Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2018/6595 Esas 2018/11483 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/6595
Karar No: 2018/11483
Karar Tarihi: 10.05.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2018/6595 Esas 2018/11483 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2018/6595 E.  ,  2018/11483 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, müvekkilinin motosikletli kurye olarak çalıştığını, çalıştığı fazla saatlerin ücretlerinin ödenmediğini, hafta sonu, resmi bayram tatili ve yıllık izin ücretlerinin ödenmediğini,iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacının iş sözleşmesini haksız olarak feshettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Bozma ilamına uyan Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    1-Mahkemece “Davacı tarafından davalı aleyhine açılan ihbar tazmnatına ilişkin alacak davasının reddine dair verilen karar Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 2015/16593 esas 2017/16240 karar sayılı bozma ilamı ile onanarak kesinleştiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,Davacı tarafından davalı aleyhine açılan yıllık izne ilişkin alacak davasının reddine dair verilen karar Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 2015/16593 esas 2017/16240 karar sayılı bozma ilamı ile onanarak kesinleştiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,” şeklinde hüküm oluşturulmuştur.
    Yargıtayca bozulan karar, sonraki kararın eki niteliğinde değildir. Bozma ile birlikte önceki hüküm ortadan kalkarak hukukî geçerliliğini yitirir. Mahkemece bozulan karara atıf yapılarak yeni hüküm oluşturulamaz. Bozmadan önceki ve bozmadan sonraki kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 297. maddeye uygun olmalıdır.
    Mahkemece yukarıdaki kanuni düzenlemeler ve ilkeler dikkate alınmaksızın, bozma nedeni yapılmayan alacak kalemleri hakkında “karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde hüküm oluşturulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    2-Kabule göre de karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesi; "Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7. maddenin ikinci fıkrası, 9. maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile 10. maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Ancak, hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez." düzenlemesini içermektedir.
    Hükmedilecek vekalet ücreti miktarı kabul veya reddedilen miktarı geçemeyeceğinden Mahkemece kabul edilen alacak miktarı toplamı 1.200,00 TL olmasına rağmen davacı lehine 1.980,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi hatalıdır.
    Yine reddedilen alacak miktarı toplamı 200,00 TL olmasına rağmen davalı lehine 1.980,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi hatalıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.