23. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/3744 Karar No: 2015/747 Karar Tarihi: 11.02.2015
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/3744 Esas 2015/747 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bu mahkeme kararında, HUMK'ın 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırının 2012 yılı için 1.690,00 TL olduğu belirtilmiştir. Ayrıca, HUMK'ın 5219 sayılı Kanun ile değişik 427/4. madde hükmüne göre alacağın tamamının dava edilmiş olması halinde, kesinlik sınırını geçmeyen davacı tarafın temyiz hakkı bulunmamaktadır. Ancak, davalı tarafın, kesinlik sınırı üzerinde kalan miktara yönelik temyiz yoluna başvurması halinde, davacı tarafın, katılma yolu ile temyiz hakkı saklıdır. Mahkeme kararında, dava dilekçesinde talep edilen miktarın kısmen reddedilmesi nedeniyle davacı vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak da, HUMK'ın 427. maddesi ve 5219 sayılı Kanun'un 427/4. maddesi ile 5236 sayılı Kanun'un 19. maddesi ile HUMK'a eklenen Ek-Madde 4'ün kesinlik sınırı ve yeniden değerleme oranıyla ilgili hükümleri dikkate alınmıştır.
23. Hukuk Dairesi 2014/3744 E. , 2015/747 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
-KARAR- 5219 Sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu HUMK"nın 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 5236 sayılı Kanun"un 19. maddesiyle HUMK’a eklenen Ek-Madde 4’te öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2012 yılı için 1.690,00 TL’dir. HUMK"nın 21.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanun ile değişik 427/4. madde hükmüne göre alacağın tamamının dava edilmiş olması halinde, asıl istemin kabul edilmeyen bölümü, anılan kesinlik sınırını geçmeyen davacı tarafın, temyiz hakkı bulunmamakta ise de, davalı tarafça, kesinlik sınırı üzerinde kalan miktara yönelik temyiz yoluna başvurulması halinde, davacı tarafın, katılma yolu ile temyiz hakkı saklıdır. Somut olayda, dava dilekçesinde, 7.717,24 TL"nin iflas masasına kayıt kabulü tahsili istenilmiş olup, mahkemece, 7.088,26 TL"sinin kayıt kabulüne dair verilen karar, reddedilen miktar yönünden davacı vekilince temyiz edilmiştir. İstemin reddedilen kısmı, yukarıda anılan madde hükmüne göre temyiz sınırının altında kaldığı gibi, temyizin katılma yolu ile temyiz de olmamasına göre, davacı vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 11.02.2015 tarihinde oybirliğiyle kabul edildi.