11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/226 Karar No: 2018/10384 Karar Tarihi: 13.12.2018
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/226 Esas 2018/10384 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme kararı, resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet kararı veren bir Asliye Ceza Mahkemesi hakkında. Kararda, belgede sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin takdirinin hakime ait olduğu ve suça konu belgenin incelenerek özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması gerektiği belirtilmiştir. Tanık polis memurunun ifadesine göre, sanık öncelikle geçmiş tarihli imza atmak istemiş, ancak kabul edilmemiştir. Kısa süreliğine ayrıldığı yerde geri döndüğünde imzanın atıldığının farkına varılmıştır. Yapılan eylemin hukuki sonuç doğurmaya elverişli olup olmadığının karar yerinde tartışılması gerektiği ve kabul uygulamalarının Anayasa Mahkemesi kararları ile değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesi ile ilgili uygulamada Anayasa Mahkemesi kararlarının dikkate alınması gerektiği vurgulanarak, sanığın temyiz itirazları yerinde görülmüş ve hükümler bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak, 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesi, Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi belirtilmiştir.
11. Ceza Dairesi 2017/226 E. , 2018/10384 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Belgede sahtecilik suçlarında aldatma yeteneği bulunup bulunmadığının takdirinin hakime ait olması nedeniyle suça konu belge aslının celp edilip incelenmek suretiyle özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, iğfal kabiliyetine haiz olup olmadığının tartışılması, belge aslının denetime olanak verecek şekilde dosya içine konulmasından ve tanık ..."ın beyanında, sanığın öncelikle geçmiş tarihli imza atmak istediğini kendisine söylediğini, kendisinin kabul etmediğini, kısa süreliğine bulunduğu yerden ayrıldığını, geri döndüğünde sanığın orada olmadığını gördüğünü, bu şekilde imza yükümlülüğü bulunan kişilerin adli kontrol takip çizelgesinin bulunduğu kartonun yerini bildiklerinden şüphelenerek kontrol ettiğinde imza atıldığını farkettiğini ifade etmesi karşısında, oluşa göre tanık polis memuru tarafından olayın hemen akabinde durumun fark edilmesi ile yapılan eylemin hukuki sonuç doğurmaya elverişli olup olmadığı da karar yerinde tartışılmasından sonra sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi, 2-Kabul ve uygulamaya göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 13.12.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.