Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2018/10 Esas 2018/1949 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/10
Karar No: 2018/1949
Karar Tarihi: 12.03.2018

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2018/10 Esas 2018/1949 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2018/10 E.  ,  2018/1949 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi:İş Mahkemesi

    Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde,ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.Dava, 09.04.2004 tarihinde,geçirdiği iş kazası sonucu sürekli iş göremezlik durumuna giren sigortalıya bağlanan gelir ve ödemeler nedeniyle uğranılan Kurum zararının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili istemine ilişkindir.
    Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 26. maddesi olup,Mahkemece, sigortalının asıl işveren olarak nitelendirilen davalı ...Ş. aleyhine açtığı tazminat dosyasındaki kusur raporunda belirtilen kusur oranları esas alınmak suretiyle karar verilmesi hatalıdır. Evveliyatla tazminat davası sadece davalı ...Ş. aleyhine açılmış olup davalılar ...ve ...Kağıtçılık Tic. San. ve İm. Ltd. Şti. taraf değildir. Kaldı ki sigortalı veya hak sahipleri tarafından tazmin sorumluları aleyhine açılan tazminat davalarında verilen karar, rücuan tazminat davalarında kesin hüküm teşkil etmez. Dolayısıyla o dosyada alınan kusur raporu da eldeki davada kesin delil teşkil etmeyecektir. Şayet, kesinleşmiş ise ancak, güçlü delil teşkil edebilir. Nitekim bu husus, Yargıtay"ın yerleşmiş ve kökleşmiş görüşleri ile de kabul edilmiş bulunmaktadır.
    Ayrıca davalılardan davalıların konumlarının, başka birdeyişle hangi davalının işveren veya vekili olduğu hususu yeterince irdelenmediği gibi, davalı ... Yüce’nin üçüncü kişi mi yoksa alt işeveren mi veyahut işveren vekili olup olmadığı hususlarında yeterince araştırma ve irdelemenin bulunmadığı anlaşılmaktadır.
    Bu nedenle Mahkemece yapılacak iş, varsa ceza dosyasının da celbedilip hem ceza dosyası üzerinden alınan kusur raporunun hem de tazminat dosyasındaki bilirkişi raporunun dikkate alınarak, davalıların konumlarının da belirlenerek dava konusu iş kazasında; iş kazasının gerçekleştiği iş kolu ile, işçi sağlığı ve işgüvenliği alanında uzman kişilerden seçilecek bilirkişi kurulundan, mevzuat uyarınca hangi önlemlerin alınması gerektiği, bu önlemlerin işverence alınıp alınmadığı ve alınmış önlemlere sigortalının uyup uymadığı yönlerinin yargısal denetime elverir biçimde irdelenip, oluşa ve işçi sağlığı ve iş güvenliği mevzuatına uygun kusur durumlarını saptayan kusur raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
    Mahkemece, yukarıda anılan maddi ve hukuki olgular çerçevesinde, varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, 12.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.