Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :  Alacaklı tarafından borçlu .... İnş. Yapı Malz. .....s. Ltd. Şti. hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine geçilmiş, örnek 10 numaralı ödeme emri borçluya 11.03.2009 tarihinde tebliğ edilmiştir. İmza itirazının, İİK"nun 168/4 maddesi uyarınca 5 gün içinde İcra Mahkemesine bildirilmesi gerekirken, itiraz süresi geçirildikten sonra borçlunun 18.3.2009 tarihinde harçlandırılan dilekçesi ile mahkemeye başvurduğu anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece “ süresinde olmayan itirazın reddine” karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Kabule göre de; Takip “yetkili hamil” tarafından keşideci aleyhine başlatılmıştır. Adı geçenin takip konusu senetteki imzanın keşidecinin yetkilisinin eli ürünü olup olamayacağını bilebilecek konumda olmadığından, mahkemece icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması da doğru değildir.
SONUÇ  : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 12.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.