21. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/1240 Karar No: 2020/427
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2019/1240 Esas 2020/427 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2019/1240 E. , 2020/427 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, 2002/911 esas numaralı dosya üzerinden yürütülen takip nedeni ile borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi. KARAR 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, ödeme emrinin iptali, istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile taraflar lehine nisbi vekalet ücretine karar verilmiştir. Somut olayda, davada her ne kadar davacının borçlu olduğu ve olmadığı miktarın tespiti yapılsa da davanın 6183 sayılı yasadan kaynaklandığı açıktır ve taraflar yararına maktu vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken, nisbi vekalet ücretine karar verilmesi doğru olmamıştır. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu"nun 168. maddesine 16/06/2009 tarihinde yürürlüğe giren 5904 sayılı Kanun"un 35. maddesiyle eklenen cümlede “Şu kadar ki hazırlanan tarifede; genel bütçeye, il özel idareleri, belediye ve köylere ait vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler ve bunların zam ve cezaları ile tarifelere ilişkin davalar ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarı maktu olarak belirlenir” hükmü yer almaktadır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMK"nun 370/2. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Hüküm fıkrasının davacı yararına vekalet ücretinin kararlaştırıldığı 4. maddesi tamamen silinerek yerine;“ Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” Hüküm fıkrasının davalı yararına vekalet ücretinin kararlaştırıldığı 5. maddesi tamamen silinerek yerine;“ Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, 03.02.2020 oybirliği ile karar verildi.