Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/10186
Karar No: 2015/936
Karar Tarihi: 18.02.2015

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/10186 Esas 2015/936 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2014/10186 E.  ,  2015/936 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Davacı tarafından açılan iflasın ertelenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde müdahil .... vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiştir.
    Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkilinin şahıs firması iken 04.10.2012 tarihinde sermaye şirketine dönüştüğünü, hafriyat işi yapan müvekkilinin iş yaptığı firmaların ödeme yapmamaları ve iflas erteleme davaları açmaları nedeniyle müvekkilinin de borca batık hale geldiğini, şirket ortağının taşınmazlarını satarak yapılacak sermaye artışı, tasarruflar ve yapılacak işler sonrasında borca batıklıktan kurtulacaklarını ileri sürerek, müvekkilinin iflasının bir yıl süre ile ertelenmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; hala borca batık olan davacı sermayesinin 250.000,00 TL"den 2.650.000,00 TL"ye çıkartılarak tamamının ödendiği, bir kısım alacaklılarla borç tasfiye protokolü imzalandığı, bir kısım müdahilin istemin kabulünü istedikleri, iflasın ertelenmesinin alacaklılar lehine olacağı gerekçesiyle, davanın kabulü ile davacının iflasının karar tarihi olan 26.06.2014 tarihinden itibaren bir yıl süre ile ertelenmesine karar verilmiştir.
    Kararı, müdahillerden ..... vekili temyiz etmiştir.
    İflasın ertelenmesini isteyen kooperatif ve sermaye şirketlerinin borca batık durumda bulunması (bir diğer ifade ile varlıklarının rayiç değerlerinin borçlarını karşılayamaması), fevkalade mühletten yararlanmamış olması ve sunacakları iyileştirme projesi kapsamında mali durumlarının ıslahının imkân dâhilinde görülmesi gerekir (İİK.m.179). Gerek borca batıklığın ve gerek iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığının tespiti özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden bu değerlendirmelerin yapılması için bilirkişi görüşüne başvurulmalıdır (HMK.m.266). Hâkim de bu raporla o konudaki özel ve teknik bilgi ihtiyacını giderebilmeli ve raporun hukuka uygunluğunu denetlemelidir. Projenin ciddi ve inandırıcılığı öncelikle ve özellikle sermaye ve/veya kârlılığın ne şekilde arttırılacağı ve borca batıklıktan kurtulmanın ne şekilde sağlanacağı somut, belgelere dayalı ve gerçekçi bilgi ve öngörülerden yola çıkılarak tespit edilmeli, diğer proje unsurları için de bilimsel veriler değerlendirilmelidir.
    Somut olayda, davacı borca batık olduğunu belirtmiş, bu durumdan çıkmak amacıyla sunduğu iyileştirme projesinde, sermaye artırımı yapılacağını, hafriyat işi yapılarak elde edilecek kâr ile borca batıklıktan çıkacağı belirtilmiştir.
    Dosya kapsamından, davacı şirketin 01.03.2013 tarihinde 250.000,00 TL olan sermayesinin 1.850.000,00 TL"ye çıkartıldığı, artırılan sermayenin 1.172.083,00 TL"sinin ortağın alacağından vazgeçmesi ile ödendiği, 26.07.2013 tarihinde sermayenin 800.000,00 TL daha artırılarak toplam 2.650.000,00 TL"ye çıkartıldığı, artırılan sermayeye ilişkin olarak, 14.01.2014 tarihi ile 20.01.2014 tarihleri arasında yapılan ödemelere ilişkin 600.000,00 TL"lik dekont sunulduğu dosya kapsamı ile sabit olup, gerekçeli kararda ise tüm sermayenin ödendiği vurgusu yapılmıştır.
    Davacının yaptığı sermaye artırımı ödemesinin fiktif işlemle yapılmış olabileceğine dair temyiz eden müdahilin itirazı olduğu gibi, 21.03.2014 tarihli ek bilirkişi raporunda sermaye ödemesi akıbetinin detaylı açıklanması gerektiği, davacının sermaye ödemesi ile ilgili bakiyenin banka ve kasa hesaplarında olmadığı belirtilmiştir. Dekontlar ve davacı tek ortağının davacıdan olan alacağı toplamı nazara alındığında dahi artırılan sermayenin tamamının ödenmediği sonucuna ulaşılacaktır.
    Öte yandan, anılan bilirkişi raporunda, davacı borçlarının azaldığı, bu azalmanın alacaklılara aynı oranda yansımadığı hususuna değinildiği gibi, davacının aldığı hafriyat işi nedeniyle gelir elde ettiği, ancak aradan geçen zaman ve hafriyat işinin yapılmasında kullanılan araçların yıpranmasıyla tamir ve bakım masraflarının artacağı hususuna vurgu yapılmış; ayrıca, davacıdan alacaklı gözüken bazı firmaların gerçekte o kadar alacaklı olmadığı, temyiz eden müdahil tarafından ileri sürülmüştür.
    Bu durumda, mahkemece, davacı şirket iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığı, davacı alacaklılarının gerçekte alacaklarının bulunup bulunmadığı, davacının tek ortağı olan ve yapılan sermaye artırımında 1.172.083,00 TL alacağından vazgeçen ..."ın davacıdan vazgeçtiği meblağ kadar alacaklı olup olmadığı, yapılan sermaye artırımı ödemelerinin gerçekten davacı uhdesine geçip geçmediği, yani fiktif işlem bulunup bulunmadığı, artırılan sermayenin tamamının ödenip ödenmediği, davacının bir kısım alacaklılara ödeme yapmasının diğer alacaklıların hakkını zedeleyip zedelemediği hususları üzerinde duran, Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu alınması, alınacak bu raporda, davacı iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığının değerlendirilmesi, sonrasında da işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, müdahillerden..... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi