17. Hukuk Dairesi 2018/279 E. , 2018/4504 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, davacı ... şirketinin davalıya ait aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğunu, ehliyetsiz sürücü ... idaresindeki davalıya ait araç ile park halinde bulunan ... plakalı araca çarpmış olduğunu, çarpılan bu aracında önünde park halinde bulunan ... plakalı araca çarptığını, bu sırada çarpmanın etkisiyle aracın karşı şeride geçerek ön kısım ile 09 S 68 plakalı araca sol ön kısmından çarparak hasar verdiğini, meydana gelen olayda davalı sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, sigortalı davalının sürücü belgesi bulunmayan sürücüye araç kullandırmakla ... genel şartlarını ihlal etmiş olduğunu, sigortalıya ait araç sürücüsünün üçüncü kişilere verdiği zarardan dolayı 16.400,00 TL ödenmiş olduğunu, ödemeler tutarının ödeme tarihleri nazara alınarak işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, kaza tespit tutanağının yanlış tutulduğundan ve aracın fiili kullanımı kendisinde olmadığından bahisle davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulü ile, 16.410,00 TL"ye 01/10/2012 tarihinden itibaren yasal faiz işletilerek davalıdan alınarak davacı ... şirketine ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, zorunlu trafik sigortacısı tarafından zarar gören üçüncü kişilere ödenen tazminatın ehliyetsizlik nedeniyle sigortalısından rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi Genel Şartlarının "tazminatın azaltılması veya kaldırılması sonucunu doğuran haller" başlıklı 4/c maddesinde tazminatı gerektiren olayın, aracın Karayolları Trafik Kanunu"na göre gereken ehliyetnameye haiz olmayan kimseler tarafından sevk edilmesi sonucunda vukua gelmiş ise, sigortacının bu hususu zarar görenlere karşı ileri süremeyeceği ve fakat ödemede bulunduktan sonra tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene rücu edebileceği hükme bağlanmış bulunmaktadır.
Zorunlu trafik sigorta şirketi ehliyetsiz araç kullanılması sebebine dayanarak kendi sigortalısına onun veya sigortalı aracın sürücüsünün kusuru oranında rücu edebilir.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli değildir. Kaza tespit tutanağına göre; davalının işleteni olduğu araç sürücüsü ..."ın doğrultu manevralarını yanlış yapma kuralını ihlal ettiğinden kusurlu olduğu ve ehliyetsiz olduğu belirtilmiştir. Davalı taraf, sürücünün dava dışı ... olduğunu savunmuştur. Soruşturma dosyasında, davalı taraf aracının sürücüsünün kim olduğu belirlenmeden şikayet yokluğu nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir. Kollukta dinlenen ve mahkemece dinlenen bir kısım davalı tanıkları araç sürücüsünün ... olduğunu beyan etmişlerdir. Davalı tanığı ... beyanında ise; ..."ın arkada kendisiyle birlikte oturduğunu, kendisinin yaralanmadığını, yanında oturan ..."ın neden yaralanmadığını bilmediğini beyan etmiştir. Sürücünün kim olduğuna dair çelişki giderilmeden karar verilmiştir. O halde mahkemece; yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda,kaza tespit tutanağı tanıkları da dinlenerek, soruşturma dosyası, tanık beyanları, tarafların iddia ve delileri değerlendirilmek suretiyle davalının işleteni olduğu araç sürücüsünün kim olduğunun tespit edilmesi ve mevcut sürücü yönünden ehliyetsizlik nedeniyle rücu koşullarının oluşup oluşmadığı tartışılması gerekirken kusur oranı dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmesi isabetli görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının bozma şekline göre incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 25/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.