15. Ceza Dairesi 2019/1703 E. , 2019/3117 K.
"İçtihat Metni"
Nitelikli dolandırıcılık, açığa imzanın kötüye kullanılması, resmi belgede sahtecilik ve bedelsiz senedi kullanma suçlarından şüpheliler ... ve meçhul kişi haklarında yürütülen soruşturma evresi sonunda Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 01.10.2018 tarih ve 2018/3659-34280 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin merci Adana 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 28.11.2018 tarih ve 2018/6882 değişik iş sayılı kararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 30.01.2019 gün ve 94660652-105-01-16605-2018 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12.02.2019 gün ve 2018/13646 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı kanunun 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan kanunun 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan kanunun 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Somut olayda şüphelilere yüklenen suçlardan sadece bedelsiz senedi kullanma suçu için yazılı delille ispat usulünün geçerli olduğu, diğer suçlar için ise delil serbestisi ilkesinin geçerli olduğu da dikkate alınarak, şikayete konu edilen bono üzerinde ilgililerin imza ve yazı örnekleri alınarak usulüne uygun ekspertiz incelemesi yapılması, müşteki tarafından şüpheli aleyhine açılan ve Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesinde derdest olan 2018/733 esas sayılı menfi tespit davasının sonucunun beklenilmesi ayrıca bu dosyaya ibraz edilen maddi deliller varsa resen celp edilerek incelenmesi ve sonucuna göre şüphelilerin hukukî durumlarının tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın bu yönden kabul edilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Şüphelilere yüklenen açığa atılan imzanın kötüye kullanılması ve bedelsiz senedin kullanılması suçlarında yazılı delille ispatın gerektiği, diğer suçlar yönündense delil serbestisi ilkesinin geçerli olduğu da dikkate alınarak, öncelikle şikayetçinin iddiaları araştırılarak, söz konusu bono üzerindeki yazı ve imzaların şikayetçi ile ... ve Hanifi Tezkorkmaz’a ait olup olmadığı ve farklı kalem kullanılıp kullanılmadığı hususlarında bilirkişi incelemesi yaptırılması ile taraflar arasında bulunan menfi tespit davasının sonucunun beklenilmesi ve varsa tarafların gösterecekleri maddi deliller toplanılarak, senedin hangi hukuki ilişki çerçevesinde kime ve ne şekilde verildiği tespit edilip, şüpheli ... ile Hanifi Tekkorkmaz’ın birlikte hareket edip etmediğinin de belirlenmesi suretiyle şüphelilerin hukuki durumlarının tayin ve takdiri yerine yazılı şekilde karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, Adana 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 28.11.2018 tarih ve 2018/6882 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 01.04.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.