Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/17144
Karar No: 2014/4246
Karar Tarihi: 15.04.2014

İcbar suretiyle irtikap - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/17144 Esas 2014/4246 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, sanıklar hakkındaki icbar suretiyle irtikap suçlamasıyla açılan davada karar vermiştir. Bazı eylemlerin görevi kötüye kullanma suçu kapsamında değerlendirilerek mahkumiyet kararı verilirken, diğer suçlamalar için beraat veya hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiştir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun bir kararı uyarınca tayin edilen ceza miktarları nazara alınmıştır. Mahkumiyet kararlarının açıklanmaması talebine Hazine'nin katılma hakkı olduğuna karar verilmiştir. Ancak cezanın infazından sonra kullanılabilecek hak ve yetkilerinin sınırlandırılmasıyla ilgili düzenleme yanlış yorumlandığından hükümlerin düzeltilmesi gerektiği tespit edilmiştir. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53/5 maddesi de incelenerek, cezanın infazından sonra yasaklanabilecek hak ve yetkilerin cezanın kendisi ile sınırlı olması gerektiği vurgulanmıştır. Kanuna uygun düzeltmeler yapıldıktan sonra hükümler onaylanmıştır. Bu kararda bahsi geçen kanun maddeleri, Türk Ceza Kanunu'nun 257. maddesi, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 318., 260/1., 237/2., 321. ve 322. maddeleridir.
5. Ceza Dairesi         2013/17144 E.  ,  2014/4246 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : İcbar suretiyle irtikap
    HÜKÜM : Beraet, hükmün açıklanmasının geri bırakılması, bir kısım eylemlerin görevi kötüye kullanma kabulüyle mahkumiyet

    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 12/02/2008 tarih ve 2007/9-230 Esas, 2008/23 sayılı Kararı uyarınca tayin olunan ceza miktarları nazara alınarak sanıklar... müdafiilerinin yasal süresinden sonra vaki duruşmalı inceleme taleplerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 318. maddesi uyarınca REDDİNE; CMK"nın 260/1. maddesine göre katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükümlerin 28/12/2012 havale tarihli dilekçe ile vekili tarafından temyiz edilmesi karşısında 3628 sayılı Yasanın 18. maddesinin ve CMK"nın 237/2. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak Hazinenin katılma talebinin kabulüne; sanıklar... haklarında görevi kötüye kullanma suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerinin açıklanmalarının geri bırakılmasına dair kararlar itiraza tabi olup temyizi mümkün bulunmadığı anlaşılmakla, O yer Cumhuriyet Savcısı ile katılan Hazine vekilinin bu kararlara yönelik temyiz isteklerinin CMK"nın 264. maddesi hükmü de gözetilerek itiraz mahiyetinde kabulü ile mahallinde merciince değerlendirilip gerekli kararın verilebileceği dikkate alınarak temyiz incelemesinin diğer hükümlerle sınırlı ve duruşmasız olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    19/12/2010 tarihinde yürürlüğe giren 6086 sayılı Kanunla, TCK"nın 257/1. maddesindeki yaptırım lehe değiştirilmesine rağmen bu fıkraya atıfta bulunan ve sanıkların bir kısım eylemlerinin uyduğu kabul edilerek haklarında uygulanan 3. fıkrada aynı Kanunla yapılan değişiklik sonucu öngörülen yaptırımın aleyhe sonuç doğurduğu, hükümden sonra 05/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun 105. maddesi ile TCK"nın 257/3. maddesi yürürlükten kaldırılmış ise de; bu tarih itibariyle aynı eylemlerin, 6352 sayılı Kanunun 86. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 252/2. maddesinde yer alan suça dönüştüğü ve bu düzenlemenin de bu suçtan mahkum olan sanıklar aleyhine sonuç doğurduğu gözetilerek yapılan incelemede;
    Sanıklar ... Köylerinde tapu dağıtımına ilişkin eylemleri, ... hakkında... Elektrik firmasına ilişkin eylemleri nedeniyle verilen beraet hükümlerinin temyiz incelemesinde:
    Sanıkların leh ve aleyhindeki toplanan tüm kanıtları inceleyip, irdeleyen ve iddianın reddine ilişkin sebepleri karar yerinde ayrı ayrı gösteren, savunmaları tercih nedenlerini açıklayan, aleyhteki kanıtları hükümlülük için yeterli görmeyen mahkemenin beliren takdir ve kanaati ile oluşan şüpheli durumun sanıklar lehine yorumlanması gerekmesi karşısında tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmediği gibi O yer Cumhuriyet Savcısının ve katılan Hazine vekilinin temyiz itirazları da yerinde görülmediğinden reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükümlerin ONANMASINA,
    Sanıklar ... hakkında ...köy tapu dağıtımına ilişkin eylemleri,... hakkında...Köyü tapu dağıtımına ilişkin eylemleri nedeniyle kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyiz incelemesinde;
    Delillerle iddia ve savunma duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan yerinde görülmeyen katılan Hazine vekili, O yer Cumhuriyet Savcısı, katılanlar ... vekili, sanıklar müdafiileri ile sanık..."ın temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükümlerin ONANMASINA,
    Sanıklar...hakkında... Harita firmasıyla ilgili eylemleri... hakkında...Geothermal firmasıyla ilgili eylemleri, Salih Yapıcı hakkında ... Elektrik firmasıyla ilgili eylemleri nedeniyle kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyiz incelemesinde:
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 30/03/2010 tarih ve 2009/5-167-2010/70 sayılı Kararında da açıklandığı üzere; icbar suretiyle irtikap suçunda mağdurun iradesini baskı altında tutmaya elverişli olmak koşuluyla, doğrudan doğruya veya dolaylı biçimde yapılan her türlü zorlayıcı hareketin icbar kavramına dahil olduğu, manevi cebirin, belli bir şiddete ulaşması, ciddi olması, mağdurun baskının etkisinden kolaylıkla kurtulma olanağının bulunmamasının gerektiği, aşamalardaki beyanlar ve olayın oluş şekline göre sanıkların öğreti ve uygulamada kabul edildiği üzere yasanın öngördüğü anlamda icbar boyutuna varan bir davranışlarının bulunmadığı, bu itibarla irtikap suçunun yasal unsurunun oluşmadığı anlaşıldığından tebliğnamedeki sanıklar ... hakkında bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    5237 sayılı TCK"nın 53/5. maddesinde yer alan "... cezanın infazından sonra işlemek üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilir" şeklindeki düzenlemeye göre; cezanın bir katından anlaşılması gerekenin, cezanın kendisi olup hak yoksunluklarının sanıklar hakkında hükmedilen nihai hapis cezalarını geçemeyeceğinin nazara alınmaması,
    Kanuna aykırı, O yer Cumhuriyet Savcısı, katılan Hazine vekili, sanıklar müdafiileri ile sanıklar..."in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususların yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hüküm fıkrasının A-3-b ve B-3-b, bentlerinde yer alan “3 yıl” ibarelerinin ayrı ayrı “1 yıl 8 ay” olarak, C-4-b bendinde yer alan “1 yıl” ibaresinin ise “10 ay” olarak değiştirilmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    Sanıklar ... hakkında... Madencilik firmasına ve ... Köyüne ilişkin eylemleri nedeniyle kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyiz incelemesinde ise;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    5237 sayılı TCK"nın 53/5. maddesinde yer alan "... cezanın infazından sonra işlemek üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilir" şeklindeki düzenlemeye göre; cezanın bir katından anlaşılması gerekenin, cezanın kendisi olup hak yoksunluklarının sanıklar hakkında hükmedilen nihai hapis cezalarını geçemeyeceği nazara alınmadan daha fazla süreyle bu hak ve yetkileri kullanmaktan yasaklanmalarına karar verilmesi,
    19/12/2010 tarihinde yürürlüğe giren 6086 sayılı Yasanın 1. maddesi ile TCK"nın 257/1-2. madde ve fıkralarında yer alan “kazanç” sözcüğünün “menfaat” olarak değiştirilmesi ve bu fıkralarda öngörülen cezaların alt ve üst sınırlarının da indirilmesi karşısında TCK"nın 7/2. madde ve fıkrasındaki “suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü gözetilerek, sanıkların hukuki durumlarının yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan Hazine vekili, sanıklar ve müdafiilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi