Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/8292
Karar No: 2021/2338
Karar Tarihi: 11.03.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2020/8292 Esas 2021/2338 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi         2020/8292 E.  ,  2021/2338 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında, ... İlçesi Yaylasaray Köyü çalışma alanında bulunan 188 ada 1 ve ... Köyü çalışma alanında bulunan 132 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar orman vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ... ve diğerleri, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece, dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davaların kısmen kabulüne; çekişmeli 132 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile fen bilirkişi raporuna ekli krokide Y.B.1 harfi ile gösterilen 7.383,44 metrekare yüzölçümündeki bölümünün tarla vasfıyla davacı ..."ın kök miras bırakanının mirasçıları adına, çekişmeli 188 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile fen bilirkişi raporuna ekli krokide Y.B.2 harfi ile gösterilen 7.056,65 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ... murisinin tüm mirasçıları adına, O.S.1 harfi ile gösterilen 5.704,94 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ... murisi ...’in tüm mirasçıları adına, H.G.1 harfi ile gösterilen 4.493,49 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ... murisi ... ...’in tüm mirasçıları adına, A.Ö.2 harfi ile gösterilen 3.114,84 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ... murisi Hatun Söyler’in tüm mirasçıları adına, H.Ö.1 harfi ile gösterilen 3.661,04 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ... adına, A.D.1 (B) harfi ile gösterilen 1.694,89 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ... murisi ...’in tüm mirasçıları adına, R.B.1 harfi ile gösterilen 29.767,90 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ... murisinin tüm mirasçıları adına, C.Ü.1 harfi ile gösterilen 17.431,31 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ... adına, S.T.2 harfi ile gösterilen 1.711,01 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ... adına, Ö.K.1 harfi ile gösterilen 2.565,20 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ... adına, Ö.K.2 harfi ile gösterilen 2.030,30 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ... murisi İbrahim Kütük’ün tüm mirasçıları adına, S.S.1 harfi ile gösterilen 9.820,91 metrekare yüzölçümündeki bölümünün 1/2"şer hisseyle davacılar ... ve ... adlarına, M.Ş.A.1 harfi ile gösterilen 8.775,04 metrekare ve M.Ş.A.2 harfi ile gösterilen 3.923,06 metrekare yüzölçümündeki bölümlerinin davacılar ... ve ...’ın murisi ... ’ın tüm mirasçıları adına, M.Ş.A.3 harfi ile gösterilen 16.041,21 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacılar ... ve ...’ın murisi ... ’ın tüm mirasçıları adına, S.Y.1 harfi ile gösterilen 3.488,53 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ... adına, S.Y.2 harfi ile gösterilen 4.176,02 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ... murisi Kadir Yığınlı’nın tüm mirasçıları adına, A.S.1 harfi ile gösterilen 6.965,63 metrekare, A.S.2 harfi ile gösterilen 3.750,19 metrekare, A.S.3 harfi ile gösterilen 1.143,47 metrekare, A.S.4 harfi ile gösterilen 4.955,42 metrekare yüzölçümündeki bölümlerinin davacı ... murisleri Nuriye ve Nazmi Yusuf Saraç’ın tüm mirasçıları adına, İ.M.1 harfi ile gösterilen 2.454,23 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ... murisi ... Meşe’nin erkek mirasçıları adına 188 ada son tarla ve üzüm bağı vasfıyla tapuya tesciline, 132 ada 1 sayılı parselin geriye kalan bölümünün 132 adanın son parsel numarası altında, 188 ada 1 sayılı parselin geriye kalan bölümünün ise 207 adanın son parsel numarası verilerek orman vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, bir kısım davacılar tarafından reddedilen bölümlere yönelik olarak, davalı Hazine ve Orman İdaresi vekilleri tarafından ise kabul edilen bölümlere yönelik olarak temyiz edilmiştir.
    1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, fen bilirkişi raporuna ekli krokide A.Ö.1, N.E.1, N.E.2, H.İ.B.1, S.T.1, İ.M.2 rumuzuyla gösterilen taşınmaz bölümlerine ilişkin Mahkemece davanın reddi yönünde kurulan hükme yönelik davacıların yerinde olmayan temyiz itirazları yerinde olmayıp, hükümde 188 ada 1 sayılı parselin kişiler adına tescile karar verilen bölümlerinin 188 adanın son parsel numarası altında orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken "207 adanın son parsel numarası denmek suretiyle hüküm kurulmasının mahallinde düzeltilerek maddi hata niteliğinde olmasına göre temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz edenlerden ayrı ayrı alınmasına,
    2- Davalı Hazine ve Orman İdaresinin fen bilirkişi raporuna ekli krokide H.Ö.1, A.S.1, H.G.1, A.Ö.2, O.S.1, A.S.4, S.S.1, C.Ü.1, A.S.3, R.B.1, M.Ş.A.2, M.Ş.A.3, Y.B.2 rumuzuyla gösterilen taşınmaz bölümlerine yönelik temyiz itirazları yönünden; Mahkemece bu bölümlerinin orman olmadığı ve davacı gerçek kişiler lehine zilyetlikle edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesi ile hüküm kurulmuş ise de; temyize konu taşınmaz bölümleri, dört taraftan 188 ada 1 sayılı orman parseliyle çevrili olup paftasındaki ve memleket haritasındaki durumlarına göre, 6831 sayılı Kanun"un 17/2. maddesi kapsamında kalan orman içi açıklığı durumunda oldukları anlaşılmaktadır. 6831 sayılı Kanunun 17. maddesindeki düzenlemeyle Kanun Koyucu, orman içi açıklıklarda tarım ve inşaat yapılarak özel mülke dönüşme yolunu kapamıştır. Bu itibarla, dava konusu taşınmaz bölümlerinin memleket haritasında açık alanda gözükmesi bu olguyu değiştirmez. Etrafı ormanla çevrili olan taşınmazlar özel mülke dönüşüp, tarım ve inşaata açıldığında orman bütünlüğünün bozulacağı tartışmasızdır. Kanun gereği orman sayılan orman içi açıklık ve boşlukların zilyetlik yolu ile kazanılmasına kanunî olanak yoktur.
    Hal böyle olunca; söz konusu taşınmaz bölümleri yönünden davacı gerçek kişilerin davasının reddine karar verilmesi gerekirken, taşınmaz bölümlerinin özel mülke dönüşmesini sağlayacak biçimde davacı kişiler adına tescile karar verilmesi usûl ve kanuna aykırıdır.
    3- Davalı Hazine ve Orman İdaresinin, fen bilirkişi raporuna ekli krokide A.S.2, S.Y.1, M.Ş.A.1, Ö.K.2, İ.M.1, Ö.K.1, S.Y.2, A.D.1, S.T.2, Y.B.1 rumuzuyla gösterilen taşınmaz bölümlerine yönelik temyiz itirazları yönünden ise, Mahkemece çekişmeli taşınmaz bölümlerinin orman olmadığı ve davacı gerçek kişiler lehine edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesi ile hüküm kurulmuş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya elverişli değildir. Temyize konu taşınmaz bölümlerinin orman içi açıklık konumunda olmadığı, eski tarihli hava fotoğrafı ile memleket haritasında açık renkli alanda kaldığı ve orman sayılmayan yerlerden olduğu yönündeki kabulde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ne var ki; bilindiği üzere bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi belirlemenin en iyi yöntemi hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu halde, kadastro tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı tarihte çekilmiş hava fotoğrafları üzerinde uzman jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi eliyle inceleme yapılmamış, yine söz konusu hususların tespiti amacıyla 3 kişilik ... bilirkişi kurulundan rapor aldırılmamış, taşınmaz bölümlerinin geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman, kim tarafından ve ne şekilde kullanıldığı hususlarında mahalli bilirkişilerden maddi olaylara dayalı ayrıntılı olarak beyan alınmamış, hükme esas alınan bilirkişi raporunda söz konusu taşınmaz bölümlerinin genelinin boş halde olduğu ve kullanılmadığı belirtildiği halde, taşınmaz bölümlerinin ne kadar süredir kullanılmadığı ve bu bağlamda zilyetliğin iradi olarak terk edilip edilmediği hususları tartışılmamış, davacı kişiler adına aynı kadastro çalışma alanında kayıtsız ve belgesizden taşınmaz mal tespit ya da tescil edilip edilmediği de araştırılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm kurulması hukuken mümkün değildir.
    O halde; sağlıklı sonuca varılabilmesi için mahkemece öncelikle, kadastro tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ilişkin en az 3 ayrı evreye ilişkin stereoskopik hava fotoğrafları tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğü"nden getirilerek dosya arasına konulmalı; dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi, üç kişilik ... mühendisi bilirkişi kurulu ve fen bilirkişisinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, davaya konu taşınmaz bölümlerinin geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği, boş halde olup kullanılmayan parsellerin ne zamandan beri, ne sebeple kullanılmadığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı; ... mühendisi bilirkişi kurulundan, önceki tarihli bilirkişi raporu da irdelenmek suretiyle, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmaz bölümleri üzerindeki bitki örtüsünü, taşınmaz bölümlerinin imar-ihyaya konu olup olmadığını, imar-ihya edilmiş ise imar-ihyanın tamamlandığı tarihi, boş halde kullanılmayan bölümlerin ne zamandan beri kullanılmadığını belirtir nitelikte, komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmaz bölümlerinin değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı, gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisinden, dava konusu taşınmaz bölümlerini gösterir ve keşfi takibe elverişli ayrıntılı rapor ve kroki düzenlemesi istenilmeli; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiden ise, hava fotoğrafları üzerinde uygulama yaptırılarak, taşınmaz bölümlerinin önceki ve şimdiki niteliğinin, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığının, ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı; çekişmeli taşınmaz bölümleri ve çevresinde bulunan taşınmazların niteliğine ilişkin mahkeme hakiminin gözlemi keşif zaptına aynen yansıtılmalı; keşifteki tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. maddesine göre tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40; kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir hükmü gereğince davacıların belgesiz zilyetlik yoluyla kazandığı toprak olup olmadığı, varsa cinsi ve miktarı tapu sicil ve kadastro müdürlüklerinden çekişmeli taşınmaz dışında, başka taşınmazlar için salt zilyetlik nedenine dayalı olarak açtığı bir başka tescil davalarının bulunup bulunmadığı mahkemeler yazı işleri müdürlüğünden sorulup tespit edilmeli şayet yasal sınırların geçildiği anlaşılırsa dava konusu taşınmaz bölümleri yönünden davacıya tercih hakkı tanınmalı ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek, dava konusu taşınmaz bölümlerinden davacı kişiler yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenerek, sonucuna göre karar verilmelidir.
    Mahkemece belirtilen hususlar gözetilmeksizin, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.
















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi