20. Ceza Dairesi 2016/1371 E. , 2016/4311 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi (CMK 250. maddesi ile yetkili)
Suç : Uyuşturucu madde ticareti
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1- Sanık ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
A- 26.02.2007 tarihinde sanıktan ele geçen uyuşturucu madde açısından, Ceza Genel Kurulu"nun 25/11/2014 tarih 2013/9 - 610 esas 2014/512 sayılı kararında belirtildiği üzere;
"5271 sayılı CMK"nın 2/e, 161 ve 2559 sayılı PVSK"nın Ek 6. maddeleri uyarınca bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenen kolluğunun derhal Cumhuriyet savcısına olayı haber verip emri doğrultusunda soruşturma işlemlerine başlaması gerekmekte iken usulüne uygun adli arama emri veya kararı almadan delil elde etmek amacıyla ... yaptığı arama işlemi usulüne uygun verilmiş bir arama kararı bulunmadıkça açıkça hukuka aykırı olacağı gibi bu arama sonucunda elde edilen delillerin hükme esas alınması da mümkün değildir."
Somut olayda şüphe üzerine sanığın bulunduğu araçta yapılan aramada suça konu esrarın ele geçirildiğinin anlaşılması karşısında; arama yapılmadan önce usulüne uygun adli arama kararı alınıp alınmadığı araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması;
B- 26.03.2007 tarihinde ..."den ele geçen uyuşturucu maddenin sanık tarafından temin edilmiş olduğunun ....in aşamalarda geri alınan beyanı dışında yeterli delil bulunmadığı gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA,
2- Sanık ... ... hakkında uyuşturucu madde ticareti suçudan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
A- Ceza Genel Kurulu"nun 25/11/2014 tarih 2013/9-610 esas 2014/512 sayılı kararında belirtildiği üzere;
"5271 sayılı CMK"nın 2/e, 161 ve 2559 sayılı PVSK"nın Ek 6. maddeleri uyarınca bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenen kolluğunun derhal Cumhuriyet savcısına olayı haber verip emri doğrultusunda soruşturma işlemlerine başlaması gerekmekte iken usulüne uygun adli arama emri veya kararı almadan delil elde etmek amacıyla ... yaptığı arama işlemi usulüne uygun verilmiş bir arama kararı bulunmadıkça açıkça hukuka aykırı olacağı gibi bu arama sonucunda elde edilen delillerin hükme esas alınması da mümkün değildir."
Somut olayda ....ve ..."ün durumlarından şüphelenilerek yapılan aramalarda suça konu uyuşturucu maddelerin ele geçirildiğinin anlaşılması karşısında; arama yapılmadan önce usulüne uygun adli arama kararı alınıp alınmadığı araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması;
B-Sanıktan uyuşturucu madde aldığını söyleyen kişilerden uyuşturucu madde ele geçmediği, sanığın torbacısı olduğu iddia edilen ...dan uyuşturucu maddeleri aldıklarını söyleyen...., ....ve .... ele geçen uyuşturucu maddeler sanık yönünden hükme esas alınmış ise de, tanıklar ve Kenan"ın beyanlarında, “Kenan"ın önceden sanığın torbacılığını yaptığı daha sonra ise ağabeyi ve kendi hesabına uyuşturucu sattığının belirtilmesi” karşısında suç tarihleri göz önüne alınarak bu tarihlerde Kenan"ın sanık adına uyuşturucu satıp satmadığının tartışılarak hüküm kurulması gerektiği halde yazılı şekilde hüküm kurulması,
C- Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA,
3- Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti suçudan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile olarak Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
27.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.