Abaküs Yazılım
Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2021/347
Karar No: 2022/425
Karar Tarihi: 29.06.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/347 Esas 2022/425 Karar Sayılı İlamı

T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR

ESAS NO : 2021/347 Esas
KARAR NO : 2022/425

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 11/09/2013
KARAR TARİHİ : 29/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİHİ : 19/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 21.12.2012 tarihli trafik kazasında yaralanan yolcu konumunda ki kusursuz müvekkilinin ... Devlet Hastanesi 26.03.2013 tarihli Sağlık Kurulu Raporuna göre % 19 oranında malul kaldığını, başvuru yapılan davalılardan ... Sigorta AŞ 15.197 TL ödeme yapmışsa da zararı karşılamadığını, gelir ve mesleğin zabıta araştırması ile tespit edileceğini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik; 1.000TL sürekli kısmi iş göremezlik tazminatının davalılardan tüm denkleştirme sebepleri ve teselsül gereği, kaza tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekilince 14/11/2017 tarihli dilekçe ile dava değeri 64.974,76 TL'ye artırılmış, harcı ikmal edilmiştir.
CEVAP:
Davalı ...Ş. Vekili cevap dilekçesinde özetle; "sigortalı ... plakalı aracın karıştığı kazada yaralanan davacıya 29.07.2013 tarihinde, % 75 kusur, % 19 maluliyet oranı üzerinden hesaplanan 15.197,56 TL tazminat ödenmekle tüm sorumluluğun yerine getirildiğini, aksi halde, limiti ve kusur ile sınırlı sorumluluk gereği, tazminatın; ATK Trafik ihtisas Dairesinden kusur ve 3. İhtisas Dairesinden maluliyet raporu alınarak; belirlenebilir bir ücret yok ise asgari ücret baz alınıp, kaza tarihi itibari ile peşin sermaye değerine dönüştürülmesi sureti ile aktüer sıfatına sahip bilirkişi tarafından, SGK nın yaptığı rücuya tabi ödemelerin ve emniyet kemeri kullanılmamışsa müterafık kusurun tenzili ile hesaplanmasını, ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini, beyanla davanın reddini istemiştir.
Davalı ... ... Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; tazminatın; ATK Trafik ihtisas Dairesinden kusur ve 3. İhtisas Dairesinden maluliyet raporu alınarak; belirlenebilir bir ücret yok ise asgari ücret baz alınıp, kaza tarihi itibari ile peşin sermaye değerine dönüştürülmesi sureti ile aktüer sıfatına sahip bilirkişi tarafından, SGK nın yaptığı rücuya tabi ödemelerin ve emniyet kemeri kullanılmamışsa müterafık kusurun tenzili ile hesaplanmasını, ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini, tazminatın 05.02.2010 tarihli genelge çerçevesinde hesaplanmasını talep ettiklerini bildirerek davanın reddini istemiştir.
DELİLLER:
Trafik kazası tespit tutanağı, SGK yazıları, sigorta poliçesi ve hasar dosyası, sosyal ekonomik durum tespitine ilişkin tutanaklar, maluliyet raporu, kusur raporu, tedavi evrakları, ... 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nin.... esas sayılı dosyası vs deliller dosyamız arasına alınmıştır.
08/11/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; ... Sigorta AŞ'ye sigortalı ... plaka sayılı araç sürücüsü ...'in olayda %75 oranında, ... ... Sigorta AŞ'ye sigortalı ... plakalı otobüs sürücüsü ...'nın olayda %25 oranında kusurlu olduğu, davacı yolcu ...'in olayda kusursuz olduğu, geçici iş göremezlik+daimi iş göremezlik %19 oranına göre zararın 82.032,20 TL, geçici iş göremezlik + daimi iş göremezlik oranına göre zararın 86.228,03 TL, tüm dönemler daimi iş göremezlik %19 oranına göre zararın 80.159,98 TL, tüm dönemler daimi iş göremezlik %20 oranına göre 84ç378,93 TL olduğunun bildirildiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 21/12/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu davacının yaralanması sebebiyle geçici ve daimi iş gücü kaybından dolayı uğradığı maddi zararların tazmini istemine ilişkindir.
Davanın hukuki dayanağı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 85 vd. Maddeleri ile Karayolları Trafik Kanunu Mali Sorumluluk Sigorta Genel Şartları'ndan ibarettir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının bu yaralanma nedeniyle geçici ve daimi iş göremezliğinin doğup doğmadığı, doğmuşsa geçici iş göremezliğin ne kadar süre ve daimi iş göremezliğin hangi oranda olduğu hususu ile davacının davalılardan ne miktarda tazminat talep edebileceği, bu tazminata işleyecek faiz başlangıç tarihi ve türü noktalarında toplanmaktadır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85. maddesine göre; bir aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin yaralanmasına sebebiyet verilmesi halinde teşebbüs sahibi ve araç işleteni oluşan zarardan sorumludur. Aynı Yasanın 88. Maddesine göre; birden fazla zarar verenin bulunması halinde zarar verenler, zarar görene karşı müteselsilen sorumludur. Yine aynı Kanunun 90. Maddesine göre ise; maddi tazminatı biçim ve kapsamı ile manevi tazminat konularında Borçlar Kanunu'nun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.
Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; Karayolları Trafik Kanunun 91/1 maddesi uyarınca işletenlerin aynı kanunun 85/1 maddesi kapsamındaki sorumluluklarının karşılanması için yaptırılması zorunlu bir sigorta türü olduğundan, zorunlu mali sorumluluk sigortasında sigortacı, işletenin yasadan kaynaklanan hukuki sorumluluğunun belirli limitler içinde üzerine almış bulunmaktadır.
Dava belirsiz alacak davası olup, davanın niteliği gereği davacı taraf alacağın miktarını belirleyemediği için belirli bir miktarı dava değeri olarak göstermek suretiyle dava açmaktadır. Bilirkişi raporu ile gerçek tazminat miktarı belirlendikten sonra dava dilekçesinde talep edilen ile bilirkişinin belirlediği miktar arasındaki fark için eksik harç tamamlanmaktadır. Bu işlem HMK'da düzenlenen ıslah olmayıp, davanın niteliğinden kaynaklanan eksik harcın tamamlanmasıdır. Nitekim, davacı asıl davayı belirsiz alacak davası olarak açmış, bilirkişi raporundan sonra belirlenen miktar üzerinden 14/11/2017 tarihinde harcı tamamlamıştır. Bilirkişi raporunda belirlenen bakiye miktarlar yönünden ise birleşen ek davayı açmıştır.
Davalı ... şirketleri yönünden, tazminatı hesaplanmasında esas olacak tüm belgelerin eksiksiz olarak teslim edilmesinden 8 iş günü sonra ödeme yükümlülüğü başlamaktadır. Sigorta şirketlerinin temerrüde düşürüldüğünün kabul edilebilmesi için ödeme yapılabilmesine yarar tüm belgelerin eksiksiz olarak teslim edildiğinin davacı tarafça ispatlanması gerekir. Somut olayda davacı taraf davalı ... ... Sigorta AŞ'ye yaptığı başvuru sonrası 26/04/2013 tarihinde, davalı ... AŞ ise davacıya yaptığı ödeme tarihi olan 29/07/2013 tarihinde temerrüde düşmüştür.
Her ne kadar davacı dava konusu alacağı avans faizi işletilmesini talep etmiş ise de, davalı ... ... Sigorta AŞ'ye sigortalı aracın ticari nitelikteki otobüs olması nedeniyle davalı ... ... Sigorta AŞ yönünden avans faizi talebi yerinde görülmüş, ancak davalı ... AŞ'ye sigortalı aracın hususi araç olduğu anlaşılmış olmakla, davacının bu yöndeki talebi de yerinde görülmemiş, davalı ... AŞ yönünden yasal faiz işletilmesi gerekmiştir.
Yine, davalı ... AŞ vekilince davacının emniyet kemerinin takılı olmaması halinde müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği savunulmuş ise de, dosyada mevcut trafik kazası tespit tutanağında emniyet kemeri durumu belirsiz olarak işaretlenmiş, yolculara herhangi bir izafe edilmemiş ve davacının yaralanması ile emniyet kemerinin takılı olup olmaması arasında illiyet bağı bulunduğuna ilişkin herhangi bir açıklamaya yer verilmemiştir. Davalı ... şirketince davacının yaralanmasının emniyet kemerinin takılı olmamasından dolayı meydana geldiğine ilişkin delil de sunulmadığından davalı ... AŞ vekilinin bu sebeple indirim yapılması talebi yerinde görülmemiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesinde, davacının dava konusu kaza sonucu yaralanarak, adli tıp raporunda belirtilen oran ve sürede geçici ve daimi olarak iş ve gücünden yoksun kaldığı, yine 08/11/2017 tarihli bilirkişi raporunda belirtildiği üzere davalı ... AŞ'ye ZMMS poliçesi ile sigortalı ... plakalı araç sürücüsünün dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde %75 oranında, davalı ... ... Sigorta AŞ'ye ZMMS ile sigortalı ... plakalı araç sürücüsünün dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde %25 oranında kusurlu oldukları, davacının kusursuz olduğu belirtilmiş ve davacının kusur durumu, muhtemel yaşam süresi dikkate alınarak benzer olaylar ile ilgili Yargıtay uygulamasına uygun veriler esas alınarak hazırlanan bilirkişi raporunda davacının geçici ve daimi iş göremezlik zararı hesaplandığı anlaşılmıştır. Bilirkişi raporunun yukarıda belirtilen kriterlere ve dosya kapsamına uygun olduğu görülmekle, rapor hüküm kurmak için yeterli kabul edilmiştir. Her ne kadar davacı vekilince dava dilekçesinde daimi iş göremezlik zararı talep edilmiş ise de, ıslah dilekçesinde geçici iş göremezlik zararı da talep ettiği anlaşılmakla, ıslah dilekçesinde belirtilen miktar üzerinden davanın kabulüne karar verilmiş Mahkememizce verilen 19/04/2018 tarih ve 2013/587 Esas 2018/321 sayılı kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26, Hukuk Dairesi'nin 01/04/2021 tarih ve 2019/208 Esas 2021/682 Karar sayılı ilamıyla "...Bu nedenle, cismani zarar nedeniyle açılan davalarda da, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından, meydana gelen kaza nedeniyle geçici iş göremezlik ödemesi, rücuya tabi gelir bağlanması gibi ödemelerin bulunup bulunmadığı, uyuşmazlığın çözümünde etkili delil niteliğinde olduğundan toplanılmadan karar verilemez.
Mahkemece, SGK tarafından meydana gelen kaza nedeniyle geçici iş göremezlik ödemesi ve rücuya tabi gelir yahut ödeme yapılıp yapılmadığı ilgili kurumdan sorulmamış, soruşturma dosyasında davacının fabrikadan iş çıkışında serviste kazanın meydana geldiğinin belirtilmiş olmasına göre 5510 Sayılı Yasanın 13/1-e maddesi gereğince iş kazası olup olmadığı değerlendirilmemiştir.
Mahkemece davacıya SGK tarafından bağlanan maaşın rücuya tabi olup olmadığının ve geçici iş görmezlik ödemesi olup olmadığının araştırılması, rücuya tabi ödemenin ve/veya geçici iş göremezlik ödemesinin olduğunun anlaşılması halinde, meydana gelen kazanın iş kazası olması halinde, bağlanan gelirin/ödemenin rücuya tabi olup olmadığı, rücuya tabi olması halinde 5510 Sayılı Yasanın 21. maddesi kapsamında Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından bildirilen ilk peşin sermaye değerlerinin hesaplanan tazminattan ne oranda mahsubunun gerektiği değerlendirilerek ve varsa geçici iş göremezlik ödemesinin de mahsubu için ek rapor alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması isabetli olmamıştır.
Kabule göre ise; 6100 sayılı HMK 176. ve devamı maddeleri ile düzenlenmiş olan ıslah müessesesi, mahkemeye yöneltilmesi gereken tek taraflı ve açık bir irade beyanı ile tarafların dilekçelerinde belirttikleri vakıaları, dava konusunu veya talep sonucunun değiştirebilmesi imkanını sağlamaktadır. Usule ilişkin işlemlerin tamamen ya da kısmen ıslahı mümkündür. Ancak, her iki durumda da usulüne uygun açılmış bir davanın bulunması şarttır. Bu hale göre yargılaması devam eden bir dava içinde ıslah ile ikinci bir talepte bulunma olanağı bulunmadığı gibi, ıslahla dava dilekçesinde talep edilmeyen geçici iş göremezlik tazminatı da istenemez. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/5781 E. - 2018/12498 K.; 2016/3449 E - 2018/12127 K.; 2015/18415 E. - 2018/10286 K.; 2015/13133 E. - 2018/7216 K.) Aynı şekilde, davacının başvuru dilekçesinde maluliyet oranı belirtmiş ve artan maluliyete dair bir talebi bulunmadığı anlaşıldığı durumlarda, ıslah yolu ile de olsa HMK'nın 26. maddesi aykırı olarak, talebi aşar şekilde karar verilemez. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/3953 E. 2020/959 K.; 2016/4694 E. 2019/1250 K.)
Davacı, dava dilekçesinde, %19 oranında malul kaldığını belirterek, sürekli iş göremezlik zararlarını talep etmiş, dava dilekçesinde maluliyetinin daha fazla olduğuna dair bir iddiada bulunmadığı gibi, sadece sürekli iş görmezlik tazminatı talep etmiştir. HMK'nın 26. maddesi gereğince taleple bağlı kalınarak %19 maluliyet oranı üzerinden kaza tarihinden itibaren sürekli iş göremezlik tazminatına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile 3 ay geçici iş göremezlik ve %20 maluliyet oranına göre hesap edilen miktar üzerinden hesap edilen tazminat miktarına göre karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
Buna göre, yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... AŞ vekilinin ve davalı ... AŞ. vekilinin istinaf talebinin kabulü ile, mahkemece uyuşmazlığın çözümünde etkili delillerin toplanmaksızın ve değerlendirilmeksizin karar verilmiş olması nedeniyle HMK'nın 353/1-a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, yukarıda belirtilen deliller toplanarak, kazanın iş kazası olup olmadığı, davacıya geçici iş görmezlik ödemesi ve/veya rücuya tabi gelir bağlanıp bağlanmadığı bağlanmış ise peşin sermaye değerinin ne kadar olduğu hususları araştırılarak, iş kazası olması halinde rücuya tabi gelir bağlanmış ise 5510 Sayılı Yasanın 21. maddesi gereğince rücuya tabi SGK tarafından yapılan ödemeler yukarıda açıklanan şekilde değerlendirilerek, Yargıtay 17. HD 2020/11295 E. 2021/780 K. sayılı kararı ile tazminat hesabı yönünden içtihat değişikliğine giderek TRH2010 Yaşam Tablosuna göre muhtemel yaşam süresi belirlenerek ve "Progresif Rant Yöntemi" uygulanarak tazminatın belirlenmesi gerektiği benimsediğinden, hüküm sadece davalılılar tarafından istinaf edilmiş olması nedeniyle usulü kazanılmış haklar korunarak, öncelikle davalı ... tarafından yapılan ödeme tarihi itibariyle yapılan ödemenin yeterli olup olmadığı, davalıların sorumluluğunun sona erip ermediğinin değerlendirildiği, sorumluluğun sona ermediğinin tespiti halinde ise, istinafa konu hükme esas alınan rapor tarihindeki verilere göre hesaplamanın yapıldığı, aktüerya konusunda uzman farklı bir bilirkişiden gerekçeli, dosya kapsamına uygun, denetlenebilir, hüküm kurmaya elverişli rapor alınarak, sonucuna göre karar verilemek üzere, davanın yeniden görülmesi için ilk derece mahkemesine gönderilmesine, kaldırma sebebine göre sair itirazların incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş..." denilmek suretiyle kaldırılarak mahkememize gönderildiği görülmüş ve BAM kaldırma ilamı doğrultusunda ilgili SGK'ya müzekkere yazılmış verilen cevapta meydana gelen kaza sebebiyle davacıya herhangi bir ödeme yapılmadığının bildirildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin dava dilekçesinde, %19 oranında malul kaldığını belirterek, sürekli iş göremezlik zararlarını talep etmiş, olduğu dikkate alınarak, BAM kaldırma ilamı doğrultusunda davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik tazminatının Yargıtay 17. HD 2020/11295 E. 2021/780 K. sayılı kararı ile tazminat hesabı yönünden içtihat değişikliğine giderek TRH2010 Yaşam Tablosuna göre muhtemel yaşam süresi belirlenerek ve "Progresif Rant Yöntemi" uygulanarak belirlenmesi için, bilirkişiden 24/01/2022 tarihli kök ve 20/04/2022 tarihli ek raporlar alınmış buna göre davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik tazminatı miktarının 85.070,27 TL olduğunun bildirildiği, davacı vekilinin 27/02/2022 tarihli bedel arttırım dilekçesi sunduğu anlaşılmıştır. Davacı vekilinin 14/11/2017 tarihli ıslah dilekçesi dikkate alınarak 62.663,38 TL sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin haklı olduğu anlaşılmış, ancak daha önce verilen karara karşı sadece davalıların istinaf isteminde bulunduğu ve BAM kaldırma ilamında davalıların usulü kazanılmış haklarına dikkat çekildiği anlaşılmakla davacının bu dosya kapsamında bedel arttırımı hakkının bulunmadığından bu talebine yönelik bakiye zararı talep etmekte haklı ise de, bu dava içerisinde talep edemeyeceği anlaşılmakla sürekli iş göremezlik tazminatına yönelik fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmiş, davacının dava dilekçesi ile geçici iş göremezliğe ilişkin usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmadığı anlaşılmakla bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, karar vermek gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının sürekli iş göremezlik tazminatı talebine ilişkin olarak; talebinin 14/11/2017 tarihli ıslah dilekçesi dikkate alınarak 62.663,38 TL yönünden kabulü ile, (davalı ... AŞ yönünden 29/07/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı ... ... Sigorta AŞ yönünden 26/04/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacının sürekli iş göremezlik nedeniyle bakiye zararına ilişkin haklarının saklı tutulmasına,
2-Davacının geçici iş göremezliğe ilişkin usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmadığı anlaşılmakla bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
3-Bu karar nedeniyle alınması gerekli 4.280,54 TL harçtan peşin alınan 24,30 TL harç ile 218,51 ıslah, 71,00 TL ıslah harcı toplamı 313,81‬ TL harcın mahsubu ile bakiye 3.966,73 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 8.946,24 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 2.323,75 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre taktiren 2.241,09 TL'si ile 24,30 TL başvurma, 24,30 TL peşin, 218,51 TL ıslah, 71,00 TL ıslah harcı toplamı 2.579,20 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalılar iş bu davada kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 2.311,38‬ TL'nin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-Davalı ...Ş. tarafından yapılan 125,80 TL yargılama giderinin davanın kabul red oranına göre takdiren 4,48 TL'nin davacıdan alınarak adı geçene verilmesine,
8-Davalı ...Ş. tarafından yapılan 61,75 TL yargılama giderinin davanın kabul red oranına göre takdiren 2,20 TL'nin davacıdan alınarak adı geçene verilmesine,
9-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair, davacı vekili Av. ... ve Davalı ... Vekili Av. ...'ün yüzlerine karşı diğer davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/06/2022

Katip ...
¸


Hakim ...
¸

Not : Bu evrak 5070 sayılı Elektronik imza yasası kapsamında imzalanmıştır.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi