Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/20400
Karar No: 2018/7598
Karar Tarihi: 04.07.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/20400 Esas 2018/7598 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/20400 E.  ,  2018/7598 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, tarımsal sulama tesisi kurmak ve abone olmak için hazırlık yaptığı sırada davalı kurumun 16/06/2012 tarihinde 080795 seri nolu kaçak elektrik tespit tutanağı ile abonesiz enerji kullandığı gerekçesiyle gerçeğe aykırı olarak tutanak düzenlendiğini, hakkında açılan ceza davasında, beraat kararının verildiğini ve kesinleştiğini, nitekim kaçak tespit tutanağında da sulama yapılmadığının belirtildiği, kaçak tespit tutanağının tutulduğu tarihte sulu tarım yapmadığını, kayıtlarda da buğday ekili olduğu ve kuru tarım yapıldığının anlaşıldığını ileri sürerek borçlu olmadığının tespitine haksız ve kötü niyetli olarak %20"sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı, açılan davanın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacıya ait tarımsal sulama kuyusunun abonesiz ve sayaçsız olduğunun tespit edildiğini, bu tespite istinaden kaçak tutanağının tutulduğunu, tutanağın aksi sabit oluncaya kadar geçerli bir belge olduğunu belirterek bilirkişiden rapor alınmasını haksız ve yersiz olarak açılan davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece; davacının kesinleşen ceza dosyası ve bilirkişi raporları doğrultusunda davacının kaçak elektrik kullanmadığı, çiftçi kayıt sistemine göre de kuru tarım yapıldığı gerekçesi ile davacının menfi tespit istemine ilişkin davanın kabulü ile, davacının davalı kuruma 080795 sayılı kaçak tespit tutanağından kaynaklı olarak borcu olmadığının tespitine, kötüniyet tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Uyuşmazlık, kaçak tespit tutanağından kaynaklı borca yönelik menfi tespit talebine ilişkidir.
    1-Dava konusu kaçak elektrik tespit tutanağı tarihinde yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13. maddesinde ;
    ""Gerçek veya tüzel kişilerin;
    a) Dağıtım sistemine veya sayaçlara veya ölçü sistemine ya da tesisata müdahale ederek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, eksik veya hatalı ölçüm yapılması veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi tüketmesi,
    b) Dağıtım lisansı sahibi tüzel kişinin ilgili mevzuata uygun olarak kestiği elektrik enerjisini, yükümlülüklerini yerine getirmeden dağıtım lisansı sahibi tüzel kişinin izni dışında açması, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilir."" hükmü yer almaktadır.
    Kaçak tespit tutanaklarının düzenlendiği tarihte yürürlükte olan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek üzere Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından, “Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanılması Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar” hakkında 622 sayılı karar alınmıştır. İş bu Kararın 1/C maddesinde kaçak elektrik enerjisi kullandığı tespit edilen tüketiciye yapılacak kaçak tahakkukunda esas alınacak tüketim miktarının nasıl hesaplanacağı belirlenmiştir. Buna göre;
    ""1) Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13 üncü maddesinin (a) bendi çerçevesindeki tespitlerde;
    a) Tüm müşteriler için öncelikle ihtilafsız dönemlerdeki tüketimi doğru olarak kaydetmiş olan sayaç değerine göre, (Kaçak kullanım tespitinin yapıldığı tarihten geriye dönük olarak yapılan incelemeler sonucunda, tüketim değerlerinin düşmeye başladığı tarih tespit edilebiliyorsa, bu tarihten önceki dönem ihtilafsız dönem olarak kabul edilir.)
    b) Doğru tespit edilmiş tüketim değeri yoksa;
    2) Müstakil trafolularda (müşteri veya müşteri olmayan) ölçü noktasına bakılmaksızın, besleme transformatör veya transformatörlerinin toplam kurulu gücünün kullanma faktörü olarak alınan 0.60 ile çarpımı sonucu bulunan değer bağlantı gücü olarak kabul edilir ve ortalama aylık çalışma saatine göre, hesaplanır.""
    Somut olayda; davalı elektrik şirketi tarafından davacı hakkında 16.06.2012 tarihinde abonesiz sayaçsız elektrik kullanımı nedeniyle kaçak elektrik tespit tutanağının düzenlendiği ve kaçak elektrik tahakkuku yapıldığı görülmektedir.
    Kaçak elektrik tespit tutanakları, düzenlendiği tarih itibariyle maddi olgulara ilişkin tespitleri içermekte olup, aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan belgelerdendir. Davacı taraf tutanağın aksini ispat edememiştir.
    Ayrıca Ceza Mahkemesi kararlarının hukuk mahkemesindeki davaya etkisini düzenleyen Borçlar Kanunu’nun 53.maddesi hükmünde, "Hakim, kusur olup olmadığına, yahut haksız fiilin failinin temyiz kudretini haiz bulunup bulunmadığına karar vermek için ceza hukukunun sorumluluğa ilişkin hükümleri ile bağlı olmadığı gibi, ceza mahkemesinde verilen beraat kararı ile de mukayyet değildir. Bundan başka ceza mahkemesinin kararı, kusurun takdiri ve zararın miktarının tayini hususunda dahi hukuk hakimini takyit etmez." denilmektedir. Aynı düzenleme yeni Türk Borçlar Kanununun 74.maddesi hükmünde de “Hâkim, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı olmadığı gibi, ceza hâkimi tarafından verilen beraat kararıyla da bağlı değildir. Aynı şekilde, ceza hâkiminin kusurun değerlendirilmesine ve zararın belirlenmesine ilişkin kararı da, hukuk hâkimini bağlamaz.” şeklinde önceki kanuna paralel şekilde düzenlenmiştir. Bu açık hüküm karşısında, ceza mahkemesince verilen beraat kararı, kusur ve derecesi, zarar tutarı, temyiz gücü ve yükletilme yeterliği, illiyet gibi esasların hukuk hakimini bağlamayacağı konusunda duraksama bulunmamaktadır.
    Davacı hakkında ... 4.Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2015/559 Esas ceza dosyasında, trafoda bulunan elektriğin sulamada kullanılmadığı, sulama amaçlı karşılıksız elektrik kullanmadığı gerekçesiyle CMK"nın 223/2-e maddesi gereğince eylemin sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeni ile beraat kararı verilmiştir.
    HMK 266.maddesi hükmüne göre, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren konularda bilirkişi oy ve görüşünün alınması zorunludur. Genel hayat tecrübesi ve kültürünün sonucu olarak herkes gibi hakimin de bildiği konularda bilirkişi dinlenmesine karar verilemeyeceği gibi, hakimlik mesleğinin gereği olarak hakimin hukuki bilgisi ile çözümleyebileceği konularda da bilirkişi dinlenemez. Her halde seçilecek bilirkişinin mesleği itibarıyla konunun uzmanı olması gerekir.
    HMK.nun 281.maddesinde, tarafların, bilirkişi raporunda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilecekleri; mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden ek rapor alabileceği; ayrıca gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabileceği açıklanmıştır.
    Hükme esas alınan gerek ceza dosyasında gerekse bu mahkeme dosyasında alınan bilirkişi raporlarında davacının kaçak elektrik kullanmadığı, kaçak tahakkuku nedeniyle borcunun bulunmadığının kabul edildiği görülmektedir.
    Yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda davacının kaçak elektrik kullandığı aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan tespit tutanağı ile belirlendiği ancak bilirkişi raporunda kaçak elektrik kullanım hesabı yönünden mevzuata uygun teknik inceleme yapılmadığı, raporun taraf ve Yargıtay denetimine elverişli olmadığı gibi Elektrik Tarifeleri ve Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğine de uygun olmadığı anlaşılmaktadır.
    O halde mahkemece, dosyanın konusunda uzman bilirkişi heyetine verilerek Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13. ve 15. maddeleri ve yönetmeliğinin atıf yaptığı ... tarafından yayımlanan "Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanımına İlişkin Usul ve Esaslar Başlıklı 29.12.2005 tarih ve 622 sayılı kararın 1-A, 1-B ve 1- C maddeleri uyarınca değerlendirme yapılarak kaçak kullanımın olup olmadığı var ise kaçak elektrik bedelinin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi amacıyla rapor alınması ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu davacının kaçak elektrik nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi