3. Ceza Dairesi Esas No: 2016/11522 Karar No: 2017/4872 Karar Tarihi: 18.04.2017
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/11522 Esas 2017/4872 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen hüküm temyiz edilmiştir. Sanığın eylemi nedeniyle müştekinin hayati tehlike geçirdiği ayrıca müştekide ağır (4.) derece kemik kırığı oluştuğunun anlaşılması karşısında, birden fazla nitelikli halin bir arada bulunduğu olayda, 5237 sayılı TCK\"nin 86/1. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi ve tahrik indirim oranının oluş ve dosya kapsamı ile uyumlu olmayacak şekilde en yüksek seviyeden uygulanması suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Ancak, mahkûmiyet hükmünde, mükerrir olan sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nin 58/7. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağının belirtilmesi ile yetinilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiştir. Bu sebepten dolayı hüküm 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca bozulmuş, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK’un 322. maddesi gereğince hüküm fıkrasında yer alan \"5275 sayılı Kanun\"un 108
3. Ceza Dairesi 2016/11522 E. , 2017/4872 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanığın mahkumiyetine dair
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E. - 2015/85 K., sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümler iptal edilmiş ise de, bu husus infaz aşamasında dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır. Sanığın eylemi nedeniyle müştekinin hayati tehlike geçirdiği ayrıca müştekide ağır (4.) derece kemik kırığı oluştuğunun anlaşılması karşısında, birden fazla nitelikli halin bir arada bulunduğu olayda, 5237 sayılı TCK"nin 86/1. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi ve tahrik indirim oranının oluş ve dosya kapsamı ile uyumlu olmayacak şekilde en yüksek seviyeden uygulanması suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik ve Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 108. maddesinin 4, 5 ve 6. fıkralarına göre, denetim süresini, denetim süresinin ne şekilde geçirileceğini belirleme ve gerektiğinde uzatma görevinin, hükmü veren mahkemeye değil, hükümlünün infaz aşamasındaki davranışlarını da değerlendirerek koşullu salıverme ile ilgili kararı verecek olan mahkemeye ait olduğu gözetilmeden, mahkûmiyet hükmünde, mükerrir olan sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nin 58/7. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağının belirtilmesi ile yetinilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 6723 sayılı Kanunun 33.maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK’un 322. maddesi gereğince, (A-10) hüküm fıkrasında yer alan ""5275 sayılı Kanun"un 108/4. maddesi gereğince, bu sürenin herhangi bir yükümlülük belirlenmeden, ayrıca rehberlik edecek bir uzman görevlendirmeden geçirilmesine"" ibaresinin çıkarılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.