Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : CMK’nın 223/7. maddesi gereğince davanın reddi

Taksirle yaralama suçundan sanık hakkında açılan davanın reddine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve müşteki tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Müştekinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanık ..."in 21.06.2010 günü öğle saatlerinde ... ilçe merkezinde ... Tohumlar Kooperatifine at arabası ile geldiği, yem almak için içeri girdiğinde atını kapının önüne bağladığı, ancak sağlam bağlamaması nedeni ile atın bu bağdan kurtularak ilçe merkezine doğru koşmaya başladığı, ardından sokakta yol üzerinde yürümekte olan ölen ..."a çarptığı ve yaralanmasına sebebiyet verdiği, sanık hakkında Meriç Cumhuriyet Başsavcılığının 2010/187 soruşturma numarası ile taksirle yaralama suçundan (Kapatılan) Meriç Sulh Ceza Mahkemesine 2012/323 Esas numarası üzerinden kamu davası açıldığı, bu aşamada yaralanmadan bahisle ölenin 01/11/2010 tarihine kadar Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde tedavi gördüğü, bu tarihten sonra ise evinde yatalak bir şekilde bakılmaya devam edildiği, 31/12/2012 tarihinde ise evinde öldüğü, öz babası olan müteveffanın bu yaralanmadan mütevellit öldüğünü beyan ederek mirasçısı olan oğlunun şikayette bulunması üzerine fethi kabir yapılarak ceset üzerinde otopsi işlemi uygulandığı, otopsi ve tedavi evrakları üzerinde Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan inceleme sonucunda düzenlenen 08/08/2012 tarih ve 3236 sayılı raporda kişinin ölüm sebebinin "genel beden travmasına bağlı omur kırıkları ile birlikte medulla spinalis harabiyeti ve gelişen komplikasyonlar" olduğunun tespit edildiği, bunun üzerine aynı eylemden sanık hakkında taksirle öldürme suçundan Uzunköprü Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 2012/1401 soruşturma numarası ile Uzunköprü 1.Asliye Ceza Mahkemesinde açılan davanın sanığın mahkumiyeti ile sonuçlandığı, Dairemizin 22.02.2016 tarih 2015/7734 E- 2016/2647 K. sayılı kararı sanık hakkında taksirle öldürme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün onandığı, taksirle yaralama suçunda açılan davada, kovuşturma aşamasında mağdurun kamu davasına katılmak istemediğini beyan ettiği, CMK’nın “Katılmanın hükümsüz kalması başlıklı” 243. maddesinde “Katılan, vazgeçerse veya ölürse katılma hükümsüz kalır. Mirasçılar, katılanın haklarını takip etmek üzere davaya katılabilirler.” hususu hüküm altına alınmış olmakla suçtan zarar gören mağdurun katılan sıfatı almadan ölmesi sebebiyle mirasçılarının kamu davasına katılma haklarının bulunmadığı anlaşılmakla; müştekinin hükmü temyiz hakkı da bulunmadığından 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca müştekinin temyiz isteminin isteme aykırı olarak REDDİNE;
2-Sanık müdafiin temyiz istemlerinin incelenmesine gelince ise;
Yapılan yargılama sonunda sanık hakkında açılan davanın, aynı eylem nedeniyle kesinleşmiş bir mahkumiyet kararının mevcut olduğu gerekçe gösterilerek mahkemece reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından, sanık müdafiinin, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 27.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.