Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/1707 Esas 2018/7156 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1707
Karar No: 2018/7156
Karar Tarihi: 19.11.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/1707 Esas 2018/7156 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2017/1707 E.  ,  2018/7156 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 30/05/2016 tarih ve 2014/855-2016/415 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesini davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında akdedilen taşıma sözleşmesi gereğince müvekkilinin sözleşmenin gereği taşımaları gerçekleştirdiğini, bu taşımaların kargo ve ücret alıcı olarak kabul ettiği kargo bedellerinin müvekkiline ödenmediğini, ... . Noterliğinin 30/03/2012 tarih ve ... yev. nolu ihtarname ile davalının temerrüde düşürüldüğünü, ödenmeyen alacak nedeniyle ... . İcra Müdürlüğünün 2012/12748 E. sayılı icra takip dosyasında toplam 6.681,67 TL üzerinden takip başlattıklarını ancak takibin davalının itirazı üzerine durduğunu, davalı tarafından yapılan itiraz taraflarına tebliğ edilmediğinden 14.01.2013 tarihinde öğrendiklerini, yapılan itirazın yerinde olmadığını ileri sürerek icra takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile davalı %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müşterilerine ismen gönderdikleri hediyelerin ulaştırılması için davacı ile imzaladıkları sözleşme gereğince davacının gönderilen hediyeleri sözleşmeye aykırı olarak hasarlı bir şekilde yanlış kişilere gönderdiğini, bu nedenle şirketlerinin 9.891,00 TL zarara uğradığını, bu zararın da davacı tarafa hatalı gönderimden doğan maliyet açıklamasıyla fatura edildiğini, mezkur faturaya davacı tarafından itiraz edilmediğini ve zararlarının karşılanacağının belirtildiğini savunarak davanın reddi ile davacının %20’den aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına mahkum edilmesi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki 22.03.2011 tarihli sözleşmeye istinaden taşıma işinin yapıldığı, davacı tarafından hasarsız taşıma üstlenilmesine rağmen davalı tarafından 09.01.2012 tarihinde hatalı gönderimden doğan maliyet açıklamalı 9.891,00 TL bedelli fatura keşide edilip mezkur faturanın da davacının ticari defterlerine 01.02.2012 tarihinde kaydedildiği, bu yönüyle taşınanın hasarsız taşındığını ispat yükünün davacı tarafta olduğu ve ispat edilemediği, davalının ise borcu olmadığının sabit olduğu
    gerekçesiyle davanın reddine, takibin kötüniyetle yapıldığına dair ise delil bulunmadığından kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 4,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 19/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.