Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/30044
Karar No: 2018/5651

Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığının ihlali - mala zarar verme - suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/30044 Esas 2018/5651 Karar Sayılı İlamı

17. Ceza Dairesi         2015/30044 E.  ,  2018/5651 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme, suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi
    HÜKÜM : Mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılması

    Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    I-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    Suça sürüklenen çocuk hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiğinden, 5271 sayılı CMK"nın 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın temyizi olanaklı bulunmayıp aynı maddenin 12. fıkrası uyarınca itirazı olanaklı kararlardan olduğu anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK"nın 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda ya da merciin belirlenmesinde yanılma, başvuranın haklarını ortadan kaldırmayacağından, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz dilekçesinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile görevli ve yetkili ilk derece mahkemesince itiraz konusunda inceleme yapılması için mahalline İADESİNE,
    II-Suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    Doğrudan tayin edilen adli para cezalarının miktarları itibarıyla hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ve 14.04.2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a 6217 sayılı Yasa ile eklenen geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olup, temyizi olanaklı bulunmadığından, suça sürüklenen çocuklar ... müdafii ile ... müdafiinin temyiz istemlerinin 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak ayrı ayrı REDDİNE,

    III-Sanık ... ve suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    Suç tarihleri 22.09.2012-23.09.2012 olmasına rağmen, gerekçeli karar başlığında suç tarihi olarak sadece 22.09.2012 tarihinin gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
    Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hüküm yönünden, Anayasa Mahkemesi"nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının kapsam ve içerik itibariyle infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceğinden, bozma nedeni yapılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, suça sürüklenen çocuklar ... ve ... ... ... müdafii ile sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye kısmen uygun olarak ONANMASINA,
    IV-Sanıklar ... hakkında suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi; sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ... hakkında işyeri dokunulmazlığının ihlali; sanık ... hakkında hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    1-Karar tarihinde, başka suçtan Kahramanmaraş E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu"nda hükümlü olan olan ve duruşmalardan vareste tutulmaya dair bir talepleri de bulunmayan sanıklar ... ve ..."in, kısa kararın okunduğu oturuma getirtilmeyerek savunma haklarının kısıtlanması suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 196. maddesine aykırı davranılması,
    2-İşyeri dokunulmazlığının ihlali suçunun 5237 sayılı TCK"nın ""özel hükümler"" başlıklı ikinci kitabının, ikinci kısmındaki ""kişilere karşı suçların"", alt başlığında, yedinci bölümünde yer alan ""hürriyete karşı suçlar"" başlığı altında düzenlendiği, buna göre işyeri dokunulmazlığında korunan yararın ""kişi hürriyeti"" olduğu, bir yerin iş yeri olarak kabul edilebilmesi için orada fiilen çalışılması ya da o yerin faal halde olan iş yerinin eklentisi niteliğinde olması gerektiği, müşteki ..."nün aşamalardaki beyanı ve tüm dosya kapsamına göre, suça konu eşyanın çalındığı yerin suç tarihini de kapsayacak şekilde uzun süredir kapalı durumda olduğu ve söz konusu binada herhangi bir faaliyetin icra edilmediği, böylelikle iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçunun yasal unsurları itibariyle oluşmadığının anlaşılması karşısında atılı suçtan sanık ... ile suça sürüklenen çocuklar ... ... ... ve ..."nın beraatleri yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    3-Suç tarihleri 22.09.2012-23.09.2012 olmasına rağmen, gerekçeli karar başlığında suç tarihi olarak sadece 22.09.2012 tarihinin gösterilmesi,
    4-Suça sürüklenen çocuk ... ile sanık ... hakkında, işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan uygulama yapılırken TCK"nın 116/1. maddesi ile verilen 6 ayl hapis cezasının aynı Kanunun 119/1-c maddesi gereğince bir kat artırılması sırasında 12 ay yerine 1 yıl hapis cezası olarak belirlenmesi,
    5-Sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ..."nın adli sicil kayıtlarında bilgilerin hükmün açıklanmasına ilişkin oldukları ve atılı suçların 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 72. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 231/8. maddesinin yürürlüğe girmesinden önce işlendiği, dolayısıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verebilmek için aranan 5271 sayılı CMK"nın 231/6-a maddesinde gösterilen "Kasıtlı suçtan mahkum olmama" nesnel koşulunun hem sanık hem de suça sürüklenen çocuk açısından bulunduğu, iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçunda hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından bağımsız olarak “müstakil bir zararın” söz konusu olmadığı, öznel koşullar yönünden olaya bakıldığında, suça sürüklenen çocuk ve sanığın tüm aşamalarda suçlarını ikrar ettikleri ve duruşma tutanaklarına yansıyan olumsuz bir davranışlarının da bulunmadığının anlaşılması karşısında; iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçu yönünden suça sürüklenen çocuk ... ve sanık ..."ın suç tarihinden önce hapis cezasına mahkumiyetlerinin bulunmaması ve yargılama sürecindeki davranışları itibariyle suç işlemeyecekleri konusunda mahkemede olumlu kanaat oluştuğundan bahisle cezalarının ertelenmesine karar verildiği halde ""...Sanık hakkında daha önceden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulandığı, buna rağmen sanığın denetim süresi içerisinde yeniden suç işlediği anlaşıldığından..."" şeklinde yasal olmayan, yetersiz ve erteleme hükümlerinin uygulanması ile çelişen gerekçeler ile iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ... hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    6-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 17.11.2015 tarih, 2014/12-388 Esas ve 2015/403 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere erteleme kararı ile belirlenecek denetim süresinin kazanılmış hakka konu olamayacağı hususu dikkate alındığında, işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan cezası ertelenen sanık ... hakkında belirlenen denetim süresinin hükmolunan ceza süresinden az olamayacağının gözetilmemesi suretiyle TCK"nın 51/3. maddesine aykırı davranılması,
    7-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ..., ... ve suça sürüklenen çocuklar ... ve ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin açıklanan nedenlerle 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 24.04.2018 günü oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi