11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/16316 Karar No: 2018/10604 Karar Tarihi: 18.12.2018
Mühür bozma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/16316 Esas 2018/10604 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın işyerinin mühürlenmesine rağmen, mührün bozularak faaliyete devam edildiği iddiasıyla açılan kamu davasında mahkumiyet hükmü verilmiştir. Ancak, mühür bozma suçunun oluşabilmesi için öncelikle usulüne uygun gerçekleştirilmiş mühürleme işleminin bulunması gerektiği, dosya içerisindeki mühürleme tutanağının imzalı olmayışı ve mühür veya pens numarasının belirlenememiş olması nedeniyle gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi için tutanağın aslının veya onaylı örneğinin getirtilip incelenmesi, tutanağı düzenleyen görevlilerin tespiti ve fiilen mühürleme yapıp yapmadıklarının ve mühür pens numarasının olup olmadığının konusunda tanık olarak dinlenmeleri gerektiği ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin edilmesi gerektiği belirtilerek, eksik araştırma ve inceleme nedeniyle hüküm kurulduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur. Çıkarılan sonuç ise sanığın temyiz itirazlarının yerinde görüldüğü ve hükmün bozulması gerektiğidir. Kanun maddeleri ise TCK'nin 53. maddesi ve 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK\"nin 321. maddesidir.
11. Ceza Dairesi 2017/16316 E. , 2018/10604 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Mühür bozma HÜKÜM : Mahkumiyet
1- Alanya Cumhuriyet Başsavcılığının 24/06/2013 tarihli iddianamesi ile sanığa ait işyerinin 13.03.2013 tarihinde mühürlenmesine rağmen, 25/03/2013 tarihinde yapılan kontrolde mührün bozularak faaliyete devam edildiği, böylece sanığın mühür bozma suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; mühür bozma suçunun oluşabilmesi için öncelikle usulüne uygun biçimde gerçekleştirilmiş mühürleme işleminin bulunması gerektiği, ancak dosya içerisinde bulunan 13.03.2013 tarihli mühürleme tutanağının imzalı olmaması ve 841916 numarasının mühür veya pens numarası olup olmadığının anlaşılamaması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenebilmesi bakımından; 13.03.2013 tarihli mühürleme tutanağının aslı ya da onaylı örneğinin getirtilip incelenmesi, tutanağı düzenleyen görevlilerin tespiti ile fiilen mühürleme yapıp yapmadıkları ve 841916 numarasının mühür pens numarası olup olmadığı konusunda tanık olarak dinlenmeleri, dolayısıyla usulüne uygun bir şekilde mühürleme işlemi yapılıp yapılmadığı belirlendikten sonra, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 18.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.