6. Ceza Dairesi 2015/7250 E. , 2015/45592 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : Kanun Yararına Bozma-2015/256924
Yağmaya teşebbüs suçundan sanık...."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 149/1-c-f-g, 35 ve 62. maddeleri gereğince 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair (kapatılan) ... Ağır Ceza Mahkemesinin 19/01/2010 tarihli ve 2005/262 esas, 2010/61 sayılı kararının Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 20/04/2011 tarihli ve 2010/27243 esas, 2011/5566 sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmesini müteakip, sanık müdafii tarafından yapılan yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine ilişkin ... Ağır Ceza Mahkemesinin 23/09/2014 tarihli ve 2014/156 esas sayılı kararına yönelik itirazın keza reddine dair ... Ağır Ceza Mahkemesinin 31/10/2014 tarihli ve 2014/1090 değişik iş sayılı kararına karşı ... Bakanlığının 08/07/2015 gün ve 2014-14462/46009 sayılı kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17/09/2015 gün ve KYB/2015/256924 sayılı ihbar yazısı ile infaz dosyası 02/10/2015 tarihinde Dairemize gönderilmekle incelendi:
Anılan Yazıda;
(Dosya kapsamına göre, mülga CMK. 250. madde ile görevli ... Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından diğer sanık .... hakkında çıkar amaçlı suç örgütü kurma ve örgüt kapsamında işlenen yağma ve diğer suçlardan yapılan soruşturmalar kapsamında, sanık ...."ın, ...."la bağlantılı olarak müşteki ..."den hakkı olmayan bir parayı tahsil etmeye çalıştığı gerekçesi ile 28/08/2006 tarihli ve 2005/2488 soruşturma sayılı iddianame ile yağmaya teşebbüs suçundan dava açıldığı ve yapılan yargılama sonucunda sanığın atılı suçtan mahkumiyetine karar verildiği, akabinde yargılamanın yenilenmesi talebinin de reddedildiği anlaşılmış ise de,
Suça konu olayın sanık ....."ın %95 hissesine sahip olduğu .. San. ve Tic. A.Ş."ne ait olan ve..İlçesi .... Beldesinde bulunan (eski adı ile) "....” isimli otelin sanık... tarafından müşteki Refik"e satılması ve akabindeki alacak borç ihtilafından kaynaklanmakta olduğu, dosya kapsamına ve mahkemenin kabulüne göre de, 2002 yılında sanık ..."nin müşteki ... ile tanışarak sahibi olduğu .... Otel"in önce %50"sini, daha sonra da %25"ini müşteki ..."e sattığı, ancak sattığı hisseler karşılığında müştekiden alacağını tamamen almasına rağmen daha sonra yine para istemeye başladığı ve suç örgütü vasıtası ile tehditle para almaya çalıştığının kabul edildiği, bu noktada ihtilaf konusu olayın sanık ..."nin otel satışı nedeni ile müştekiden gerçekten alacağı kalıp kalmadığı noktasında toplandığı, bu konuya ilişkin sanık ile müşteki arasında ticaret mahkemelerinde açılmış davalar bulunduğu, sanığın savunmalarında zorla para almaya çalışmadığını, otel satışından kaynaklanan ve müştekinin ödemediği bir kısım alacağını almak için hukuki yollardan davalar açtığını, suç örgütü ile bir ilişkisi olmadığını beyan ettiği, ancak mahkemece bu savunmaya itibar edilmeyerek sanığın alacağını tamamen almasına rağmen müştekiden para istemeye devam ettiği, sanık ..."nin örgüt yöneticisi ... ..."a borcu olduğu, bu nedenle müştekiden alacaklı olduğunu iddia ettiği parayı ...."a devrettiği ve paranın.. vasıtası ile tehditle tahsil edilmeye çalışıldığı yönünde kabule ulaşıldığı ve yağmaya teşebbüs suçundan mahkumiyet kararı verildiği, ancak sanık ... hakkında bu şekilde mahkumiyet kararı verilip karar kesinleştikten sonra.... Asliye Ticaret Mahkemesinin 23/10/2013 tarihli ve 2011/458 esas, 2013/214 sayılı kararı ile taraflar arasındaki otel satışına ilişkin 06/01/2003 tarihli protokolün 6. maddesi uyarınca sanık ...tarafından otelin sonradan devredilen %25 hissesinin müştekiye teminat amaçlı devredilmiş olduğunun tespitine ve sanığın müştekiye olan borcu düşüldükten sonra her bir payı 60 USD olarak belirlenen 26.666 adet hissenin davacıya (sanığa) iadesine karar verildiği, bu kararın temyiz incelemesi sonucunda ise Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 09/12/2014 tarihli ve 2014/4201 esas, 2014/19353 sayılı ilamı ile davacı (sanık ...) lehine bozularak sanığa iade edilmesi gereken hisselerin her bir payının 60.000 USD olarak hesaplanması gerektiğine karar verildiği cihetle, yargılamanın yenilenmesi taleplerine dayanak yapılan sanığın müştekiden hukuki ilişkiye dayanan bir alacağını tahsil etmeye çalıştığı yönündeki iddialar bakımından 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 311. maddesi kapsamında yapılacak yeni değerlendirme sonucunda ortaya çıkacak delillerin sanık lehine kabule değer olabileceği gözetilerek itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiş olduğundan bahisle 5271 sayılı CMK’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması) Dairemizden istenilmiş ise de;
TÜ R K M İ L L E T İ A D I N A
... Ağır Ceza Mahkemesi"nin 19/01/2010 gün, 2005/262 esas ve 2010/61 karar sayılı ilamı ile hükümlü .... hakkında, yakınan ...."e yönelik eyleminden dolayı, 5237 sayılı TCK"nın 149/1-c-f-g, 35 ve 62. maddeleri uyarınca verilen 5 yıl hapis cezasına ilişkin mahkumiyet hükmü, Dairemizin 20/04/2011 gün, 2010/27243 esas ve 2011/5566 karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmiştir.
Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 311. maddesine göre, kesinleşmiş hükümle sonuçlanmış bir dava;
a-) Duruşmada kullanılan ve hükmü etkileyen bir belgenin sahteliğinin anlaşılması,
b-) Yemin verilerek dinlenmiş olan bir tanık veya bilirkişinin hükmü etkileyecek biçimde hükümlü aleyhine kasıt veya ihmal ile gerçek dışı tanıklıkta bulunduğu veya oy verdiğinin anlaşılması,
c-) Hükme katılmış olan hakimlerden birinin, hükümlünün neden olduğu kusur dışında aleyhine ceza kovuşturmasını veya bir cezayla mahkumiyetini gerektirecek biçimde görevlerini yapmada kusur etmiş olması,
d-) Ceza hükmünün, Hukuk Mahkemesi"nin bir hükmüne dayandırılmış olup da bu hükmün kesinleşmiş diğer bir hükümle ortadan kaldırılması,
e-) Yeni olaylar veya yeni deliller ortaya konulup bunlar yalnız başına veya önceden sunulan delillerle birlikte göz önüne alındıklarında sanığın beraatini veya daha hafif bir cezayı içeren kanun hükmünün uygulanmasıyla mahkum edilmesini gerektirecek bir nitelikte olması,
f-) Ceza hükmünün Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Protokollerinin ihlali suretiyle verildiğinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararıyla tespit edilmiş olması,
Hallerinde hükümlü lehine olarak yargılanmanın yenilenmesi yoluyla tekrar görülür.
Hükümlü savunmanı dilekçesinde özetle; “hükümden sonra Yargıtay 11. Hukuk Dairesi"nin 09/12/2014 tarih, 2014/4201 esas numaralı ilamı ile hükümlü ...."ın yakınan ..."den olan alacağının hukuken ispatlandığı, hükümlü hakkında daha hafif bir cezayı içeren 5237 sayılı Yasanın 150/1. maddesinin uygulanması olanağının ortaya çıktığını” belirterek yargılanmanın yenilenmesi talebinde bulunmuştur.
... Ağır Ceza Mahkemesi, 23/09/2014 tarihli kararı ile “hükümlü savunmanının talebine konu hususların yargılama ve temyiz aşamasında değerlendirildiği” gerekçesiyle yargılanmanın yenilenmesi talebinin reddine karar vermiş, bu karara yönelik yapılan itiraz ise kanun yararına bozma istemine konu olan ... Ağır Ceza Mahkemesi"nin 31/10/2014 gün ve 2014/1090 değişik iş sayılı kararı ile reddedilmiştir.
Hükümlü savunmanı tarafından sunulan ilam CMK"nın 311/1-e fıkrası kapsamında değerlendirilebilecek niteliktedir.
Dosya incelendiğinde; hükümlü savunmanı tarafından sunulan Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2014/4201 esas numaralı bozma ilamına konu davanın suç tarihinden önce 06/06/2003 tarihinde açıldığı, ceza yargılaması devam ederken var olup ortaya konulan bu davaya ilişkin hususların mahkeme tarafından değerlendirildiği, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin bozma ilamına konu hususların, ortaya konulan yeni olaylar yahut yeni delil niteliği taşımadığı, yargılamanın yenilenmesine ilişkin talebin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik olmadığından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın talebinin reddine karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Hükümlü savunmanı tarafından sunulan delil 5271 sayılı Yasanın 311/1-e hükmünün uygulanmasını gerektirecek nitelikte olmadığından, ... Ağır Ceza Mahkemesi"nin 31/10/2014 tarih 2014/1090 değişik iş sayılı kararına yönelik Kanun Yararına Bozulması talebinin REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na İADESİNE, 03/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.