Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/1996
Karar No: 2010/3295
Karar Tarihi: 15.06.2010

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/1996 Esas 2010/3295 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/1996 E.  ,  2010/3295 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil

    ... ve müşterekleri ile Hazine, ...Belediye Başkanlığı, ...Defterdarı (Kayyım), dahili davalılar ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ...Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 08.12.2009 gün ve 342/379 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davacılar vekili, duruşmasız olarak incelenmesi ise davalılar Hazine vekili ve kayyım vekili taraflarından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 15.06.2010 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacı ... ve müşterekleri vekili Avukat ..., davalı Hazine vekili Avukat ...ve Kayyım vekili Avukat ... ve karşı taraftan davalı ... ve müşterekleri vekili Avukat ... geldiler. Başka kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi gereği düşünüldü:
    KARAR

    Davacılar vekili, 1138 ada 26 sayılı parselde pay maliki bulunan davalılardan ... ve ... adına tapuda kayıtlı bulunan payların 743 sayılı TKM.nin 639/2. maddesi gereğince tapu kaydının hukuki değerini yitirmesi nedeniyle iptali ile vekil edenleri adına 1/5’er pay oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davaya katılması sağlanan davalı Hazine vekili, taraflar arasında daha önce açılan birden fazla dava bulunduğunu, kesin hüküm teşkil ettiğini açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Davalı ...’e tayin edilen kayyım vekili, davalıların kim olduğunun belli olduğunu bildirerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Davalı ... vekili, açılan davanın yersiz olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, “…Davalı ....’nin mirasçılarının bulunduğunu, hakkında alınmış gaiplik kararı bulunmadığını, kim olduğu bilinmeyen kişi de olmadığını, bu hissenin satın alındığına ilişkin belgeler ibraz edilmiş ise de tapulu yerlerin haricen satın alınamayacağını ve bu satışların geçersiz olduğunu” gerekçe göstermek suretiyle ...’ye karşı açılan davanın reddine, ...’e karşı açılan davanın ise kabulüne, bu hissenin istek gibi davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, kayyım, Hazine ve davacılar vekilleri tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
    Dava, TMK.nun 713/2. maddesi gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır. Mahkemece, ..."ye yönelik davanın reddine, ...’e karşı açılan davanın kabulüne karar verilmiş ise de, davada taraf teşkili sağlanamadığı gibi yapılan araştırma ve inceleme de hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır.
    Davacılar vekili, TMK.nun 713/2.fıkrasına dayalı olarak tapu kaydının iptali istenen paylar yönünden hukuki değerini yitirdiği gerekçesiyle iptal ve tescil isteğinde bulunmuş, ancak TMK.nun 713/2. fıkrasında belirtilen üç ayrı hukuki sebepten hangisine dayandığını dava dilekçesinde açıklamadığı gibi, yargılama oturumlarında da bir açıklamada bulunmamış ve bu yönde verilmiş bir dilekçeye de rastlanmamıştır. Mahkemece de bu husus üzerinde durulmamıştır. Bu bakımdan TMK.nun 713/2.fıkrasında açıklanan ve her biri başlı başına birer hukuki sebep teşkil eden (ölüm, gaiplik ve tapu kaydından maliki kim olduğu anlaşılamayan sebeplerden hangisine dayandığı) sebepler yönünden HUMK.nun 213 ve 230. maddeleri gereğince davacılar vekili isticvaba davet edilerek bu konuda görüşünün alınması ve imzasıyla onaylanmasının düşünülmesi gerekmektedir.
    Öte yandan, 1138 ada 26 parselin dosya arasında bulunan tapu kaydında, “Merhume ...’un Yel Değirmeni Camii Şerifinden İmam Olanlara Galle ve Tevliyeti Vakfından icareli” ibaresinin yer aldığı, bundan ayrı anılan ada ve parsele ait kadastro beyannamesinin vasfı kısmında da “merhume ... ve Yel Değirmeni Camii Meşruta Vakfından” açıklamasına yer verildiği görülmektedir. Açıklanan bu durum karşısında taşınmazın vakfa ait olduğu anlaşıldığından öncelikle davanın Vakıflar Genel Müdürlüğüne yöneltilmesi, davaya katıldıkları takdirde delillerini sunmaları için kendilerine süre ve imkan tanınması, böylece taraf teşkilinin sağlanması gerekir.
    Bundan başka, tapuda kayıtlı taşınmazlar hakkında açılan davalarda, kural olarak, dava kayıt malikine yöneltilerek açılır, kayıt maliki ölmüş ise alınacak veraset belgesinde bulunan mirasçılarına yöneltilmesi gerekir. Somut olayda, davalı gösterilen ...’ün sağ olup olmadığı bilinmediği gibi ölü olup olmadığı da dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden anlaşılmamaktadır. Bu yönde mahkemece araştırma yapılması ve sağlıklı bir sonuca ulaşıp davada taraf teşkilinin sağlanması gerekirken ...’e kayyım tayin edilmek suretiyle taraf teşkilinin sağlanması yoluna gidilmesi ve davanın bu haliyle yürütülmesi de az önce yapılan açıklamalara, usul ve kanuna aykırıdır. Hazinenin TMK.nun 501. maddesi gereğince son mirasçı sıfatıyla davaya katılmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Kabul şekline göre de, kayıt maliki olmayan davalı ...’ye karşı açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmemiş olması yerinde değildir.
    Hükmü temyiz eden taraf vekillerinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde bulunduğundan kabulü ile yerel mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle ve HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve 17,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacılara iadesine 15.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi