14. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/13774 Karar No: 2017/2996 Karar Tarihi: 12.04.2017
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/13774 Esas 2017/2996 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, 1833 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8 parsel sayılı taşınmazlarda ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkeme davanın kabulüne karar vermiş ancak hükmü davalılar vekili temyiz etmiştir. Karara göre, ortaklığın satış yoluyla giderilmesi halinde taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parçaların da arzla birlikte satılması gerekmektedir. Muhdesatın bir kısım paydaşlara ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa, bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Satış sonunda elde edilen bedel, paylar oranında paydaşlara dağıtılır. Ancak dava açıldıktan sonra tapuda malik olan taraf dava konusunu üçüncü bir kişiye devrederse artık dava konusu taşınmaz üzerinde bir tasarruf yetkisi kalmaz. Bu durumda, 6100 sayılı HMK'nın 125/2 maddesi uyarınca işlem yapılması gerekmektedir. Kanun maddesi, \"Dava açmayı veya
14. Hukuk Dairesi 2016/13774 E. , 2017/2996 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.08.2011 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 1833 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8 parsel sayılı taşınmazlarda ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalılar vekili temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç vs gibi bütünleyici parça (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar (ortaklar) ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının, arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesinde bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır. Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir.
Somut olayda, davacı karar tarihinden sonra taşınmazlardaki payını dava dışı ...Ltd. Şti."ne satış suretiyle devretmiştir. Bir dava açıldıktan sonra tapuda malik olan davacı taraf, dava konusunu üçüncü bir kişiye devrederse artık dava konusu taşınmaz üzerinde bir tasarruf yetkisi kalmaz. Bu durumda mahkemece 6100 sayılı HMK"nın 125/2 maddesi uyarınca işlem yapılması gerektiğinden şimdilik hükmün taraf teşkili sağlanmak üzere bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 12.04.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.