4. Ceza Dairesi 2016/16025 E. , 2020/14861 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Şantaj, cinsel taciz, tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A-Sanığa yükletilen şantaj ve cinsel taciz eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
1-Şantaj suçu yönünden;
Hapis cezasının kanuni sonucu olarak TCK"nın 53. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Cinsel taciz suçu yönünden;
TCK"nın 53/1-b maddesinin, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ... müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükümlerin BOZULMASINA, ancak bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye aykırı olarak, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, şantaj suçundan kurulan hükme “TCK"nın 53/3. maddesi gözetilerek anılan maddenin 1. fıkrasının uygulanmasına” ibaresinin eklenmesi, cinsel taciz suçundan kurulan hükümden “TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluklarının uygulanmasına” ilişkin kısmın çıkartılması biçiminde HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B-Tehdit ve hakaret suçlarından kurulan hükümlerin temyizine gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Tehdit suçundan kurulan hüküm yönünden;
Sanığın katılan ..."ye iletilmek kastıyla gönderdiği suça konu mesajlarda yer alan katılan ..."ye yönelik cinsel dokunulmazlığa saldırı niteliğindeki sözlerin TCK"nın 106/1-1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden yerinde görülmeyen gerekçeyle sair tehdit suçunu oluşturduğu gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Sanığın eyleminin TCK’nın 106/1-1. maddesi kapsamında kaldığının kabulü halinde ise tehdit ve hakaret suçlarından kurulan hükümler yönünden;
Sanığın katılan Bıta"ya yönelik hakaret eyleminin uzlaşma kapsamında bulunmayan şantaj ve cinsel taciz eylemleri ile birlikte gerçekleşmesi nedeniyle uzlaşma hükümlerinin uygulanmayacağı anlaşılmış ise de; 7188 sayılı kanunun 26. maddesi ile CMK"nın 253/3. Maddesine aynı mağdura karşı ibaresinin eklenmesi nedeniyle, sanığın diğer katılan ..."ye yönelik TCK"nın 106/1-1. cümlesi kapsamındaki tehdit eyleminin, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma kapsamına alındığı, yine katılan ..."ye yönelik hakaret suçu yönünden ise, uzlaşma önerisinin yapıldığı tarihte 5271 sayılı CMK"nın 253/3. maddesinde engel bulunduğu gözetilerek, yeni düzenleme karşısında bu suçlar yönünden de uzlaşma önerisinde bulunulması gerektiği anlaşılmış olmakla, sanık hakkında katılan ..."ye yönelik tehdit ve hakaret suçlarından uzlaştırma işlemi uygulanması ve sonucuna göre uzlaşmanın gerçekleşmesi durumunda sanık hakkında katılan Bıta"ya yönelik hakaret suçunda TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
3-Kabule göre de;
a-Hakaret suçu yönünden;
Hapis cezasının kanuni sonucu olarak TCK"nın 53. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
B-Tehdit suçu yönünden
TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hak yoksunluklarının kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken (B-1) numaralı bozma sebebi yönünden 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 03/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.