3. Ceza Dairesi 2021/3154 E. , 2021/9926 K.
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN;
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : ... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 22.11.2018
tarih ve 2017/59 - 2018/335 sayılı kararı
Katılanlar : ..., Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı
Suç : Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme,
Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme,
Silahlı terör örgütüne üye olma
09.08.2016 (... yönünden),
04.11.2016 (... yönünden)
Hüküm : Sanığın; Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadankaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye
teşebbüs etme ve Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya
teşebbüs etme suçlarından CMK"nın 223/2-e maddesi
uyarınca beraatine,
-Sanık ... ve ... hakkında
TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1,TCK"nın
62/1, 53/1-2-3, 58/6-9, 63/1 maddeleri gereğince
mahkumiyetlerine ilişkin,
-Sanık ... hakkında TCK’nın 314/2, 3713 sayılı
Kanunun 5/1, TCK"nın 221/4-5, 62/1, 53/1-2-3, 58/6-9,
63/1 maddeleri gereğince mahkumiyetine ilişkin
kararlara yapılan istinaf başvurularının ayrı ayrı
esastan reddi
Temyiz edenler : Sanık ..., sanık ..., tüm
sanıklar müdafileri, TBMM Başkanlığı vekili,
T.C. Cumhurbaşkanlığı vekili
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvurularının süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanık ...’un duruşmalı inceleme isteminin, İlk Derece Mahkemesinde, silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, istinaf aşaması ve temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,
1-Katılanlar TBMM ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı vekillerinin Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme, Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme ve Silahlı terör örgütü üyesi olma suçlarına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
a)Katılan ... vekilinin Silahlı terör örgütü üyesi olma suçundan,
b)Katılan ... vekilinin ise Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme ve Silahlı terör örgütü üyesi olma suçlarından doğrudan doğruya zarar görmeyen ve bu nedenle de davaya katılma hakkı bulunmayan katılanlar vekillerinin davaya katılmalarına ilişkin verilen karar hukuki değerden yoksun olup hükümleri temyiz yetkisi vermeyeceğinden CMK"nın 296/1.maddesi gereğince temyiz taleplerinin REDDİNE,
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
2- Katılanlar TBMM ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı vekillerinin Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme suçundan kurulan “beraat” hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre katılanlar vekillerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle beraate ilişkin hükmün ONANMASINA,
3- Silahlı terör örgütüne üye olmak suçuna yönelik sanıklar ..., ... ve sanıklar müdafilerinin temyiz itirazlarının incelenmesinde:
a-)Sanıklar ... ve ... yönünden;
Toplanan deliller suçun sübuta erdiği hususunda vicdani kanaatin oluşması için yeterli olup, şüpheye yer bırakmamış olması karşısında; sanık ...’un ByLock kullanıp kullanmadığının tespiti için ayrıntılı ByLock tespit değerlendirme raporunun beklenmemesi sonuca etkili görülmemiştir.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ..., sanık ... ve tüm sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davalarının esastan reddine, ancak;
aa)Terör örgütü üyesi olma suçundan mahkumiyetine karar verilen sanık hakkında doğrudan ve yalnızca TCK’nın 58/9. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi gerekirken, uygulama maddesi olarak aynı Kanunun 58/6. maddesinin de gösterilmesi,
bb)Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53/1. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulmamış olması,
Kanuna aykırı olup, sanık ..., sanık ... ve tüm sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenlerle BOZULMASINA, ancak bu hususların yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümlerdeki ‘TCK’nun 58/6. maddesindeki hüküm karşısında’ ibaresinin çıkartılması, 53. maddesi kısımlarının ise ‘TCK 53/1 maddesinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanmasına’ olarak değiştirilmesi suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
b-Sanık ... yönünden;
aa)Kovuşturma aşamasında dosyaya sunduğu ayrıntılı dilekçesinde etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak isteyen ve bu kapsamda örgütün hiyerarşik yapısına ne zaman dahil olduğu,örgütte kaldığı süre ,örgütsel anlamda sohbetlere ne zaman ve kimlerle katıldığı, sohbet veren kişinin kim olduğu ve ByLock"u nasıl yüklediği yönünde bilgiler veren, farklı tarihlerde dosyaya gönderdiği dilekçelerde ve 31.10.2017 tarihli celsede de önceki beyanlarını tekrarlayan tutuklu sanığın beyanlarının doğruluk ve faydalılığının denetlenmesi bakımından TCK’nın 221/4-2. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlıktan faydalanma şartları açıkça anlatılmak suretiyle beyanının teferruatlı olarak alınması, ismini verdiği şahıslarla ilgili kolluk marifetiyle araştırma yapılıp teşhis yöntemine başvurulması, verdiği bilgilerin sanığın örgütte geçirdiği süre, konum ve faaliyetleri itibariyle yeterli olup olmadığı da değerlendirilerek, hakkında TCK"nın 221. maddesinin 4. fıkrasının 2. cümlesinde yazılı etkin pişmanlık hükümlerinin hangi oranda uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
bb) Kabul ve uygulamaya göre de;
Terör örgütü üyesi olma suçundan mahkumiyetine karar verilen sanık hakkında doğrudann ve sadece TCK’nın 58/9. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan CMK’nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın ... 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 02.11.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.