22. Hukuk Dairesi 2017/13009 E. , 2018/11256 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili ve davalılardan TTK Genel Müdürlüğü vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıların işletmekte olduğu sahada 12.01.2001 tarihinde işe başladığını, TTK Genel Müdürlüğü"nün asıl işveren olduğunu, davalılardan ...Madencilik Ltd. Şti"nin 2005 yılında ihale ile sahayı alt işveren olarak işletmeye başladığını, müvekkilinin 2001 tarihinden iş akdinin feshi tarihine kadar kesintisiz çalıştığını, sahayı çalıştıran alt işveren şirketlerin aynı kişilere ait olduğunu, aralarında organik bağ bulunduğunu, müvekkilinin 02.11.2013 tarihinde iş akdinin herhangi bir ihtarda bulunulmaksızın haksız ve tek taraflı olarak feshedildiğini iddia ederek bazı işçilik alacaklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı ... vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, diğer davalı ile aralarında rödovans sözleşmesi imzalandığını, söz konusu iş ve işyerinin anahtar teslimi suretiyle yüklenici kiracıya teslim edildiğini, davalı kurumun işveren sıfatının olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ...Madencilik Ltd. Şti. vekili; davacının davalı şirkette 22.02.2005 - 02.10.2013 tarihleri arasında çalıştığını, sahanın rödovans usulü kiralandığını, bu sebeple sahanın önceki borçlarından sorumlu tutulamayacaklarını beyan ederek davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili ile davalı ... vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Gerekçe - hüküm çelişkisi, 10/04/1992 gün ve 1991/7 esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına aykırı olup, salt bu aykırılık bozma sebebidir.
Bu husus 6100 sayılı HMK.nun 298/2. maddesinde de “Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.” şeklinde özellikle düzenlenmiştir.
Mahkemece hüküm gerekçesinde bir yandan 24/06/2010 tarihinde Maden Kanununda yapılan değişiklik öncesi dönem yönünden TTK"nun da asıl işveren olarak sorumluluğu kabul edilmiş, 24/06/2010 tarihinden sonraki döneme ilişkin davalı ..."nun sorumlu olmadığı sonucuna varılarak hüküm kurulduğu belirtilmiş ise de; kıdem tazminatı bakımından toplam kabul edilen miktar 10.388,08 TL olup, hükmün kuruluş biçimi itibariyle davalı ...’nın hükmedilen miktarların tamamından diğer davalı gibi sorumluluğuna gidilmiş ve 5.000,00 TL mahsup ile bakiye miktarın 6.150,31 TL olduğu belirtilerek, bakiye miktar konusunda infazda tereddüte mahal verecek şekilde hüküm kurulmuştur.
Yine yıllık izin ücreti bakımından da ; gerekçede 2010 sonrası dönemde TTK"nın sorumlu olmadığının belirtilmesine karşılık, hükümde feshe bağlı haklardan olan yıllık izin ücreti yönünden hükmün kuruluş biçimi itibariyle müşterek ve müteselsilen sorumluluğun kabulü ile hüküm kurulması suretiyle, karar gerekçesinde kendi içerisinde çelişki yaratılmıştır. Açıklanan yasal düzenlemeler ve ilkeler dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması hatalıdır.
Sonuç olarak, Mahkemece 10/04/1992 gün ve 1991/7 esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına ve HMK.nun 298/2 maddesine aykırı karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenden BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 09.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.