettiren davalılara verilmesine,
6-Manevi tazminat yönünden 5.100 TL ücreti vekaletin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla müştereken ve müteselsilen davacılardan alınarak kendisi vekil ile temsil ettiren davalı sigorta şirketine verilmesine,
7-Davacı tarafça sarf edilen ve dosyaya yansıyan 900 TL bilirkişi ücreti, 418,05 TL tebligat, posta gideri olmak üzere toplam 1.318,05 TL yargılama giderinin 255,79 TL'sinin tahsilde tekerrür olmamak şartıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara ödenmesine,
8-Davalı ... tarafından sarf edilen 71,25 TL yargılama giderinin 59,33 TL yargılama giderinin tahsilde tekerrür olmamak üzere davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile işbu davalıya ödenmesine,
9-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 256,17 TL'sinin davalılardan, 1.063,83-TL'sinin davacılardan tahsili ile Hazine adına gelir kaydına,
10-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK yönetmeliğinin 47/1 maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacılar vekili ile davalı ... vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, HMK 342.maddesine uygun olarak düzenlenmiş dilekçenin, HMK 343.maddesi gereğince Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilmesi ve HMK 344.maddesinde belirtilen harç ve giderlerin yatırılması sureti ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar tefhim edildi, usulen anlatıldı. 27/06/2022
Katip ...
e-imza
Hakim ...
e-imza
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.