4. Ceza Dairesi 2016/17678 E. , 2020/15072 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, mala zarar verme, hakaret, yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanıklara yükletilen tehdit ve yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
Hükmolunan hapis cezalarının Kanuni sonucu olarak uygulanan TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulama olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükümlerin BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının; tebliğnameye uygun olarak, “TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin kısmın kararden çıkartılması” biçiminde HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Mala zarar verme ve hakaret suçlarından kurulan hükümlerin temyizine gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a-Mala zarar verme suçu bakımından;
Katılanın yargılama aşamasında tekrar ettiğini beyan ettiği soruşturma anlatımında sanığın elinde şişe ile kaçtığını gördüğünden bahsetmemesi ve sanığın savunmasında müştekinin sokakta "Levent damımı yaktı" diye bağırdığını duyması üzerine sokağa çıktığını beyan etmesi ve aşamalarda suçlamaları kabul etmemesi, dosyada mağdur beyanından başka sanığın savunmasının aksini ispata elverişli somut delil bulunmaması karşısında, katılanın beyanları arasında aşamalarda oluşan çelişki giderilmeye çalışılmadan sanığın beyanına neden itibar edilmediği ve mağdur anlatımına hangi nedenle üstünlük tanındığı açıklanıp tartışılmadan eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle sanık hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması,
b-Hakaret suçu yönünden ise;
Yangın ihbarı üzerine olay yerine giden kolluk görevlilerince tutulan tutanakta sanığın katılana hakaretinden bahsedilmemesi ve sanığın suçlamayı kabul etmemesi karşısında, zabıt mümzii kolluk görevlilerinin tanık sıfatıyla dinlenmesi ve tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması yerine eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
c-Hükmolunan hapis cezalarının Kanuni sonucu olarak uygulanan TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulama olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 04.11.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.