Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3419
Karar No: 2017/2862
Karar Tarihi: 10.04.2017

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/3419 Esas 2017/2862 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı Belediyenin suya elatmanın önlenmesi isteğine ilişkin dava açılmıştır. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak davalı vekili temyiz etmiştir ve Yargıtay da bu temyizi kabul etmiştir. Mahkeme kararının kesinleşip kesinleşmediğine ilişkin bilgi veya belge bulunmadığından dosya Asliye Ceza Mahkemesinden getirtilerek incelenmelidir. Kaynaklar, arazinin bütünleyici parçasıdır ve sadece kendi arazilerinde bulunanların kişisel ihtiyaçlarını karşılayacak kadar olan sular özel sudur. Bu nedenle, konuyla ilgili bilirkişi raporu ve Asliye Ceza Mahkemesi raporları da göz önünde bulundurularak davacıya ait parselde çıkan suyun genel su mu, özel su mu olduğunun net olarak saptanması ve Belediyenin bu suya ne şekilde müdahale ettiğinin raporlanması gerekmektedir. Bu nedenle, mahkeme kararı bozulmuştur. Detaylı kanun maddelerine gelince; TMK'nın 718. Maddesi, arazi üzerindeki mülkiyetin üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsadığına, yapılar, bitkiler ve kaynakların da buna dahil olduğuna, TMK'nın 756. maddesi ise kaynakların mülkiyetinin ancak kay
14. Hukuk Dairesi         2015/3419 E.  ,  2017/2862 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29.08.2012 gününde verilen dilekçe ile suya elatmanın önlenmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 22.09.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, suya elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir.
    Davalı, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1-Davalı Belediyenin Başkanı ... hakkında, ...Asliye Ceza Mahkemesinde dava konusu taşınmazla da ilgili olarak görevi kötüye kullanma suçundan dava açılmış ve sanığın mahkumiyetine karar verilmiştir. Ancak mahkeme kararının kesinleşip kesinleşmediğine ilişkin bir bilgi veya belge dosya kapsamında bulunmamaktadır.... Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/17 Esas, 2014/105 Karar sayılı ilamının varsa kesinleşme şerhli onaylı bir sureti mahkemesinden getirtilerek dosya içerisine alınmalıdır.
    2-TMK"nın 718. Maddesinde; "Arazi üzerindeki mülkiyet, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsar. Bu mülkiyetin kapsamına yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere yapılar, bitkiler ve kaynaklar da girer." hükmüne yer verilmiştir.
    Bu madde hükmüne paralel olarak düzenlenen TMK"nın 756. maddesinde; "Kaynaklar, arazinin bütünleyici parçası olup bunların mülkiyeti ancak kaynadıkları arazinin mülkiyeti ile birlikte kazanılabilir. Başkasının arazisinde bulunan kaynaklar üzerindeki hak, bir irtifak hakkı olarak tapu kütüğüne tescil ile kurulur. Yeraltı suları, kamu yararına ait sulardandır. Arza malik olmak onun altındaki yeraltı sularına da malik olmak sonucunu doğurmaz. Arazi maliklerinin yer altı sularından yararlanma biçimi ve ölçüsüne ilişkin özel kanun hükümleri saklıdır." hükmüne yer verilmiştir.

    Gerek TMK"nın 718. maddesi gerekse 756/2. maddesinde sözü edilen kaynaklar, yeraltı sularından farklıdır.
    Kaynak, kökeni yeraltı suyu olan tabi ve sürekli olarak yeryüzüne çıkan özel mülkiyete girecek nitelikte özel bir su olup, suni bir şekilde veya ara sıra yeryüzüne çıkan su kaynak niteliğini kazanmaz (...., Türk Eşya Hukuku, Ankara 1978, s. 618). Ayrıca, kaynaktan çıkan suyun yararı kamuya ait bir akarsu oluşturacak kadar bol çıkması halinde kaynak artık özel mülkiyete konu olamaz. Yine, yeraltı suyundan sondaj gibi suni yollarla çıkartılan sulardan yararlanma usulü de 167 sayılı Yeraltı Suları Kanununa tabidir.
    Bir başka ifadeyle kaynak suyu kendiliğinden kaynadığı arazinin hudutlarını aşacak debide ise ya da malikinin ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra fazlası varsa genel su kabul edilir ve komşular da yararlanabilir. Bunun yanında kaynak suyu tapulu olmayan araziden (örneğin mera,orman vb) çıkıyorsa suyun debisine bakılmaksızın genel sudur. Bu sudan ise kadim ve öncelik hakkı ihlal edilmemek suretiyle herkes ihtiyacı oranında yararlanabilir.
    Özel su ise tapulu taşınmazdan çıkan ve sadece o taşınmazın ve malikinin kişisel ihtiyacını karşılamaya yeterli olan sudur.
    Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince; hükme esas alınan bilirkişi heyetinin niteliği ve alınan raporun uyuşmazlığı çözmeye yeterli ve elverişli olmadığı anlaşılmıştır.
    Bu durumda mahkemece, suların en az olduğu dönemde (mevsimde) uzman bilirkişi kurulu (jeoloji mühendisi, ziraat mühendisi ve harita mühendisi) marifetiyle yeniden keşif yapılarak, daha önce yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporu ve ...Asliye Ceza Mahkemesinde yapılan keşiflerde alınan bilirkişi raporlarının da irdelenerek, yukarıda değinilen ilkeler gözetilmek suretiyle davacıya ait parselde çıkan suyun genel su mu, özel su mu olduğunun net olarak saptanması ve Belediyenin bu suya ne şekilde müdahale ettiğini net olarak gösteren rapor alındıktan sonra sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.04.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi