Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/2571 Esas 2018/5097 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2571
Karar No: 2018/5097
Karar Tarihi: 26.09.2018

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/2571 Esas 2018/5097 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı Hazine, uygulama kadastrosu sırasında Hazine'ye ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği ve yanlış tespit edildiği, yanlışlığın komşu parsellerden kaynaklandığı iddiasıyla dava açmıştır. Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir. Ancak, Kadastro Kanunu'na göre kadastro hakimi doğru ve sicil oluşturabilecek karar vermek zorundadır. Mahkeme, taşınmaz hakkında tescil hükmü kurmayarak isabetsiz bir karar vermiştir. Bu nedenle kararın düzeltilmiş haliyle onanmasına karar verilmiştir. Kadastro Kanunu'nun 1. maddesi uyarınca kadastro hakimi doğru, infazı kabil, infaz sırasında tereddüt oluşturmayacak ve taşınmaz hakkında sicil oluşturmaya elverişli şekilde karar vermek zorundadır.
16. Hukuk Dairesi         2016/2571 E.  ,  2018/5097 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ: UYGULAMA KADASTROSU


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu,
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Uygulama kadastrosu sırasında ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında ve tapuda davacı Hazine adına kayıtlı bulunan eski 412 parsel sayılı 1.240,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 103 ada 11 parsel numarasıyla ve 1.157,57 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı Hazine, uygulama kadastrosu sırasında Hazineye ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği ve yanlış tespit edildiği, yanlışlığın komşu parsellerden kaynaklandığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın uygulama tutanağının olağan yoldan kesinleştirilerek aynen tapu kütüğüne aktarılmak üzere Kadastro Müdürlüğüne iadesine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı Hazine vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 1. maddesi uyarınca kadastro hakimi doğru, infazı kabil, infaz sırasında tereddüt oluşturmayacak ve taşınmaz hakkında sicil oluşturmaya elverişli şekilde karar vermek zorundadır. Kadastro Mahkemesi sicil oluşturmak zorunda olduğuna ve çekişmeli 103 ada 11 parsel sayılı taşınmaza yönelik dava reddedildiğine göre taşınmazın uygulama tespiti gibi tesciline karar verilmesi gerekirken, taşınmaz hakkında tescil hükmü kurulmaması isabetsiz ve bozma nedeni ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, kararın hüküm fıkrasının 2. paragrafının 2. satırında yer alan "uygulama tutanağının olağan yoldan kesinleştirilerek aynen tapu kütüğüne aktarılmak üzere Kadastro Müdürlüğüne iadesine" sözlerinin hükümden çıkarılarak yerine "uygulama tespiti gibi tesciline" sözlerinin yazılmasına ve hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, 26.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.