22. Hukuk Dairesi 2018/5417 E. , 2018/11186 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde 02.12.2003 tarihinde çalışmaya başladığını, 20.06.2013 tarihine kadar aralıksız çalıştığını, 20.06.2013 tarihinde davalıya ihtarname göndererek 1475 sayılı Yasanın 14. maddesinin 5. bendine göre iş akdini feshettiğini bildirdiğini, şirketin ödeme yapmadığını ileri sürerek kıdem tazminatı ile birkısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının tüm haklarının hesabına yatırıldığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1. Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2.Taraflar arasında davacının kıdem süresinin başlangıcı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Davacı, davalı nezdinde 02.12.2003 tarihinde çalışmaya başladığını ileri sürmüş; davalı ise davacının 01.06.2007 tarihinde çalışmaya başladığını savunmuştur. Mahkemece hükme esas alınan ek bilirkişi raporunda, davacı ve davacı tanıklarının beyanına itibar edilmek suretiyle, davacının davalı nezdindeki çalışmasının 02.12.2003-20.06.2013 tarihleri arasında olduğu kabul edilmek suretiyle talep konusu işçilik alacakları hesaplanmıştır. Dinlenen davalı tanıkları, davacının 2007 yılından itibaren davalı şirkette çalıştıklarını beyan ederlerken; davacı tanıklarından yalnızca ..."in ve ..."nın ilgili işyerinde davacı ile müşterek çalışması bulunup, tanıklardan Mustafa 2008 yılında işe girdiğini, diğer tanık ... ise 2004 yılında işe girdiğini ancak davacının kendisi çalışmaya başladığında işyerinde çalışıyor olduğunu ifade etmiştir. Dairemizce yapılan incelemede davacının 01.01.2003-01.06.2007 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasaya tabi olduğu anlaşıldığından buna dayanak tüm belgelerin gönderilmesi amacıyla geri çevirme yapılmış olup, geri çevirme sonrası kapsama kazandırılan belgelerde, davacının 13.12.2002 tarihinde ziraat odasına kaydının bulunduğu, bu tarihten itibaren tarımda kendi adına ve hesabına çalışmaya başladığı, 2926 sayılı yasa kapsamında Bağkur sigortası için 26.12.2002 tarihinde başvurduğu, bu tarihte bağkur kaydı yapıldığı, 12.09.2003 tarihinde Bağkur il müdürlüğü tarafından karne ve vize işlemlerinde kullanılacak talep formunda bağkur sigortasının devam ettiğinin bildirildiği, 31.07.2006 tarihli belgede davacının 28.7.2006 tarihine kadar prim ödemesi yaptığının anlaşıldığı, davacı tarafından Bağkur İl Müdürlüğüne ibraz edilen 22.11.2007 tarihli davacı imzasını içerir belgede, davacının 01.06.2007 tarihinde aktif SSK"ya tabi çalışmasının başladığını bildirdiği, bu sebeple 31.05.2007 tarihi itibariyle Bağkur sigortasının sona erdirilmesini talep ettiği, bu tarihten sonra da prim ödemesi yapmadığı anlaşılmaktadır. Dosya kapsamında yer alan diğer belgelerin incelenmesinde; davacının işe giriş muayene formu işyeri hekimi imzasını taşımakta ve 11.09.2007 tarihli olup davacı tarafından ibraz edilen ikametgah belgesinin düzenleniş tarihi 28.05.2007"dir. Özellikle, dosya kapsamında yer alan davacının el yazısı ürünü olan ve davacı imzassını haiz, Bağkur İl Müdürlüğüne ibraz edilen 22.11.2007 tarihli belgede, davacı 01.06.2007 tarihinde aktif SSK"ya tabi çalışmasının başladığını ve 31.05.2007 tarihi itibariyle Bağkur sigortasının sona erdirilmesini talep ettiğinden, söz konusu yazılı beyan ve tüm belgeler bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davacının davalı nezdindeki çalışmasının 01.06.2007 tarihinde başladığının kabul edilmesi ve hüküm altına alınan diğer işçilik alacaklarının belirtilen kıdem süresi esas alınarak yeniden hesaplanması gerekmektedir. Hal böyle olmakla birlikte, yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bzomayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 08.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.