11. Hukuk Dairesi 2019/2267 E. , 2020/146 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 22/12/2017 tarih ve 2016/457 E- 2017/459 K. sayılı kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 14/02/2019 tarih ve 2018/788 E- 2019/157 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, 6100 sayılı Kanun"un 369. maddesi gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, müvekkili şirketlerce oluşturulan adi ortaklığın konut, rezidans, ofis, otel ve ticari ünite karma projesi olan “BÜYÜKYALI” projesini yürüttüğünü, bu projenin çok lüks ve itibarlı bir proje olduğunu, müvekkillerinin "BÜYÜKYALI+Şekil" ibaresinin 35,36,37,41 ve 43. sınıflarda marka olarak tescili için davalı Kuruma başvurduklarını, başvuruya davalı gerçek kişinin adına tescilli "YALI" unsurlu markalarıyla itiraz ettiğini, itiraz üzerine 43. sınıf hizmetlerin başvuru kapsamından çıkarıldığını, müvekkillerinin "BÜYÜKYALI+Şekil" ibareli markalarını uzun süredir aktif şekilde kullandıklarını, ibarenin yoğun tanınmışlığı nedeniyle davalı markası ile iltibas ve karıştırılma ihtimalinin söz konusu olamayacağını, "BÜYÜKYALI+Şekil" markasına milyonlarca liralık yatırım yapıldığını, bu ibarenin anlamından bağımsızlaşarak müvekkili şirketlerle özdeşleştiğini, markalar arasında iltibas tehlikesinin bulunmadığını ileri sürerek, YİDK"nın 2016-M-9118 sayılı kararının iptaline ve "BÜYÜKYALI+Şekil" ibareli markanın 43. sınıf hizmetler bakımından da tescil işlemlerinin devamına karar verilmesini istemiştir.
Davalı TPMK vekili, Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili, dava konusu başvuru ile müvekkilinin itirazına mesnet markalar arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerlik bulunduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, dava konusu başvuru ile redde mesnet markalar arasında, başvuru kapsamından çıkarılan 43. sınıf hizmetler yönünden 556 sayılı KHK"nın 8/1-b maddesi anlamında benzerlik ve karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, davacıların başvuru konusu markaya yapılan yatırımlar ve yoğun kullanım neticesinde markanın tanımışlık niteliğini haiz olduğunu iddia ettikleri ancak bu iddianın ispatlanamadığı, öte yandan işbu davanın, davacılar tarafından ikame edilmiş bir YİDK kararının iptali davası olduğu ve bu nedenle başvuru konusu ibarenin tanınmışlığının da davaya bir etkisinin bulunmayacağı, davacının başvuru konusu ibare üzerinde kendisine müktesep hak sağlayacak bir markasının da bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacılar vekilince istinaf isteminde bulunulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi ile aynı gerekçe ile davacılar vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, istek halinde aşağıda yazılı 78,80 TL harcın temyiz eden davacılara iadesine, 08/01/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.