8. Hukuk Dairesi 2010/461 E. , 2010/3224 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil
... ve müşterekleri ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılamasında mahkemenin görevsizliğine dair ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 17.07.2009 gün ve 577/150 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacılar vekili, miras yoluyla intikal ve kazanmayı sağlayan eklemeli zilyetlik nedeniyle davalı adına tesbit ve tescil edilen 121 ada 120 parsele ait tapu kaydının iptali ile vekil edenleri adına miras payları oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, dava konusu taşınmazın vekil edenine yakın miras bırakanlarının satışı suretiyle kaldığını, taşınmazın ortak kök muris Havva’dan kalmadığını açıklayarak, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu 121 ada 120 parselde davalının 1/3 payı olup, diğer 2/3 müşterek pay maliklerinin davada yer almadıkları için dava dilekçesine göre 6.000,00 YTL’nin 1/3’üne karşılık gelen dava değeri 2.000.00 YTL olduğundan ve davanın açıldığı tarih itibariyle görev sınırının 5.490.00 YTL olması nedeniyle Gülşehir Asliye Hukuk Mahkemesinin görevsizliğine ve dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine, müracaat halinde dosyanın görevli ve yetkili Gülşehir Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Hüküm, Asliye Hukuk Mahkemesince verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesinin bakacağı dava ve işler HUMK.nun 8. maddesinde gösterilmiştir. Davanın açıldığı 09.05.2006 tarihinden önce 21.7.2004 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanunla değiştirilen 1086 sayılı HUMK.nun 8. maddesinde Sulh Hukuk Mahkemesinin görev itibariyle parasal sınırı 5.000,00 YTL olarak değiştirilmiştir. 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren, 5236 sayılı Kanunun ek 4.maddesi uyarınca yeniden değerleme oranında artırılması sonucunda Sulh Hukuk Mahkemesinin görev sınırı 5.490.00 YTL"ye yükseltilmiştir. Dava tarihi itibariyle miktar ve değeri 5.490,00 YTL"yi geçmeyen davalara Sulh Hukuk Mahkemesinde bakılır. HUMK.nun l. maddesinde de görev, dava olunan şeyin değerine göre belirtilmiş ise, görevli mahkemenin tesbitinde davanın açıldığı gündeki değerin esas olduğu açıklanmıştır. Somut olayda, dava dilekçesinde dava değeri 6.000,00 YTL olarak belirtilmiş ve mahkemece mahallinde keşif yapılmamıştır. Dava dilekçesinde dava değeri gösterilmiş ise de, mahkemece; dava konusu 121 ada 120 parselin 1/3 payının davalı adına, diğer 1/3’er müşterek payların da davada yer almayan ...ve ...adlarına kayıtlı olmaları nedeniyle 6.000,00 YTL’nin 1/3 payına karşılık gelen 2.000,00 YTL’nin dava değeri olarak kabul edilmesi doğru olmamıştır. Zira; davacılar vekili, dava dilekçesinde; davalı adına kayıtlı bulunan 121 ada 120 parsel sayılı taşınmaza ait tapu kaydının iptaliyle vekil edenleri adına miras payları oranında tesciline karar verilmesini istemiş, dava değeri olarak da 6.000,00 YTL göstermiş ve bu değer üzerinden harcını yatırmıştır. Her ne kadar davacılar vekili dava dilekçesinin sonuç bölümünde 121 ada 120 sayılı parselin tapu kaydının tamamının iptalini istemiş gibi görünüyorsa da, aynı dava dilekçesinin konu kısmında açıkça 121 ada 120 parselin davalı ... adına olan kaydının iptali ile vekil edenlerinin veraset belgesindeki payları oranında adlarına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir. Bu durum karşısında dava değeri olarak gösterilen 6.000,00 TL’nin sadece davalı ... payının değeri olduğunun kabulü gerekir. 121 ada 120 sayılı parselin tamamının (tüm paydaşların payları toplamının) değeri olarak kabul edilemez. Belirlenen bu değer dava tarihinde yürürlükte bulunan ve 5.490,00 YTL olan Sulh Hukuk Mahkemesinin görev sınırını aşmaktadır. Taşınmazın belirlenen değerine göre, davaya bakmak Asliye Hukuk Mahkemesinin görevine girmektedir.
Göreve ilişkin kurallar kamu düzeni ile ilgili olup, yargılama bitinceye kadar taraflarca ileri sürülebileceği gibi mahkemece de kendiliğinden dikkate alınır. Taşınmazın belirlenen değeri gözönünde tutulup, davanın görevli mahkemede açıldığı dikkate alınarak uyuşmazlığın esasına girilip taraf delillerinin toplanması gerekirken, dosya kapsamı ile usul ve yasaya uymayan değişik düşüncelerle yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi hükmü uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve 15,60 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacılara iadesine 14.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.