Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2019/5875 Esas 2020/1603 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/5875
Karar No: 2020/1603
Karar Tarihi: 05.03.2020

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2019/5875 Esas 2020/1603 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İstanbul 69. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın sanığı, uyuşturucu madde bulundurmak suçundan mahkûm edilmiştir. Ancak daha önce yapılmayan tebligatların, usule aykırı olarak yapılmış tebligatların ve kesinleşmeyen tedavi ve denetimli serbestlik kararının hukuki değerden yoksun olduğu belirtilerek, dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na iade edilmiştir. 5237 sayılı TCK'nın 191. maddesi uyarınca verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirlerinin, durma kararı niteliğinde olduğu ve itiraza tabi bulunduğu belirtilmiş ve bu kararların detaylı açıklaması için 6217 sayılı Kanun'un 20. maddesi referans gösterilmiştir.
20. Ceza Dairesi         2019/5875 E.  ,  2020/1603 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : İSTANBUL 69. Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm : Mahkûmiyet; (Açıklanması geri bırakılan hükmün, CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca açıklanması suretiyle)

    Dosya İncelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    Sanığın, yokluğunda 24/02/2011 tarihinde verilen "TCK"nın 191/2. maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına " ilişkin kararın, daha önce tebligat yapılmayan mernis adresine Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesi uyarınca tebliğ edilmesi gerekirken, söz konusu adresin, "mernis adresi" olduğu belirtilmeden düzenlenen tebligat mazbatasının, "sanığın adresinden taşındığı" belirtilerek 25/04/2011 tarihinde iade edildiği, ardından aynı adrese, daha önce tebligat yapılmadığı gözetilmeden, Tebligat Kanunu"nun 35/1-2. maddeleri uyarınca 23/05/2011 tarihinde usulüne aykırı şekilde tebligat yapıldığı, bu haliyle sanığa usulüne uygun şekilde tebliğ edilmeyen 24/02/2011 tarihli "tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına" ilişkin kararın kesinleşmediği, dolayısıyla bu karara dayanılarak yapılan tüm işlemlerin ve temyize konu 09/05/2015 tarihli mahkûmiyet kararının hukuki değerden yoksun olduğu, sanığın 16/06/2015 tarihli temyiz dilekçesinin, 24/02/2011 tarihli "tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına " ilişkin karara yönelik olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
    Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma suçundan dolayı, 5237 sayılı TCK"nın 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ilişkin kararlar, sözü edilen fıkraya 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun"un 20. maddesi ile eklenen son cümleye göre, durma kararı niteliğinde olup, itiraz kanun yoluna tabi bulunması nedeniyle, itirazla ilgili gerekli kararın yetkili ve görevli itiraz merciince verilmesi için, dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na İADESİNE, 05/03/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.