23. Hukuk Dairesi 2014/7011 E. , 2015/994 K.
"İçtihat Metni"....
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekili ve süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif üyesi iken çıkarıldığını, çıkma payı alacağının tahsili amacıyla davalı hakkında icra takibine başlandığını ancak davalının icra takibine itiraz etmesi sonucu takibin durduğunu, itirazın haksız ve kötüniyetli olduğunu ileri sürerek, takibe itirazın iptali ile %40 icra inkâr tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacının kooperatif üyesi iken istifa ettiği ve 05.05.2000 tarihinde istifanın kabulüne karar verildiği, kooperatif kayıtlarına göre davacının 25.06.2010 takip tarihi itibarıyla 4.018,50 TL asıl, değişken yasal faiz oranı üzerinden 214,99 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 4.233,49 TL çıkma payı alacağının bulunduğu gerekçesiyle, itirazın 4.233,49 TL yönünden iptaline, icra inkar tazminatı talebinin ise reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde,
a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
b-Dava çıkma payı alacağının tahsiline yönelik takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava konusu edilen alacağının miktarının, davalı yönünden bilinebilir, hesap edilebilir, belirlenebilir yani likit alacak niteliğinde olduğu kuşkusuzdur. Mahkemece, dava konusu alacağın bu niteliği gözetilerek, yargılama sonunda itirazın haksızlığı belirlenen alacak tutarı üzerinden davacı yararına İİK"nın 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle bu istemin reddine karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
2-Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince,
Davalı vekili katılma yoluyla temyiz dilekçesinde hükme ilişkin itirazlarını ileri sürmüş ise de, söz konusu dilekçe temyiz defterine kaydedilmemiş olduğu gibi, harcının da yatırılmadığı anlaşıldığından, davalı vekilinin temyiz isteminin bu nedenle reddi gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda (1-a) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (1-b) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddine, peşin harcın istek halinde davacıya iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 18.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.