13. Hukuk Dairesi 2019/980 E. , 2020/4219 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde duruşmalı temyiz eden davacı vekili avukat ... geldi. Davalı tarafından gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, Avusturya vatandaşı olduğunu, davalı şirketin işlettiği ... isimli işletmeden 29/10/2003 tarihinde 12.600 Euro"ya iki adet halı satın aldığını, satış bedelini ödediğini, ancak ülkesinde bir uzman aracılığıyla yaptırdığı incelemede halıların birinin 900 Euro diğerinin 600 Euro olmak üzere toplam 1.500 Euro değerinde antika olmayan yün halılar olduğunu öğrendiğini, diğer davalıların yönlendirmesiyle dolandırıldığını ileri sürerek satış bedelinin, bu talep kabul görmediği taktirde 11.100 Euro bedel indiriminin olay tarihinden ödeme gününe kadar geçen süre içerisinde uygulanacak faizi ile birlikte aynen ya da ödeme günündeki Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası efektif alış kuru üzerinden TL cinsinden davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, BK"nun 31. maddesi gereğince öğrenme tarihinden itibaren 1 yıl içinde açılmayan davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafın temyizi üzerine Dairemizin 18/02/2016 tarih, 2014/43389 esas 2016/4851 karar sayılı ilamı ile bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, davacının davalı şirketten diğer davalıların yönlendirmeleri ile satın aldığı halıların ipek ve antika olduğunun söylenmesine rağmen antika olmayan yün halılar olduğunun anlaşıldığı ileri sürülerek ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, olmazsa bedel indirimi istemine ilişkindir. Dosya incelendiğinde davacı tarafından 29/10/2003 tarihinde 2 adet halı satın alındığı ve 12.600 Euro ödeme yapıldığı, davacı tarafından ülkesine dönünce halılar üzerinde 16/01/2004 tarihinde inceleme yaptırıldığı ve halıların yün olduğu, ikisinin değerinin 1.500 Euro olduğunun belirlendiği,mahkemece ... Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. ...’den dosya üzerinde inceleme yaptırılarak rapor alındığı ve halıların yün olduğu, değerinin de 1.500 Euro olduğunun tespit edildiği, mahkemece davanın hakdüşürücü süre nedeniyle reddine karar verildiği,davacının temyizi üzerine Dairemizin 18/02/2016 tarih, 2014/43389 esas 2016/4851 karar sayılı ilamı ile mahkemenin uyuşmazlığı hile nedenine dayandırdığını ancak davacının tüketici olup iki yıllık zamanaşımı süresi dolmadığı gerekçesiyle kararın bozulduğu anlaşılmaktadır. Davalı ... 04/07/2005 havale tarihli cevap dilekçesinde satış sözleşmesinde satılan ürünün yün halı olduğunun açıkça belirtildiğini savunmuş ancak söz konusu fatura incelendiğinde halıların niteliğine ilişkin bir bilginin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bozma ilamı sonrasında yapılan yargılama aşamasında mahkemece halıların ayıplı olup olmadığının tespiti için davacıya süre verilerek halıların teslimi istenilmiş, davacı vekili 12.09.2017 tarihli celse de, halıları ibraz edemeyeceğini, halıların müvekkili tarafından bir başka kişiye hediye edildiğini, halıların çok eskimiş olduğunu, yurt dışında yapılan ekspertiz raporunun mahkemece dikkate alınmasını istemiştir. Mahkemece, halılar teslim edilmediğinden ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiş ise de; dosya üzerinden alınan 16/06/2011 tarihli bilirkişi raporuna göre halıların ipek olmadığı, yün olduğu ve piyasa rayicine göre değerinin de, 1.500 Euro olduğunun belirlendiği ve davalı ...’in halıların yün olduğunun satış sözleşmesinde belli olduğu şeklindeki beyanı da dikkate alındığında halıların yün olduğu ve değerinin 1.500 Euro olduğu kabul edilerek, fazla ödenen 11.100 Euro bedelin iadesine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile satış tarihinden yaklaşık 14 yıl sonra halıların tesliminin istenilmesi ve üzerinde bilirkişi incelemesi yapılamadığı gerekçesi ile davanın reddi yönünde verilen karar isabetsiz olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 2.540,00 TL. duruşma avukatlık parasının davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.