17. Ceza Dairesi Esas No: 2016/10098 Karar No: 2018/5649 Karar Tarihi: 24.04.2018
Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/10098 Esas 2018/5649 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde yapılan yargılama sonucunda, suça sürüklenen çocuk tarafından işlenen hırsızlık suçundan mahkumiyet kararı verilmiştir. Yargıtay 22. Ceza Dairesi'nin bozma kararı sonrası yeniden verilen kararda, yerel mahkeme tarafından yapılan 5237 sayılı TCK'nın 143. maddesi uygulamasının yanlış olduğu belirtilmiştir. Ayrıca, TCK'nın 168. maddesi uyarınca hüküm kurulurken indirim oranının ½ den fazla olması gerektiği ve 168/1. maddeye göre suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan ½ den fazla oranda indirim yapılması gerektiği belirtilmiştir. Hüküm esnasında 5237 sayılı TCK'nın 61/5. maddesine aykırı olarak 168/1. maddesinin 31/3. maddesinden önce uygulandığı tespit edilmiştir. Bu sebeplerle mahkeme kararı bozulmuştur. Kanun maddeleri: TCK'nın 143., 168/1., 61/5. ve 31/3. maddeleri.
17. Ceza Dairesi 2016/10098 E. , 2018/5649 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Mahkemece Yargıtay 22. Ceza Dairesi’nin 23/12/2015 tarih, 2015/18266 Esas ve 2015/9219 Karar numaralı ilamına uyma kararı verildiği, niteliği itibarıyla hükmün yeni hüküm niteliğinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Yargıtay 22. Ceza Dairesi’nin 23/12/2015 tarih, 2015/18266 Esas ve 2015/9219 Karar numaralı ilamında, yerel mahkeme kararının bozulma sebeplerinden birinin, "Suça sürüklenen çocukların aşamalardaki savunmaları ve ihbar eden görgü tanığının anlatımları itibarıyla eylemin gece sayılan zaman dilimine denk gelen 20.30 sıralarında işlendiğinin anlaşılması karşısında, suça sürüklenen çocuk hakkında yerinde olmayan gerekçeyle TCK"nın 143. maddesinin uygulanmaması" olarak gösterildiği, her ne kadar bozma ilamına uyma kararı verilmişse de, bozma kararı sonrası verilen kararda, 5237 sayılı TCK’nın 143. maddesinin uygulanmaması, 2-Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 01.03.2016 tarih, 2015-2-832 Esas ve 2016/102 Karar sayılı ilamı ile "Mağdur ve katılanın zararı soruşturma aşamasında giderildiğinden ceza adaletinin sağlanması, hak ve nesafet kuralları ve TCK"nın 168. maddesinde belirtilen indirim oranları gözetilerek mahkemece sanıkların cezasının ½ oranından daha fazla olmak koşuluyla indirilmesi gerekirken, ½ oranında indirim yapılması isabetsizdir" olarak kabul edilmesi; ayrıca 5237 sayılı TCK"nın 168. maddesinin 1. fıkrasında etkin pişmanlık nedeniyle 2/3 oranına kadar indirim yapılacağının ifade edilmesi, aynı maddenin 2. fıkrasında ise indirim oranın ½ olarak öngörüldüğünün anlaşılması karşısında; suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan 168/1. maddesi uyarınca ½ den daha fazla oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi, 3-Hüküm kurulurken 5237 sayılı TCK"nın 61/5. maddesine aykırı olarak 5237 sayılı TCK"nın 168/1. maddesinin aynı Yasa"nın 31/3. maddesinden önce uygulanmış olması Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ...’in temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuk ..."in kazanılmış hakkının gözetilmesine 24.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.