19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/7748 Karar No: 2020/19166 Karar Tarihi: 11.12.2020
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/7748 Esas 2020/19166 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık suçu nedeniyle mahkum edildiği ve nakil aracının iadesine karar verildiği yerel mahkeme kararı temyiz edilmiştir. Temyiz isteminden vazgeçen katılan vekilinin dilekçesi incelenerek, sanık ve savcının temyiz istemine geçildiği belirtilmiştir. Kararda, 7242 sayılı Kanun'un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun'un 3/22. maddesine eklenen düzenlemenin sanık lehine hükümler içerdiği ifade edilmiştir. Ayrıca, kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği belirtilmiştir. Bu nedenlerle, ilgili kanun maddelerinin uygulanma koşullarının araştırılıp sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Kararda, suçta kullanılan aracın müsadere yerine yazılı karar verilmesi gerektiği belirtilerek, hakkaniyete de aykırı olmadığı ifade edilmiştir. Sonuç olarak, kararın bozulduğu ve dosyanın başlangıç aşamasından yeniden sürdürülüp sonuçlandırılması için mahkemeye gönderildiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak; 5607 sayılı Kanun'un 3/22. maddesi, 5/2. maddesi; 7242 sayılı Kanun'un 61. ve 62. maddeleri, 5237 sayılı TCK'nin 7. maddesi ve 5607 sayılı Kanuna eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası.
19. Ceza Dairesi 2019/7748 E. , 2020/19166 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Mahkumiyet, Nakil Aracının İadesi
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre katılan vekilinin 20.06.2014 havale tarihli dilekçe ile temyiz isteminden vazgeçtiği anlaşılmakla sanığın ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz istemine hasren dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. 1-Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklinde düzenlemenin sanık lehine hükümler içerdiği, yine aynı Kanun"un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yerel mahkemece yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu, 2-Suçta kullanılan aracın sanığa ait olması, davaya konu kaçak eşyanın nakil vasıtasının taşıma yüküne göre hacim bakımından ağırlıklı bölümünü oluşturması ve dava konusu eşyanın değeri ve nakil vasıtasının değeri dikkate alındığında nakil aracının müsaderesinin işlenen suça nazaran daha ağır sonuçlar doğurmayacağı, bu nedenle TCK"nin 54/3. maddesi uyarınca hakkaniyete de aykırı olmadığı gözetilerek müsaderesi yerine yazılı karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 11/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.