11. Hukuk Dairesi 2017/1700 E. , 2018/7160 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ . HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 26/09/2016 tarih ve 2014/34 E- 2016/251 K. sayılı kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi’nce verilen 08/02/2017 tarih ve 2017/65-2017/100 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin 30. sınıf ürün ve hizmetleri içeren, 77489 tescil numaralı, "..." markası ile 30. sınıf ürün ve hizmetleri içeren, 2000/25479 numaralı, "...+Şekil", 2001/05426 numaralı, 35. ve 42. sınıf ürün ve hizmetleri içeren, "... ...+ Şekil", 2008/07234 numaralı, 43. sınıf ürün ve hizmetleri içeren, "... +Şekil", 2008/62351 numaralı, 16. ve 43. sınıf ürün ve hizmetleri içeren, "...+...+Şekil", 2009/07204 numaralı, 29, 30 ve 43. sınıf ürün ve hizmetleri içeren, "... +Şekil", 2010/31044 numaralı, 29, 32 ve 35. sınıf ürün ve hizmetleri içeren, "... +Şekil", 2011/105733 numaralı, 35. sınıf ürün ve hizmetleri içeren, "...+Şekil" ibareli markaların sahibi olduğunu, davalı şirketçe yapılan 2011/3765 sayılı, 30. ve 43. sınıf ürün ve hizmetleri içeren "...+ ..., E... +Şekil" ibareli marka tescil başvurusuna iltibas nedenine dayanılarak yaptıkları itirazın nihai olarak Türk Patent Enstitüsü Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu tarafından, 30 ve 43. sınıftan bazı mal ve hizmetlerin başvuru kapsamından çıkarılarak kısmen reddedildiğini, davalı şirketin 2010/08637 numaralı, "...+Şekil" ibareli bir adet markası aleyhine açılan hükümsüzlük davası sonunda, davalı markasının sicilden terkinine karar verilerek kararın onandığını, davalının kötüniyetli olduğunu, ileri sürerek ... ...’nın
09.10.2013 gün ve 2013-M-5683 numaralı kararının iptalini, dava konusu markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinini; Birleşen davada ise davalı şirketçe kötüniyete dayalı olarak başvurusu yapılan 2012/29769 sayılı, "... Şekil+..." ibareli, 30., 35. ve 43. sınıf ürün ve hizmetleri içeren marka tescil başvurusuna, iltibas vakıa ve hukuki sebebine dayanılarak yapılan itirazın nihai olarak Türk Patent Enstitüsü Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu tarafından reddedildiğini ileri sürerek, ... ...’nın, 16.06.2014 gün ve 2014-M-9611 numaralı kararının iptalini, dava konusu markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, asıl ve birleşen davada ... kararının usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı şirket vekili, asıl ve birleşen davada markalar arasında iltibas ihtimalinin bulunmadığını, müvekkilince "..." markasının tanıtılıp bölgeye sevdirildiğini, davacının kötüniyetli olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunmalar ve benimsenen oyçokluğu görüşüne ilişkin bilirkişi raporuna göre, asıl davada, davacının 2009/07204 sayılı "... +Şekil" ibareli tescilli markası ile davalının 2011/37605 sayılı "...+Şekil" ibareli başvuru markası arasında, başvuru markasının kapsamında yer alan pekmez dışındaki tüm emtialar yönünden, tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, taraf markalarındaki ortak ibareninin göze batan unsurunun "..." ibaresi olduğu, başvuru markasında yer alan "..." ibaresinin bir yöreyi ifade ettiğinden ortalama düzeydeki tüketici nezdinde ayırt edicilik açısından "..." ibaresinin öne çıktığı, davacı markasında yer alan "..." ve "..." kelimeleri " ..." harfinin büyük ve farklı yazılması sebebiyle "..." ibaresinin daha dikkat çekici hale geldiği, bu nedenle taraf markaları arasında pekmez emtiası dışında 556 sayılı KHK"nın 8/1-b anlamında iltibas oluştuğu, pekmez ürünü ile birlikte diğer ürünler yönünden başvuru markasının kapsamında bulunan ürünlere konu "..." esas unsurlu markada "..." ibaresi üzerinde davacı tarafın 2000"li yıllardan beri kullandığı faturalar dikkate alındığında 556 sayılı KHK"nın 8/3 maddesi kapsamında önceye dayalı hak iddiasının sübut bulduğu; birleşen davada ise, tüm dosya kapsamına göre, davalının 2012/29769 sayılı "Şekil+..." ibareli marka başvurusu ile davacının "..." esas unsurlu tescilli markaları arasında ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığı, iddialar arasında geçen ... ’sinin 2011/66 Esas sayılı kesinleşen hükümsüzlük kararına konu marka ile bu dosyadaki markanın birebir aynı marka olmadığı, ayrıca taraf markaları arasında iltibas da oluşmadığından bu dosyadaki başvuru markası yönünden sonuca etkili görülmediği gerekçesiyle, ana dosyada açılan davanın kabulü ile ... ..."nın 2013-M-5683 sayılı kararının iptaline, dava konusu 2011/37605 sayılı marka tescilli olduğundan hükümsüzlüğüne ve sicilden terkin edilmesine; birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
... Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, taraf vekillerinin istinaf başvurusunun, ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden kanuna aykırı bulunmadığı gerekçesiyle esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre taraf vekilleri tarafınca yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 4,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, istekleri halinde aşağıda yazılı 26,90 TL harcın temyiz eden davalılara iadesine, 19/11/2018 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.