MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, ... Apartmanında 14 bağımsız bölüm no"lu taşınmaz ile 40 ve 41 nolu dükkanın maliki olduğunu, başka bir adreste ikamet ettiğini, Kat Malikleri Kurulunun 25.10.2014 tarihine ertelenen olağan toplantısına katılmadığını, bu toplantının çağrısız yapıldığını, toplantı tarihi, zamanı ve gündeme ilişkin davetiyenin müvekkiline tebliğ edilmediğini, toplantıyı 01.12.2014 tarihinde öğrendiğini, toplantı sonunda alınan kararların da bildirilmediğini, KMK"nın 29/1 ve 35/k maddelerine aykırı işlem yapıldığını, yönetici seçilmesinde, sayı ve arsa payı bakımından çogunluk sağlanmadığını, toplantıya katılımın, 10 asil 7 vekil olmak üzere 17 kat maliki ile sınırlı olduğunu, bu sayının, yönetici seçimi bakımından karar alma yeter sayısının altında olduğunu, yönetim kurulu atanmasina ilişkin hususların, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 34. maddesinde düzenlenmiş olup, 4. bendinin "yönetici kat maliklerinin hem sayı, hem arsa payı bakımından çoğunluğu tarafından atanır." hükmünü içerdiğini, daha düşük bir nisapla yönetici seçilemeyeceğini, geçerli ve yetkili yönetim devam ederken, yönetici seçimine, yöneticilerin temsil yetkisine ve aidat toplama yetkilerine ilişkin olarak 25.10.2014 tarihli Kat Malikleri olağan genel kurulunda 10, 11, 13, 14, 15, 16 ve 17 no ile alınmış olan kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, davanın, Kat Malikleri Kurulunun 25.10.2014 tarihine ertelenen olağan toplantısında alınan 10, 11, 13, 14, 15, 16 ve 17 nolu maddelerin iptaline ilişkin olduğu, yönetim kurulunun oluşumuna ilişkin kararın iptalini istemediği, davacının talebi içerisinde bulunmayan yönetim kurulunun oluşmasına ilişkin genel kurul kararının 7. maddesinde alınan kararın geniş düşünülmek suretiyle talep edildiğinin kabul edilemeyeceği, davacının sınırlı olarak saymış olduğu genel kurul kararları yönünden iptal isteminin dikkate alınabileceği, bu doğrultuda 15/10/2014 tarihli genel kurul toplantısında yeter sayının sağlandığı, ancak çıkan kavga nedeniyle genel kurul kararının alınamamış olmasından dolayı 25/10/2014 tarihli ikinci toplantının yapıldığı, bu toplantıda salt çoğunluğun sağlanmış olduğu, davacının genel kurul toplantısına çağrılmamış olmasının davacıya dava hakkını kazandırsa da genel kurulca alınan 10, 11, 13, 14, 15, 16 ve 17. maddelerinin iptalinin sonuca etkili olmadığı gerekçesiyle davacının davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; 25/10/2014 tarihli kat malikleri kurulunda alınan kararların iptali istemine ilişkindir.
Dosya içindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; somut olayda her ne kadar kat malikleri toplanarak yönetici atayabilir ise de bu kararın Kat Mülkiyeti Kanununun 34. maddesi gereği yeterli nisapla alınıp alınmadığının tespit edilmesi gerekir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 34. maddesinin dördüncü fıkrasına göre yönetici, kat maliklerinin hem sayı hem de arsa payı bakımından çoğunluğu tarafından atanır. İptali istenen 25.10.2014 tarihli kat malikleri kurulu kararlarının 7. maddesinde, yapılan yönetici seçiminin de iptali istendiğine göre, KMK"nın 34. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca sayı ve arsa payı çoğunluğu sağlanmadan, 41 bağımsız bölümlü anataşınmazda 20 kat malikinin katılımı ile karar alındığı anlaşılmakla; karar defteri, tüm bağımsız bölümlerini gösterir tapu kaydı ve çağrı kağıdı ve vekaletnameleri gösterir vs. tüm bilgi ve belgeler dosya içerisine getirtilerek gerektiğinde yeniden bilirkişi incelemesi de yaptırılmak suretiyle iptali istenilen kararların yeterli nisapla alınıp alınmadığı tespit edilerek oluşacak sonuç doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle eksik araştırmaya dayalı olarak davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 15/11/2017 günü oy birliğiyle karar verildi.